Yün Örgüde Pratik Bilgiler

Son güncelleme: 26.03.2009 22:15
  • Yün örgü zevkli olmasının yanında, bazen de bir o kadar uğraştırıcı olabiliyor. Bazen de işin içinden çıkılmayan bir hal alıp can sıkabiliyor. Bu tip durumlar için, bilgimiz ölçüsünde bazı küçük pratik taktikler verelim istedik. Zaman zaman yeni öğrendiğimiz yada keşfettiğimiz bilgileri de sizinle paylaşmaya devam edeceğiz

    Kazak yada hırka tarzı örgülerinizde, iki tarafın uzunluk ölçüsünü denkleştirmede sorun mu yaşıyorsunuz?

    Bu sorunu hiç yaşamayabilirsiniz. Basit bir taktikle, ön ve arka parçaların kaçar sıra olduğunu rahatlıkla sayabilirsiniz. Bu da uzunluk tutturma sorununu ortadan kaldırır. Örgününüzü örerken, kenarları düz örmeyiniz. Kenarda, bir nevi tırtık bırakacak bir hamle yapınız. Örneğiniz ne olursa olsun, en kenarda aldığınız ilk ilmeği, arka tarafa atarak, ipin kenarda bir tırtık oluşturmasını sağlayınız. Bu kısım dikiş payı olacağı için, örneğinizden bir ilmek eksilse bile sorun olmayacaktır. Hem daha düzgün bir görüntü oluşacak, hem, kıvrılma sorunu olmayacak, hem de bu tırtıkları rahatlıkla sayabileceksiniz.

    Kazak yada hırka tarzı örgülerinizde, kollara kaç ilmekten başlayacağınızı bilemiyor musunuz ve sürekli sökmek zorunda mı kalıyorsunuz?Kazak yada hırkalarınızın büyük ihtimalle öncelikle ön yada arka parçasından başlıyorsunuzdur. Bu durumda biten bir parçayı alınız ve bileğinize dolayarak istediğiniz gevşeklikte birleştiriniz. Birleşme noktasından itibaren saydığınız ilmek sayısı, kol-bilek sayısıdır. Sakın daha önce ördüğünüz yada giydiğiniz hazır bir kazağın ilmek sayısı ile başlamayınız. Çünkü ipliklerin kalınlıkları birbirinden farklı olduğu için yanıltıcı olacaktır. En iyisi elinizdeki kazağın bir parçasından yararlanmaktır.


    Kolları örerken ne kadar ve nereye kadar artıracağınızı bilemiyor ve sürekli sökmek zorunda mı kalıyorsunuz? Eğer ipiniz kalınsa ve bol (en azından vücuda yapışmayan) bir kazak yapıyorsanız, kollarda sorun yaşamazsınız. İp kalın olduğu için çok fazla artırmanıza zaten gerek kalmayacaktır. Ancak, şunu unutmayınız ki, kolun dirsek kısmına kadar daha sık, dirsekten sonra ise, (kolunuzun incelik-kalınlığına göre de değişir) daha seyrek artıracaksınız. İpiniz kalınsa eğer, dirseğe kadar 3 sırada bir artırmanız yeterli olacaktır. Eğer kol yapınız kalın ise, 2 sırada bire çıkarabilirsiniz. Eğer ipiniz ince ise, mutlaka 2 sırada bir artırmalısınız. Ancak eğer dar bir kazak ve kol örecekseniz, ince ipinizde de 3 sırada bir artırınız.Dirsekten sonra ise, kolun koltuk altına yakın kısmına kadar 5-6 sırada bir artırmanız yeterli olacaktır. İpiniz ince ise 3-4 sırada bir. Ancak koltuk altına yaklaşınca en az iki kere, 2 sırada bir artırınız. Çünkü kol evine gelmişsinizdir ve eğer dar olursa sıkacaktır. Bunu önlemek için, kol evine yani koltuk altına yakın yerde, önceki artırmalarınızdan daha fazlası gerekmektedir.

    İki yada daha fazla renkte ip kullandığınız bir örgüde, çileler birbirine mi giriyor? Bu durumda ayırma işlemi nedeniyle örgünüz sıkıcı hale mi geliyor? O halde, her bir çilenizi, bir küçük poşete koyunuz. Poşetin ağzını sıkıca bağlamanızda sakınca yok. Çünkü ipliğin geçebileceği bir boşluk bırakmanız yeterli olacaktır. Bu yöntem, ipleriniz yerlerdeki tozlardan yada görünmez kaza sonucu üstüne dökülebilecek çeşitli maddelerden de koruyacaktır. Ayrıca, çileler birbirine geçmeyecek sadece ipler üstten birbirine dolanacaktır. Bunu ayırmanız ise zor olmayacaktır.

    Bazı ipler, sürekli çevrilme sonucu kendiliğinden kıvrılırlar, burkulurlar, burgular oluştururlar .Bu durumda bir düğüm oluşur ve örgü örerken sürekli bunları çevirmek, düzeltmek sorunda kalırsınız. Bu durumda ne yapmalısınız? En pratik çözümü şudur: Çilenizi alınız ve ipliği ortasından dolayarak , daha sonra rahat çözeceğiniz bir düğüm atınız. Bu düğüm, çilenize, yine aynı çilenin ipliğini dolamanız şeklindedir. İpi tuttuğunuzda çilenin tam ortasında bir üçgen düğüm oluştuğu için yere düşmeden havada duracaktır. Bir nevi, çilenizi ortalayan bir düğüm olacak. Sonra şişinizi yukarı kaldırarak ortadan düğümlü çilenizi aşağıya salınız. Çileniz tıpkı bir topaç gibi kendi etrafında fır dönecektir. dönme işlemi bittiğinde, o burgular, kıvrılmalar yok olmuştur. Kendiliğinden dönmesinin bitmesini bekleyiniz. Unutmayınız, ipinizde, burgular nerde oluşmuş ise, onun altındaki kısımdan çilenize dolayarak düğüm atacaksınız. eğer çok uzun ise (şişe takılı kısım ile burgu görülen kısım arasındaki mesafe) önce yukarı kaldırabileceğiniz kadarlık kısmını çözünüz, sonra geri kalanını aynı yöntemle tekrar çözebilirsiniz.
#26.03.2009 19:31 0 0 0
  • bilgiler için teşekkürler hayatım:)
#26.03.2009 22:15 0 0 0