ümitsizlik sarmış her kelimeyi
ve kalemin ucuna gizlenmiş cümleyi.
Çözülmeyi bekleyen bir bilmece gibi.
Uzaklarda!
Belli belirsiz, yanıp sönen;
bir fenerin şarkısı gibi.
Yalnızlığını haykırırken unutulmuş denizlere
Ve;sensizliğe esen rüzgârları
bekleyip duran
Yelkenleri yırtık
üstelik batmaya yüztutmuş bir sandalın
Sana kilitli dümeninde...Ben.
ya; yağmursuz bir bulut çöker,
gönül toprağına
yahut dili uzanır bir yılanın,
gülün yaprağına.
_______________________________
Ne var...noldu...Beğenemedinmi
Evet doğru duydun!
Bende Kazım Karabekirciyim.
Ne yani...simdi sen!
Atatürkcüsün! vatanseversinde...
BENDE VATANHAİNİMİYİM
Hani o etrafında dönüp durduğun varya;
Hani ,o elpençe divan durduğun.
Hani Şah zannettiğin..
Evet ..işte o... tuttuğun!
Şah kılığına girmiş bir PİYON sadece.
sadece bir piyon.
ve SEN...
Kaybetmeye MAHKUMSUN
___________________
korktuğunuz kadar o PUT'tan,
Korksaydınız eğer ALLAHTAN
Ya hakkı söyler ,yahut susardınız!
ManYaKmısınız nesiniz oğlm....
Şapka takmadı diye ,Adammı asılırmış ULAN!
Yine sensiz, bir başıma çöktüm;
güvertesine gecenin.
Ve bu kez daha bir ağır
daha bir yavaş.
sessizliğin yelkenlerinden baska ,
kımıldayan bir şeyde yok etrafımda
onca fırtınalara tutlduğumuzda,
kanatlanmış sanırdık halbuki.
Yine sensiz,bir başıma çöktüm;
güvertesine gecenin.
ve bukez daha bir ağır
daha bir yavaş.
Yine karanlık!
Mehtâb bile sırtını dönmüş.
sanki! sanki mil çekilmişte gözlerine,
Karanlığa hapsolmuş geceler.
Yine karanlık!
Yokluğuna çarpıyorum her adımda.
_sen tuttuğum_ , dileklerimde yol buluyor,
biçare yıldızlar
ve sahile vuruyorum yine.
kayalıklara yaslanmış,
bitkin denizyıldızının kenarından.
ve üşüyorum!
sensizliğe nikah kıymış bir hayâtın,
tam ortasında...birbaşıma..yalnız
Dün gece bir söz verdim .
kendime bu defa!
Ve bugün seni Hiç anmadım.
Düşünebiliyormusun? ilk defa!
Arkadaşlarla buluştuk...
O çaybahçesinde..Bilirsin.
Sağımda keder,sol yanımda yalnızlık.
bi gırgır şamata
ki! Sorma!
Kimler yoktu ki..
yanmasada sensizlik,candostu soğukla birlikte
yokluğun ve karanlık biraz gölgedeler.. az ilerde.
O her gece kuyruğuna dilekler bağladığımız! yıldız var ya!
üçkaatcı.. o da orda..
yine kimbilir neyin peşinde..
Tıka basa dolu masalar anlıyacağın..
oturmaya yer yok! bir yer dışında.
Karşı masaya takıldı gözlerim biran!
daha önceleri ; hiç farketmemiştim!
sağımda keder..solyanımda yalnızlık!
neyse..fazla uzatmıyayım bir süre sonra ayrıldık oradan.
Daha doğrusu,
Ben ayrıldım..onlar hep birlikteler zaten.
Bugün seni hiç anmadım!
eğlenceliydi yani..
yalnız radyodaki haberlere canım sıkıldı biraz..
yolda! eve gelirken.
"_ iyi geceler " diyordu..
Kahrolası! her zaman parazitliydi..
Bu gün seni Hiç anmadım!
ve az sonra gece!
Yüzüme kapanıyor birer birer,
Sana yürüdüğüm yollar.
Adım adım sevdana inat,
Daha bir sarmaş dolaş sokaklar.
Biraz daha uzağına düşüyorum,
Yaprak yaprak, zaman rüzgarlarında
Ve gitgide kayboluyorum,
Yokluğunun çıkmazlarında.
Derinlere çektiğim duman,
İçimdeki sensizliği boğmaya yetmiyor.
Birlikte yudumladığımız Zaman,
Sensiz düğüm düğüm, geçmiyor.
Üzerime yürürken akın akın
İçinde sen olmayan günler.
Yokluğun karşısında kaybetmeye çok yakın,
Yorgun anılar, bitkin ümitler ve dünler.
Her nekadar diyorsamda;_Artık sensizliğe alışıyorum.
Bu sadece tahammül; buz gibi yokluğuna.
Bazı bazı, gecenin bir vakti kuruyor ellerim, soluyorum.
O an sarılıp avunuyorum ,alev alev serabına.
Her gece ayrı bir yöne savuruyorum gözlerimi.
Bitkin ve sensiz döneceklerini bile bile.
Kâh rüzgârı izliyorum, kâh yağmurun sürüklediklerini.
Sana varan yol belki O dur diye.
Adımlarım çaresiz, yüreğim titriyor kaldırımlarda.
Çöküp kalıyor usulca göğüskafesim.
Ya kör sokaklarda; Yahut da
Karadeliklerde son buluyor yörüngelerim.