Başka Bir Mevsimin Rüzgarına Gitmek Gerek

Son güncelleme: 01.05.2009 10:36
  • Her gün seni ezberler yalnızlığım
    Kırarım yüreğimin mührünü
    Ve her gece seni okurum eski şarkılara"

    Sonbahara geciken kaç yol vardır bilmiyorum ama ben hiç rastlamadım. Hep kestirmeydi benim izlediğim güze giden zemheri ayazları Çünkü ne zaman o şarkıyı dinlesem giderdin benden Ve ben keskin bir kışa yüz tutmuş hazanın içinde bulurdum kendimi. Kuru yapraklar gibi ayak uçlarımda savrulurken imgelerin hiçbir hüzün ıskalamazdı beni güzüm. Sana göre hiç başlamayan bana göre hiç bitmeyen bir sevda cümlesiydim ömrünün Hüzünlerimle tazelerken solgun yapraklarını nasıl nasıl uzatırdım seninle yana yana yürüdüğüm bu yolu Tek telaşım buydu.

    Bilmiyordun beni saran dikenli telleri
    Gözlerinde doğup yokluğunla ölecek kadar seviyordum
    Bir sözcükle yeniden başlardı hayat
    Ve susuyordun.
    Ardın sıra pusuyordum karanlıklara.

    Beyaz bir sayfaydım ve sen ilk terk ediştin.
    Ölümsüz aşklardan geliyordum oysa ben
    Kimsesizdim Sensiz

    "Şimdi düşünüyorum da
    Biliyor musun
    Hüzünlere tutuklu sevinçlerinle
    Sen Eylül'e benziyorsun."

    Sevdanın pusularında hep bekleyeceksin beni Eylül'üm. Kahreden sukutum benim bunu adım gibi biliyorum bekleyeceksin. Ve ben haykırmak istedikçe yutkunup bensiz sevdalarında yankılanacağım bir fon müziği misali. Yankılandıkça; gerçeğe en yakın düşlerimi gidişlerinin enkazına gömeceksin gönülsüz. Dizlerinin bağını çözen dudaklarımı öksüz bırakıp hüzünlü bir resme yapıştırıp yüzümü gideceksin yine.

    Çünkü ne zaman o şarkıyı dinlesem gidersin benden.
    Ve ben gözlerimi gittiğin yollara dikip hep seni beklerim.
    Sensiz doğar güneş şehrime
    Yokluğunu bağrıma bastıkça
    Lanet ederim güne geceye bitmeyen sevgine
    Ve "başladığı gibi biter"
    Üzülme

    Ne zaman benden ayrılsan yakalar sevdam seni. Gelişini göstermez takvim yaprakları en gerçek düşüm. Sen yanmasan da küllenirim ben. Ellerimin en üşüdüğü mevsimde dökülen yapraklar çırpınırken rüzgarda ben sahilden umutlu yıldızları toplarım. Avuntusuz bir gecede kaybolur düşlerim. Yağmura sürgün kirpiklerimi bir gün şehrinin güneşi kurutur ve o zaman kim bilir belki o son gidişin kendini bende unutur.

    Yine dipteyim biliyor musun En acıtan düşler dipten çıkar ya hani işte öyle avuçluyorum toprakları. Zamanı oyalarken koynumda umurumda bile değil yokluğun Esirgesen de ateşini benden hala nefesimi tutuyorum sana.
    Bir gün yüreğindeki dikenleri gördüğünde hissedeceksin bir gülü sevdiğini ve o gülün yapraklarında uyanacaksın bir sabah cennetten çalınmış bir güne.

    Gül kurusu ipek bir çarşafta sayıklayacak terli dudakların

    Ömrünün en güzel gününü öpeceksin nefesimde soluklandığında.
    Lakin biliyorum şimdi düşlerimi yerle bir ederek başka bir mevsimin rüzgarına gitmen gerek.

    Saçlarımdaki meltemleri okşasan da her gün avuç içlerinde bitmem gerek sevgili.

    Sen de biliyorsun beni kendinden çıkartmaya çalıştığında mutsuz bir silüet kalacak avuçlarında. Öyleyse neden Neden

    Ve üzülme
    Yokluğunda da sana iyi bakarım ben.
    Alıntı
#30.04.2009 12:15 0 0 0
  • Güzeldi sağolun.
#30.04.2009 12:26 0 0 0
  • çok güzeldi ellerine sağlık canım
#30.04.2009 12:27 0 0 0
  • Rica ederim begenmenize sevindim:)
#30.04.2009 12:32 0 0 0
  • Yüreğinize Sağlık..
#30.04.2009 16:39 0 0 0
  • Yüreğine sağlık arkadaşım..
#01.05.2009 10:36 0 0 0