Kahramanmaraş Maraş` ta Kuvay-ı Milliye`nin Kurulması ve Savunma Teşkilatı

Son güncelleme: 13.09.2008 21:21
  • Bayrak olayından iki gün sonra Veziroğlu Mehmet'in evinde toplananlar, aralarında sekiz kişilik bir heyet seçerek" Milletin ve vatanın selameti uğrunda feda-i can edeceğime, meşru ve millî teşkilatımıza karşı hainlik edenlerin velev öz kardeşimiz olsa dahi idamına ve sır saklayacağıma vallahi ve billahi" şeklinde yemin ettiler.

    Diğer yandan Şekerli ve Hatuniye semtlerinde de başka bir heyet kurularak faaliyete geçildi. Ayrıca bayrak olayında gururu kırılan Fransızların, yeni kuvvetlerle kırılan gururlarını kurtarma yoluna gidebilecekleri ihtimali gözönünde tutularak bir müteşebbis heyet kurulmasına karar verildi. Heyet; İlyas Efendi Zade Refet Efendi'nin başkanlığında, Belediye Reisi Bekir Sıtkı, Kocabaş Zade Hacı Naci ve Hacı Ahmet, Şişman Zade Arif, Dede Zade Mehmet, Beşen Bey Zade Hacı Nuri, Hancı Zade Hafız Ali, Karaküçük Hacı Mustafa, Kısakürek Hacı, Fatmalıoğlu Derviş, Hüdayi Tahsin, Çanakoğlu Hüseyin ve Mühendis Abdüllatif Bey'lerden kuruldu.

    Bu heyet sonraları daha da genişleyerek " Merkez Heyeti " adını aldı. İşlerin tek elden yürümesi gerekçesi ile ayrı ayrı çalışan gruplar dağılarak, Merkez Heyeti'ne katıldılar.

    Bir süre sonra Heyet Başkanlığı'na Arslan Bey getirildi. Merkez Heyeti yönetimi kolaylaştırmak için şehri on bölgeye ayırdı. Her bölge ve bir yönetim kurulu oluşturuldu.

    Şehirde on bölgede bulunan yönetim kurullarının ve başkanlarının isimleri şunlardır:

    Çavuşlu (Yürükselim) Mahallesi Reisi Çuhadar Zade Hacı Mustafa Efendi.
    Bektutiye (Fevzi Paşa) Mahallesi Reisi Ser Müsevvid Ahmet Efendi.
    Restebaiye (Gazi Paşa) Mahallesi Reisi Baba Halil Zade Ahmet Efendi.
    Acemli (Şehit Evliya) Mahallesi Reisi Evkaf Memuru Evliya Efendi.
    Kayabaşı Mahallesi Reisi Tapu Memuru Faik Efendi.
    Divanlı Mahallesi Reisi Hasan Bey
    Ekmekçi Mahallesi Reisi Sapsız Hacı Efendi.
    Cığcığı (Hayrullah) Mahallesi Reisi Muhacir Memuru Nasrullah Efendi.
    Alemli (Sakarya) Mahallesi Reisi Zülakdiroğlu Süleyman Bey
    Hatuniye (Kurtuluş) Mahallesi Reisi Şeyh Ali Sezai Efendi.
    Merkez Heyeti'nin, yönetim kurulları kurulduktan sonra kısa bir süre içinde girişilen para, erzak toplama, silah temini faaliyetleri çok faydalı oldu. Tüccarlardan Beşen Bey Zade Hacı Nuri Bey kurulun veznedarlığını yaptı.

    Bu arada şehir dışından da silah ve cephane teminine başlandı. Jandarmanın elindeki silahlar da bir müddet sonra bu kahraman yurt evlatlarının fedakarlıkları ile depolara taşındı. Jandarmadan faydalanma işinde Merkez Bölük komutanı Yüzbaşı Mahmut Bey üstün bir gayret gösterdi. Maraş, Antep ve Şanlıurfa'da bulunan Fransız komutanı General Keret'in, 15 Aralık 1919'da Maraş'a gelişinde, yanında Miralay Saint Mari ve 1500 kişilik bir kuvvet bulunuyordu.

    Maraş, Antep ve Şanlıurfa Fransız kuvvetleri komutanlığına atanan General Keret, 6 Aralık 1919'da Maraş'a geldiğinde şehrin ileri gelenlerini hükümet konağına çağırarak bir toplantı yaptı. Pazarcık'ta faaliyet gösteren Kılıç Ali'nin yakalanarak teslim edilmesini istedi. Amaçlarının Maraşlılara yardım olduğunu kendilerine zorluk çıkarılmaması yolunda sözler söyledi. Orada bulunan Refet Hoca "Kumandan Bey, himayeden medeniyetten bahsediyorsunuz, fakat kötülükler yaptırıyorsunuz. Kadınlara taarruz edildi. Sebepsiz ve sonuçsuz olarak bir çok can'a kıyıldı. Ermenileri silahlandırıyorsunuz. Bu kadar işi yapmaya iktidarınız yetişiyor, eşkıya başı dediğiniz adamı tutamıyorsunuz..." dedi. Yine aynı toplantıda bulunan Şeyh Ali Sezai Efendi, Fransız kuvvetlerinin günden güne artmasının ve Ermenilerin şımarık hareketlerine göz yumulmasının üzüntü ile karşılandığını, dolayısıyla hiçbir yabancı yardımını kabul etmeyeceklerini belirtti. Bu konuşmaya kızan General daha ileri gidemeden toplantıya son verdi

    General Keret ve Miralay Saint Mari bu konuşmadan sonra ikindi vakti arabalarına binerek Antep'e gittiler. 16 Aralık 1919 günü akşamı Çukuroba Camii'ne bomba atılması ve müezzine kurşun sıkılması üzerine, Evliya Efendi'nin gayreti ile şehrin ileri gelenleri tarafından 17 Aralık 1919 günü bir protestoname hazırlanarak General Keret'e gönderildi. Bu beyanname ile işgal kuvvetleri komutanlığı ikaz edildi. Aksi taktirde millî direnmenin kendileri için çok kötü sonuçlar doğuracağı, Türklere yakışır bir vakarla ihtar olundu.

    Antep ve İslahiye'den erzak, silah ve cephane getiren Fransız birlikleri ve takviye kuvvetleri sürekli Türk çetelerinin baskınına uğrayarak, kayıplar veriyordu.

    Bu ciddi darbeler karşısında ne yapacağını şaşıran General Keret aşağıdaki bildiriyi yayınladı.

    Üzerinde silah bulunduran Türkler, soruşturma yapılmadan kurşuna dizilecektir.
    Öldürülen bir Fransız askerine karşılık, Türklerden kur'a çekilmek suretiyle iki kişi öldürülecektir.
    Bir evden silah atılırsa, o ev yakılacaktır.
    Böyle bir hal meydana gelmesi durumunda Osmanlı memuru olanlar işlerinden atılacaktır.
    Sokaklar, küçük bir olay meydana geldiği taktirde makineli tüfek, bomba ve gazlı mermilerle ateş altına alınacaktır.
    Bu bildiri şehirdeki havayı tamamen bozdu. General Keret hükümet işlerine müdahale etmeye başladığı gibi baskıyı da arttırdı.
    Bu ortam içerisinde savaşın kaçınılmaz bir hal aldığını gören Türkler, hazırlıklarını hızlandırdılar. 20 Ocak 1920 günü şehirde heyecan doruk noktasına ulaştı. Dükkanlar kapatıldı. Her an patlamaya hazır olan halkta büyük bir sessizlik başladı.

    21 Ocak 1920 günü General Keret şehrin ileri gelenlerini ve memurlarını son defa olarak toplantıya çağırdı ve onlardan galeyan halinde olan halkı yatıştırmalarını istedi. Toplantıya katılanların bir kısmının karargahta tutulması halkın heyecanını büsbütün arttırdı ve savaşın başlamasını kaçınılmaz hale getirdi.
#13.09.2008 21:21 0 0 0