Isaac Newton

Son güncelleme: 26.04.2009 15:54
  • kanarya adalarinda,yükseltisi 2,300 metre,ana ayna çapı 2,59 metre olan ve ingiltere'ye ait olan teleskop.



    ingiliz fizikçi, matematikçi, gökbilimci. evrensel çekim yasasını keşfetti.
    ağırlık dediğimiz şeyle gökcisimleri arasındaki çekimin aynı şey olduğunu anladı.
    mekaniğin özünü oluşturan çalışmalar ve ışık üzerine deneyler yaptı.
    leibniz''le aynı zamanda diferansiyel hesabın temellerini attı.



    mühendislik bölümlerinin hepsine illaki bir yerden bulaşan, yıllardır her derste gördüğümüz f = m.a formülü ile dünyayı meteordan kurtarabilecek olduğuna inandığım insan.


    "ayzek nivtın" diye okunan elmasıyla ünlü şahıs



    isaac newton, 25 aralık 1642'de woolsthrope'de doğdu. babası daha o doğmadan önce ölmüştü. annesi, newton henüz ikisine bastığında tekrar evlendi. çocukken çeşitli ağat modeller yaparak el becerisini gösterdi. çocukluğunun büyük bir kısmını büyükannesinin yanında geçirdi. grantham'da okula başladı. eğitimini 1661'den itibaren cambridge'de sürdürdü. ama bu arada pek hevesli olmadığı çiftlik işleriyle uğraştı. newton, cambridge'de çok başarılıydı. 1667'de trinity college'de öğretin üyesi oldu. 1668'de asil öğretim üyesi oldu. 1669 yılında henüz yirmi altısındayken lucasian matematik kürsüsü'ne seçildi. üniversite 1665'deki büyük veba salgını nedeniyle kapatılınca newton annesinin woolsthrope'deki evine çekildi. böylelikle hastalıktan kaçmayı başarabildi. bir sonraki yıl yaşamının en verimli dönemi oldu. günümüzde mekanik biliminin dayanağını oluşturan hareketle ilgili üç yasa, önemli, buluşlarının ilkidir. ılk yasa, dışardan bir kuvvet etki etmedikçe hareketsiz bir cismin hareketsiz kalacağını ve düzgün doğrusal hareketli bir cismin de düzgün doğrusal hareketinin sürdüreceğini söyler. ıkinci yasa da kuvvetin csimlerde ivmeye neden olması kavramını açıklar. üçüncü yasa da, her etkinin ters yönde eşit bir tepki doğuracağı yer alır. bu yasaları ortaya koymasından kısa bir süre sonra sıradan bir olay newton'un en büyük buluşlarından birini yapmasına yol açtı. meyve bahçesinde otururken ağaçtan düşen bir elma dikkatini çekti ve elmanın neden düştüğünü düşünmeye başladı. acaba o güne kadar varlığı bilinmeyen bir kuvvet tarafından mı dünyaya çekilmişti. eğer varsa, böyle bir kuvvetin bütün cisimleri, hatta gezegenleri bile etkileyebileceğini düşündü. bu düşüncelerini kullanarak ve yeni bulduğu hareket yasalarını uygulayarak evrendeki tüm cesimlerin aralarındaki uzaklıkla ters orantılı bir kuvvetle birbirini çektikleri kuramını geliştirdi. bu yeni kuvvete çekim adını verdi. yeryüzündeki olayları biçimlendiren yasaların gökyüzündeki cisimler için de geçerli olduğu düşüncesini yerleştirdi. newton'un 1665'teki buluşları mekanikle sınırlı kalmamıştır. optikle ilgili çalışmaları sonunda beyaz ışığın cam bir prizmadan geçince yeniden birleşerek beyaz ışığa dönüştüğünü buldu. renk tayfı üzerindeki çalışmaları zamanında kulanılan kırılmalı ueleskop türü araştırmalarına yol açtı. o zamanlar da teleskoplarda kullanılan merceklerin oluşturduğu görüntüler camdaki kusurlar yüzünden, renkli çizgilerle gölgeleniyordu. newton, mercek yerine ayna kullanmaya karar verdi, çeşitli deneylerden sonra, uzaktaki cisimlerin büyütülmüş görüntülerini oluşturan bir içbükey aynalar sistemini geliştirdi. newton'un ilk yansıtmalı teleskopu bulması, astronomlara kırılmalı tesekopun yerine koydukları çok değerli bir alet sağladı. newton, woolstherpe'dayken çalışmalarıyla ilgili pek az açıklama yapmıştır. hareket yaşatan ve genel çekim kuramı ilk olarak 1687'de yayınlanan "doğa biliminin matematik ılkeleri" adlı kitabında, ışıkla ilgisini sürdüren newton, 1704 yılında "optik" adlı ikinci büyük eserini yayınladı. kitapta, prizmalarla yaptığı deney görülmüştür. bu kitap şimdiye kadar yazılmış bilimsel kitapların en büyüklerinden sayılır. kuramların ve kanıtların matematiksel gösterimleri, newton'un çekimle ilgili düşüncelerini açıklıkla belirtebilmesi için yeni bir matematik tekniğine ihtiyaç olduğunu gösterir. bulduğu bu yeni teknik bugün diferansiyel ve integral hesaplar diye bilinir. newton 1688'de avam kamarası cambridge üyesi olarak seçildi. bu olay onun ilgi alanının değişmesine yol açtı. bu tarihten sonra bilimsel araştırmayı bırakmış, bir üst düzey yönetici olmaktan, halk tarafından tanınan bir kişi olmaktan hoşlanmaya başlamıştı. kraliyet darphanesi'nin başına geçti. söylendiğine göre örnek başarıyla görevini yürüttü. yaşamı boyunca ilahiyat konularına yoğun ilgi duydu. yaşlılığında bile tevrat'ta geçen olayların zaman diziniyle ilgili sorunları çözmeye çabaladı. 1727'de öldüğünde hiçbir bilim adamının sahip olmadığı bir üne sahipti.*

    ya da kisaca: yercekimini kafasina dusen bir elma sayesinde bulan akilli zat.




    ingiltere'de yapılan bir araştırmaya katılanların çoğunluğu, 17. yüzyılın ingiliz fizikçisi isaac newton'ın insanlık ve bilim için, alman albert einstein'dan daha önemli olduğu görüşünü ileri sürdü.

    bilim adamlarının tamamı, 1642-1727 yıllarında yaşayan yerçekimi yasasının mucidi isaac newton'ın insanlığı boş inanç ve batıl itikatlardan kurtardığını, ayrıca dogmalardan modern bilime geçmesini sağladığını savundular.

    yahudi kökenli alman albert einstein'ı savunanlar ise 1879-1955 yıllarında yaşayan bilim adamının görelilik teorisinin, evrenin oluşumu, karadelikler ve paralel evrenler konusundaki teorilere yol açtığını belirttiler. einstein, matematik planda, atomların varlığını ve ışığın foton adı verilen partiküllerden oluştuğunu ispatlayarak, nükleer ve güneş enerjisinden faydalanmaya ve geliştirmeye olanak sağlamıştı.



    20 yuzyil başlarina kadar sürmüş paradigmanin yaraticisi büyük bilim adami.book of genius dahiler siralamasinda 7 sıradadir.

    newtonun 3 kanunu makro boyuttaki olaylari açiklamak için son derece yeterlidir.bu kanunlar

    1.)herhangi bir cismin üzerine uygulanan net kuvvet 0 ise o cisim ya duruyordur.ya da düzgün doğrusal şekilde (ivmesiz) hareket ediyordur.

    2.)bir cisme bir kuvvet uygulanirsa;kuvvet cisme kutlesi le ters orantili bir ivme kazandirir.f=m.a şeklinde formulize edilebilir

    3.)herhangi bir cisme bir kuvvet etki ederse cisim ayni büyüklükte fakat zit yönlü bir tekpki gösterir.(etki tepki)



    son derece geçimsiz ve huysuz olan degerli bilim adamı (tarih böyle diyor)



    türevi ilk hesaplayan adam. biri daha var ve ilk kez bilimsel bir makale de bastıran da o ama newtonın ona mektuplar yazıp bu konudaki düsüncelerini paylastıgı da söyleniyor.*** dünya üzerinde gelmiş geçmiş en zeki en mükemmel adam oldugunu düsünen, ukala ötesi bir bilimadamı.



    kafasına elma düşünce ''hıım gidip pazardan bi kilo elma alayım da yiyeyim'' demeyip yer çekimini farkeden dahi.


    aydınlanma'nın fuel'i.

    bu kişinin kafasına elma dusmustur ,arkadasları bununla ''ahahaha,elma dustu ,bahtsız bedevi seni '' diye dalga gecince ,''gülmeyin lan yer cekıyor'' diye bir yalan atmıstır ,daha sonra arkadasları dur deneyelım cekecek mı dıye ''en bahtsız newton bızım newton'' nidalarıyla bunu atıp tutmuslardır ,sonucta hem yer cekımı ,hem askere gidenleri havaya atma geleneği hem de ''atem tutem ben seni'' sarkısı bulunmustur..




    başına düşen bir elma ile fiziğin anasını ağlatan ünlü bilimadamı.*


    araştırmacılara göre sion tarikatının üyelerinden olduğu söylenen bilim adamı.



    1642 - 1727 yılları arasında yaşamış tarihin gelmiş geçmiş en büyük bilimadamlarındandır.

    çalışmalarından dolayı sir ünvanını alarak sir isaac newton olarak anılmaya başlandı.

    yaptığı çalışmaların son 300 yıldaki bilimsel ilerlemeye etkisi kısaca şöyle açıklanabilir.

    ışığın yapısı ile ilgili çalışmaları; beyaz ışığın gerçekte 7 (yedi) rengin bileşimi olduğunu bulması * * ve ışığın günümüzde bilinen tanımını yapması,

    mekanik biliminin dayanağı yasalardan ilki; dışardan bir kuvvet etki etmedikçe hareketsiz bir cismin hareketsiz kalacağını ve düzgün doğrusal hareketli bir cismin de düzgün doğrusal hareketini sürdüreceği kavramı,
    ikincisi; kuvvetin cisimlerde ivmeye neden olması kavramı,
    üçüncüsü; her etkinin ters yönde ve eşit bir tepki doğuracağı kavramı. *

    herkes tarafından bilinen * yerçekimi kanunu,

    matematikte kulanılan diferansiyel denklemleri ve integral' i bulmuş olması newton' un büyüklüğü ne kadar da hakettiğinin göstergeleridir. **

    newton; bilime ve yaşamına bakışını gösteren ve tarihe geçen sözünde şöyle der;

    "dünya beni nasıl görecek bilemem, fakat ben kendimi kocaman ve keşfedilmemiş bir gerçekler okyanusu önümde dururken; kıyıda kendini oyalayan ve kah daha yumuşak bir taş, kah daha güzel bir deniz kabuğu bulan bir çocuk gibi görüyorum

    İste Size muzurlukta katara kassac newtonu anlatmaya calıstım NAsılımmmm
#16.11.2007 21:36 0 0 0
  • Sir Isaac Newton Kimdir - Sir Isaac Newton Resimleri - Sir Isaac Newton Biyografisi - Sir Isaac Newton Hakkında

    Newton (1642 - 1727), tarihin yetiştirdiği en büyük bilim adamlarından biridir ve matematik, astronomi ve fizik alanlarındaki buluşları göz kamaştırıcı niteliktedir; klasik fizik onunla doruğa erişmiştir. Bilime yaptığı temel katkılar, diferansiyel ve entegral hesap, evrensel çekim kanunu ve Güneş ışığının yapısı olarak sıralanabilir. Çalışmalarını Doğa Felsefesinin Matematik İlkeleri (Principia) ve Optik adlı eserlerinde toplamıştır.

    Newton, diferansiyel integral hesabı bulmuştur ve bu buluşu 17. yüzyılda ortaya çıkan ve çözümlenmek istenen bazı problemlerden kaynaklanmaktadır.

    Bu problemlerden ilki, bir cismin yol formülünden, herhangi bir andaki hız ve ivmesini, hız ve ivmesinden ise aldığı yolu bulmaktı. Bu problem ivmeli hareketin incelenmesi sırasında ortaya çıkmıştı; buradaki güçlük, 17. yüzyılda ilgi odağı haline gelen ansal hız, ansal ivmenin hesaplanması (hızın veya ivmenin bir andan diğer bir ana değişmesini belirlemek) idi.

    Örneğin, ansal hız bulunurken, ortalama hız durumunda olduğu gibi, alınan yol geçen süreye bölünerek hesaplanamaz, çünkü verilen bir an içinde alınan yol ve süre sıfırdır; sıfırın sıfıra oranı ise anlamsızdır. Bu biçim hız ve ivme değişimleri diferansiyel hesap ile bulunabilir.

    İkinci problem, bir eğrinin teğetini bulmaktı. Bu problem hem bir geometri problemiydi, hem de çeşitli alanlardaki uygulamalarda çok önemliydi. Bu problemlerin çözümü için diferansiyel hesabı uygulamak gerekir.

    Üçüncü problem de, bir fonksiyonun maksimum veya minimum değerlerinin bulunması sorunuydu. Örneğin, gezegen hareketlerinin incelenmesinde, bir gezegenin Güneş'ten en büyük ve en küçük mesafelerinin bulunması gibi maksimum ve minimum problemleri ile karşılaşılmaktaydı.

    Dördüncü problem ise, bir gezegenin verilen bir süre içinde aldığı yol, eğrilerin sınırladığı alanlar, yüzeylerin sınırladığı hacimler gibi problemlerdi. Bunların çözümleri integral hesap yardımıyla bulunur.

    Newton 1665 yılında uzunluklar, alanlar, hacimler, sıcaklıklar gibi sürekli değişen niceliklerin değişme oranlarının nasıl bulunacağı üzerinde düşünmeye başlamıştı. Bir niceliğin diğer birine göre ansal değişme oranını (dx/dy) diferansiyel hesap ile bulmuş ve bu işlemin tersiyle de (integral hesap) sonsuz küçük alanların toplamı olarak eğri alanların bulunabileceğini göstermiştir. Newton, iki mekanik problemin çözümünü bulmaya çalışırken diferansiyel entegral hesabı geliştirmiştir. Bu problemler:

    1) Gezegenin hareketi sırasında yörüngesi üzerinde katettiği yoldan, herhangi bir andaki hızını bulmak,

    2) Gezegenin hızından, herhangi bir anda yörüngesinin neresinde bulunacağını hesap etmekti.

    Bu problemlerin çözümüne hazırlık olarak Newton, y = x2 denkleminde herhangi bir andaki yolu y, ve düzgün bir dx hızı ile alınan başka bir andaki yolu da x ile göstererek, 2xdx'in aynı anda y yolunu alan hızı temsil edeceğini söylemiştir.

    Newton diferansiyel-integral hesabı bulduğunu 1669 yılına kadar kimseye haber vermemiş ve ancak 42 yıl sonra yayınlamıştır. Bundan dolayı da Leibniz ile aralarında öncelik problemi söz konusu olmuştur. Leibniz, Newton'dan daha iyi bir notasyon kullanmış, x ve y gibi iki değişkenin mümkün olan en küçük değişimlerini dx ve dy olarak göstermiştir.

    1684 yılında yayımladığı kitabında dxy= xdy+ ydx, dxn= nxn-1, ve d(x/y)=(ydx-xdy)/y2 formüllerini vermiştir.

    Newton matematiğin başka alanlarına da katkıda bulunmuştur. Binom ifadelerinin tam sayılı kuvvetlerinin açılımı çok uzun zamandan beri biliniyordu. Pascal, katsayıların birbirini izleme kuralını bulmuştu; ancak kesirli kuvvetler için binom açılımı henüz yapılmamıştı. Newton (x-x2)1/2 ve (1-x2)1/2 açılımlarını sonsuz diziler yardımıyla vermiştir.

    Principia'da Newton, Galilei ile önemli değişime uğrayan hareket problemini yeniden ele alır. Uzun yıllar Aristoteles'in görüşlerinin etkisinde kalmış olan bu problemi Galilei, eylemsizlik ilkesiyle kökten değiştirmiş ve artık cisimlerin hareketinin açıklanması problem olmaktan çıkmıştı.

    Ancak, problemin gök mekaniğini ilgilendiren boyutu hâlâ tam olarak açıklanamamıştı. Galilei'nin getirdiği eylemsizlik problemine göre dışarıdan bir etki olmadığı sürece cisim durumunu koruyacak ve eğer hareket halindeyse düzgün hızla bir doğru boyunca hareketini sürdürecektir.

    Aynı kural gezegenler için de geçerlidir. Ancak gezegenler doğrusal değil, dairesel hareket yapmaktadırlar. O zaman bir problem ortaya çıkmaktadır. Niçin gezegenler Güneş'in çevresinde dolanırlar da uzaklaşıp gitmezler?

    Newton bu sorunun yanıtını, Platon'dan beri bilinmekte olan ve miktarını Galilei'nin ölçtüğü gravitasyonda bulur. Ona göre, Yer'in çevresinde dolanan Ay'ı yörüngesinde tutan kuvvet yeryüzünde bir taşın düşmesine neden olan kuvvettir. Daha sonra Ay'ın hareketini mermi yoluna benzeterek bu olayı açıklamaya çalışan Newton, şöyle bir varsayım oluşturur:

    Bir dağın tepesinden atılan mermi yer çekimi nedeniyle A noktasına düşecektir. Daha hızlı fırlatılırsa, daha uzağa örneğin A' noktasına düşer. Eğer ilk atıldığı yere ulaşacak bir hızla fırlatılırsa, yere düşmeyecek, kazandığı merkez kaç kuvvetle, yer çekim kuvveti dengeleneceği için, tıpkı doğal bir uydu gibi Yer'in çevresinde dolanıp duracaktır

    Böylece yapay uydu kuramının temel prensibini de ilk kez açıklamış olan Newton, çekimin matematiksel ifadesini vermeye girişir. Kepler kanunlarını göz önüne alarak gravitasyonu F = M.m /r olarak formüle eder. Daha sonra gözlemsel olarak da bunu kanıtlayan Newton, böylece bütün evreni yöneten tek bir kanun olduğunu kanıtlamıştır. Bundan dolayı da bu kanuna evrensel çekim kanunu denmiştir.

    Newton'un diğer bir katkısı da fizikte kuramsal evreyi gerçekleştirmiş olmasıdır. Kendi zamanına kadar bilimde gözlem ve deney aşamasında bir takım kanunların elde edilmesiyle yetinilmişti. Newton ise bu kanunlar ışığında, o bilimin bütününde geçerli olan prensiplerin oluşturulduğu kuramsal evreye ulaşmayı başarmış ve fiziği, tıpkı Eukleides'in geometride yaptığına benzer şekilde, aksiyomatik hale getirmiştir. Dayandığı temel prensipler şunlardır:

    1. Eylemsizlik prensibi: Bir cisme hiçbir kuvvet etki etmiyorsa, o cisim hareket halinde ise hareketine düzgün hızla doğru boyunca devam eder, sükûnet halindeyse durumunu korur.

    2. Bir cisme bir kuvvet uygulanırsa o cisimde bir ivme meydana gelir ve ivme kuvvetle orantılıdır (F = m.a).

    3. Etki tepki prensibi: Bir A cismi bir B cismine bir F kuvveti uyguluyorsa, B cismi de A cismine zıt yönde ama ona eşit bir F kuvveti uygular.

    Newton'un ağırlıkla ilgilendiği bir diğer bilim dalı da optiktir. Optik adlı eserinde ışığın niteliğini ve renklerin oluşumunu ayrıntılı olarak incelemiştir ve ilk kez güneş ışığının gerçekte pek çok rengin karışımından veya bileşiminden oluştuğunu, deneysel olarak kanıtlamıştır.

    Bunun için karanlık bir odaya yerleştirdiği prizmaya güneş ışığı göndererek renklere ayrılmasını ve daha sonra prizmadan çıkan ışığı ince kenarlı bir mercekle bir noktaya toplamak suretiyle de tekrar beyaz ışığı elde edebilmiştir. Ayrıca her rengin belirli bir kırılma indisi olduğunu da ilk bulan Newton'dur.

    noimage
#23.04.2009 12:56 0 0 0
  • isaac Newton Kimdir - isaac Newton Resimleri - isaac Newton Biyografisi - isaac Newton Hakkında
    Sir Isaac Newton, (Doğumu 4 Ocak 1643 Ölümü 31 Mart 1727). İngiliz fizikçi, matematikçi, astronom, mucit, filozof ve simyacıdır. Tarihteki en büyük matematikçi ve bilim adamlarından biri olduğu düşünülür. Bilim devrimine ve heliyosentirizm'in gelişmesinde büyük katkıları olmuştur.

    HAYATI:
    Sir Isaac Newton 4 Ocak 1643'te İngiltere'nin Lincolnshire kentinde doğdu. Çiftçi olan babasını doğumundan üç ay önce kaybetmişti. Annesi ikinci kez evlendi. İkinci evlilikten üç üvey kardeşi olan Isaac anneannesinde kalıyordu. On iki yaşında Grantham'da King's School'a yazılan Newton, bu okulu 1661'de bitirdi. Aynı yıl Cambridge Üniversitesi'ndeki Trinity Kolej'e girdi. Nisan 1665'te bu okuldan lisans derecesini aldı. Lisansüstü çalışmalarına başlayacağı sırada ortalığı saran veba salgını yüzünden üniversite kapatıldı.

    Salgından korunma amacıyla annesinin çiftliğine sığınan Newton, burada geçirdiği iki yıl boyunca en önemli buluşlarını gerçekleştirdi. 1667'de Trinity Kollej'e öğretim üyesi olarak döndüğünde diferansiyel ve integral hesabın temellerini atmış, beyaz ışığın renkli bileşenlerine ayrıştırılabileceğini saptamış ve cisimlerin birbirlerini, uzaklıklarının karesi ile ters orantılı olarak çektikleri sonucuna ulaşmıştı. Çekingenliği yüzünden Newton her biri bilimde devrim yaratacak nitelikteki bu buluşların çoğunu uzun yıllar sonra (örneğin türev ve integral hesabı 38 yıl sonra) yayınlamıştır.

    Lisansüstü çalışmasını ertesi yıl tamamlayan Newton 1669'da henüz 27 yaşındayken Cambridge Üniversitesi'nde matematik profesörlüğüne getirildi. 1671'de ilk aynalı teleskopu gerçekleştirdi, ve ertesi yıl Royal Society üyeliğine seçildi. Royal Society'e sunduğu renk olgusuna ilişkin bildirisinin eleştirilere hedef olması, özellikle Robert Hooke tarafından şiddetle eleştirilmesi üzerine Newton tümüyle içine kapanarak, bilim dünyasıyla ilişkisini kesti.

    1675'de optik konusundaki iki bildirisi yeni tartışmalara yol açtı. Hooke makalelerdeki bazı sonuçların kendi buluşu olduğunu, Newton'un bunlara sahip çıktığını öne sürdü. Bütün bu tartışma ve eleştiriler sonucunda 1678'de ruhsal bunalıma giren Newton ancak yakın dostu ünlü astronom ve matematikçi Edmond Halley'in çabalarıyla altı yıl sonra bilimsel çalışmalarına geri döndü.

    Cambridge Üniversitesi'nde Katolikliği yaygınlaştırma ve egemen kılma çabalarına karşı başlatılan direniş hareketine öncülük eden Newton, kral düşürüldükten sonra 1689'da üniversitenin parlamentodaki temsilciliğine seçildi. 1693'de yeniden bir ruhsal bunalıma girdi ve yakın dostlarıyla, bu arada Samuel Pepys ve John Locke ile arası bozuldu. İki yıl süren bir dinlenme döneminden sonra sağlığına yeniden kavuştuysa da bundan sonraki yaşamında bilimsel çalışmaya eskisi gibi ilgi duymadı. Daha sonra 1699'da Fransız Bilimler Akademisi'nin yabancı üyeliğine 1703'de Royal Society'nin başkanlığına seçildi.

    BAŞARILARI:
    Gelmiş geçmiş bilim adamlarının en büyüklerinden biri olarak kabul edilen Isaac Newton, matematik ve fizikte çok önemli buluşlar gerçekleştirdi. Matematikte (a+b)ª ifadesinin üstel seriye açınımını veren genel iki terimli teoremini buldu. Newton'un bilime en büyük katkısı mekanik alanındadır. Merkezi Kuvvet yasası ile Kepler yasalarını birlikte ele alarak kütleçekim yasasını ortaya koydu. Newton hareket yasaları olarak bilinen eylemsizlik ilkesi, kuvvetin kütle ile ivmenin çarpımına eşit olduğunu ifade eden yasa ve etki ile tepkinin eşitliği fiziğin en önemli yasalarındandır.

    Newton yaptığı çalışmalarda bazı hesaplamaların içinden çıkamayınca kendi bulduğu formüllere uyması için bazı varsayımlar ortaya atmak zorunda kalmıştır. Kendisi de bu varsayımların hatalı olduğunu bilmesine rağmen bunları kullanmak zorunda kalmış. İlerleyen yıllarda yapılan bilimsel araştırmalarla Newton'un bu hataları tespit edilmiştir. Ama yine de yaptığı çalışmalara kıyasla bunlar göz ardı edilmiştir.Isaac Newton bu çalışmaları ile ün kazanmıştır.

    ESERLERİ:
    Method of Fluxions
    De Motu Corporum in Gyrum (1684)
    Philosophiae Naturalis Principia Mathematica (1687)
    Opticks (1704)
    Arithmetica Universalis (1707)
    An Historical Account of Two Notable Corruptions of Scripture(1754)


    noimage

    noimage
#26.04.2009 15:54 0 0 0