-Kimi zaman sınırlarda yaşadım ve atamadan adımımı vuruldum.. Kaçaktım ve açtım.. İnsandım vuruldum..
-Cephede savaştım.. kimdim bilmiyordum.. kimin için öldüğümü anlayamadan ömrüm düştü yerlere bakakaldım..
-Bir çocuk oldum sonra savaşı tanıdım.. henüz dilimi bilmeden susturuldum..
-Bir yaşlı anne oldum sonra çok ağladım.. yüzümün kırışıklığında saklandı hüzünlerim..Evladım unuttu beni.. yaşarken gömüldüm..
Eski yazılanların bir kısmı silindi ... Ya da bir kaç cümle kaldı o da değerli dostların yorumlarına olan saygımdan .. bir kaçı hatır için duruyor duracak .. Yenilerine gittikçe ne yapacağımı bilemedim daha ..
Sayfanın ömrü de sayısı da yeterlidir.. =)
Herkese sonsuz teşekkürlerimle..
Yalnızlığımın kara sokakları'
Ayaz bir gecenin en can acıtıcı zamanı gibi soğuk ve ürperti. Meçhule atılan her adım gibi ayrılık. Her adımda bırakılan bir yarım ve bırakılan bir parçada bin kayıp ve sonunda kendin olamamak kalıyor geriye
O zaman can acısı başkaldırıyor. Gece kadar kara bir hayat oluyor en yaldızlı hayaller. Hayaller ise hayal oluyor hem de en gerçek anlarda. En güzel yüreklere yerleşen 'sevgi' sahipsiz kalıyor. Kimsesiz amaçsız yarınlarda. Dünlerde ise keşkelerle beslenen boynu bükük umutlar. Ne ardına dönecek cesaretin kalıyor ne de toparlanmaya gücün
Hüznün gelip yerleştiği, mutluluğun ise çekip gittiği bir şehir kalıyor geriye
Bildiğin ama yabancısı olduğun sokaklar isyanlarına şahit oluyor. Atılan her adımda verilen sözler yarına dair beklentiler
Atılan her adımda geriye dönüp bakan bir çift göz
Sokağın karanlığı bile bastırmıyor acıları, karanlıktan daha çok ürkütüyor yalnızlık Ve hayat en acımasız haliyle dikiliyor karşına Hüznün yerleştiği mutluluğun ise çekip gittiği bu şehrin sokağında
Ş..