Medieval Total War

Son güncelleme: 22.03.2009 03:40
  • Sistem Gereksinimleri;

    Windows XP/2000,
    Celeron 1.5 GHz ya da eşdeğeri
    512 MB RAM
    Shader destekli 128 MB Ekran Kartı
    700 MB HDD Alanı

    Oyun İçi Görüntüler;

    noimage



    Oyun Bilgileri

    Şimdi oyuna geri dönelim, yukarıda anlattığım gibi Main Menu'den bir seçeneği seçtiniz ve oyunu açtınız. Periyodunu ve ırkınızı belirlediniz ve Start Compaign diyerek oyuna başladınız. Oyun savaş anları haricinde dış haritada geçiyor. Hani tarih, sosyal, matematik, fen kitaplarının arkasındaki Türkiye haritaları vardır ya işte onların biraz daha kapsamlısında. Aslında bu örneği vermemin asıl nedeni açılan okulları hatırlatmaktı... İyi yaptım ama değil mi?

    Konuyu fazla dağıttım sanırım, nerede kalmıştık, hah, oyun bir harita üstünde geçiyor. Kontroller ise gayet basit, yön tuşları ve mouse ile haritada ilerleyebilir. Ve tekrar mouse ile ordularınızı kontrol edebilirsiniz. Ayrıca burada siz birkaç ipucu vereyim; sahip olduğunuz topraklara soldaki Shift tuşu ile bakabildiğiniz gibi, açılan pencerelerin üstünde her hangi bir boş yere sağ tıklayarak da kolayca pencereleri kapatabilirisiniz.

    Oyunun konusuna gelince, özel bir durum yok ortada. Bir ülkeyi/ırkı seçip, topraklarınızı genişletmeye, kalkınmaya ve en güçlü olmaya çalışıyorsunuz. Ama tabi herkesin böyle bir istediği olmayabilir. Onlar da etrafındakilerle barış yapıp sakin sakin topraklarında otururlar artık. Oyunun işleyişi hiyerarşik bir yapıda. Yani en başta sultan, sonra onun oğulları sonra aldığınız toprakların amirleri... böyle devam eder. Diğer yandan oyunda sadece ordu yapmak yeterli değil, kalenizden çıkan her ordu ile birlikte bir miktarda paranız gidiyor. Benim bu konuda size tavsiyem ilk önce etrafınızdakilerle barış yapmanız sonra gelişmeniz, ordu yapmanız ve saldırmanız. Ama kesinlikle gelişmelisiniz.

    Dediğim gibi barış da çok önemli, çünkü, bazı savaşlarda bir takım toprakları boş bırakmanız gerekebiliyor ve eğer bıraktığınız o topraklar güvenemeyeceğiniz bir ülke ile komşuysa, o topraklar gitti demektir. Yani oyunda klasik bir savaş-barış taktiği işliyor. Eğer barış yaptığınız bir ülkeye saldırırsanız, ortak dostlarınızı kaybedebildiğiniz gibi onları karşı düşman olmanız da içten bile değil. Ayrıca, boş bıraktığınız yerlerde isyan da çıkabilir. Bunu gibi şeylerin olmaması için iyi bir yönetim kurmalı ve halkın Loyalty (Sadakatini) arttırmak için değişik yollara başvurmalısınız. Sadakat dedik de, Amirliği verdiğiniz adamlara dikkat etmeniz gerek. Özellikle de Loyalty'lerine... Benim tahammül edemediğim tek şey sadakatsiz bir askerdir. Eğer siz de benim gibi düşünüyorsanız, bağlılığı zayıf olan birliği hiç çekinmeden Disband edin (Dağıtın).

    Oyunda yapabileceğiniz en büyük hata, rakibinizi küçümsemek. Oyunu geliştiren firma, bilgisayar kontrolündeki ülkelere gerçekten başarılı bir yapay zeka vermiş. Yani adamlar düşünüp oynuyor; şunu yaparsam o ne yapar, o şunu yaparsa ben ne yaparım. Bir tür satranç gibi, ama asillerin oyunu...

    Oyunda monarşi ve imparatorluğun babadan oğla geçme sistemi kullanılıyor. Bu arada ilgimi çekti, bazı Sultanlar, her savaştan sonra çocuk yapıyor. İlginç vallaha...

    Yakın savaşlara gelince, burada ister kendiniz yönetiyorsunuz ister otomatik olarak olayı bilgisayara bırakıyorsunuz o da iki saniye içinde size yenip yenmediğinizi, kaç asker kaybettiğinizi, kaçının geri döndüğünü söylüyor. Ama bence, istisnai durumlar hariç (sizin ordunuz 400 kişi, onlarınki 50 gibi...) ordularınızı kendinizi yönetin. Ama eğer hiç stratejiden anlamayan veya düşmana dalıp yenersem yenerim, olmazsa can sağlığı diyenlerdenseniz, hiç uğramayın ve bilgisayara oynatın hem daha fazla şansınız olur böylece.
#22.03.2009 03:40 0 0 0