Ezelde âşık olmuşum sadece bir isme " Bu nasıl iştir ?! " demeyin Ben de bilmiyorum, ama oldu işte!Her an şaşılacak işler olmuyor mu yerde ve gökte?
Bir ismin peşinde koştum durdum yıllarca ümitsizce
Acaba kimdir, bilir miyim, yüzünü görür müyüm? diye
Ansızın karşılaşıverdim O'nunla zamanın bir yerinde
Yer ve gökte ararken Öz'de buldum,
Sen'de ararken Ben'de buldum derler ya,
İşte öylesine
Meğer ne de güzelmiş Ey benim nazlı yarim, sevda çiçeğim, aşk bahçem Ne yana dönsem, sadece Sen ! Yalnız Sen !
Mecnûnum, aşkından olmuşum bir divâne
Bir varmış, Bir yokmuş, evvel zaman içinde, zaman hayal içinde Hani o vakitler çağırmıştın beni, gönülden sessiz ve gizlice ? " Çiçeği dalından kim kopardı, seni BEN'den kim ayırdı ? Ben Gül'üm, sen bülbül, dön gel yine BEN'im ol ! " diye
Gelmez miyim Yâr, İşte o gün bir yemin ettim ilâhi aşkımız üstüne
Sözleştik O Arşın altında BİR'leşmek üzere
Vakit o vakit, bugün neş'e var, aşk var evimizde
Düğün dernek kuruldu Gül bahçemizde
Melekler koşuşuyor bir telaş, pür telaş içinde
Bir o yana, bir bu yana, hepsi de delicesine
En güzel ilâhiler söylenirken o yüksek burçlarımda
Güneş, ay ve yıldızlar raks eder semalarımda
Bir bir çıkarıp attım o eski elbiselerimi de
Kuğular gibiyim bembeyaz gelinliğimle
İnciler taktılar sırma saçımın örgüsüne,
Sürmeler çektiler gözümün kısırdöngüsüne,
Gül suları serptiler aşkınla yanan şu zavallı göğsüme,
Taze gül yaprakları da dökülmüş üstüne Mikâil tatlı bir meltem estiriyor başımda yine Cebrâil hayretten secde etmiş, çok şaşkın bu işe,Ömründe hiç böyle aşk görmemiş mi ne?! İşte duyuyorum defler çalınıyor bir yerlerde, Sevdiğim sesleniyor, " Bir AN'da, ansızın geliver ! " diye
Ne duruyorsun İsrâfil, artık şu Sûr'a üfle!
Varsın kıyamet kopsun külliyen alemde, bundan kime ne?
Aşk ile BİR olacağız, kâinat duysun ezelden ebede
İşiten, gören, bilen herkes dâvetli bu düğüne
Selâmun aleykum Azrail !
Çok sevindim seni gördüğüme
Hazırım, gidelim
Örtün artık şu duvağı yüzüme