Mercedes Benz World Racing

Son güncelleme: 06.05.2009 13:57
  • İşlemci: 800 MHz Intel Pentium III or 800 MHz AMD Athlon or 1.2 GHz Intel Celeron or 1.2 GHz AMD Duron
    RAM: 256 MB RAM
    8x CD/DVD drive
    HDD: 1.55 GB
    Ekran Kartı: 32 MB AGP 3D graphics card with DirectX 8.1-compatible drivers ("GeForce 2 GTS" / "Radeon 8500" or better)
    Ses Kartı: DirectX 8.1-compatible drivers



    noimage
    noimage
    noimage
    noimage
    noimage




    Markalı yarış oyunlarına her zaman ön yargılı yaklaşan kişilerdenseniz, bu yazım sizleredir arkadaşlar. Hemen ilk satırlardan uyarayım, artık fikriniz değişiyor, her zaman kedi pilav yemez olayında olduğu gibi, bu durumda da, her zaman markalı oyunlar kötü olmayabiliyor.

    TDK tarafından yapılan, ağzına kadar Mercedes lisansıyla dolu bir yarış oyunu elimizde. 2 CD"lik bu cici yarış oyunu, sizi uzun bir süre başında tutacak kaliteye sahip. Hatta size direksiyon aldıracak, arkadaşlarınızı dövdürecek, klavyenizi kırdıracak kapasiteye bile sahip desem, yalan olmaz.

    Oyun, bildiğimiz yarış oyunlarının tüm özelliklerini barındırmakta. Her birini artık teker teker saymaktan sıkıldım, herkes bunları biliyor. Yanlız bu oyunda Single Race gibi serbest dolaştığınız bir bölüm yok. Nedenini bilmiyorum, gerek duymamışlar. Sadece kariyer modu ile multiplayer modu var. Multiplayer modundan hemen bahsedeyim, pek oynanacak gibi değil. Internet bağlantınız olacak da, LAN"dan bağlanacaksınız da.. falan filan. İşimiz bizim single olanında, hemen tıklayarak direk içine giriveriyoruz.

    Adımızı, plakamızı ve benzeri bazı şekilleri ayarlayarak oyuna giriyoruz. Hatta "ALLUCANGET" ismini kullanarak tüm araç ve pistlere erişebiliyoruz. Bundan sonra, "garip bir menü sistemi" ile karşılaşıyoruz. Her birine sırayla bakmanız gereken ama istediklerinizi atlayabildiğiniz, merdiven yapıda bir menü sistemi var oyunun. Buradan pist bilgileri, araba hakkında bilgiler, pist seçimi, araba seçimi yapabiliyorsunuz. Pistler oldukça fazla. Bir ülkenin 4-5 ayrı mekanında yarışabiliyorsunuz. Bir ülke haritasına baktığınız zaman örümcek ağı gibi yolları gördüğünüzde şaşırmanız olası, ama tek seferde heryeri dolaşamıyorsunuz.

    Oyundaki arabalar oldukça fazla. Mercedes"in her modeline rastlamak mümkün. Hatta şu anda ülkemizde de bir tane olan SLR modeli de oyunda en süper model olarak bulunuyor. Klasmanlara göre arabalar da ayrılmaktalar. Önce bir sınıf seçip, ardından o sınıfın modelleri arasında dolaşıyorsunuz. Modeller arasında grafik farkı olmuyor ama sınıflar arasında oldukça fazla oluyor haliyle. Off-road modellerden, prototiplere, yolda gördüklerimizden, dedelerimizin zamanındakilere kadar geniş seçenekleriniz oluyor. Hepsinin kendilerine has avantajları ve dezavantajları olduğu kesin. Ama hepsinin kontrolleri fena halde gerçekçi olmuş.

    Kontroller demişken, hemen oyunun kontrollerinden bahsedelim. Oyunda fazla bir kontrol tuşu yok. Hızlanma, yavaşlama falan filan işte. Asıl olay araçları kontrol etmekte. Bu oldukça zor. Size uygun aracı seçmek için iyice bir dolaşmanız gerekebiliyor. Zaten sizin seçtiğiniz arabaya göre, rakipleriniz belirlendiğinden, yavaş ama kullanımı kolay bir araba seçseniz bile, rakipleriniz size fark atamıyor. Yani bir McLaren F1 ile bir A serisi, asla aynı yolda birbirlerini yiyemiyor. Böyle de olması gerek tabi. Kontroller, çok ama çok zor geldiler bana. Bilmiyorum size de öyle gelecek mi, ama eminim gelecektir. Ben kabiliyetsiz değilim noimageArabayı yolda tutmak için parmaklarınızı kopartmanız gerekecek. Hatta yağmurlu pistlerde falan çıldırmamak elde değil. Virajlarda araba savruluyor, yol hariç her zeminde ilerliyorsunuz. İşin kötü yanı, rakiplerinizin hepsi birer Colin McRae.. her türlü zeminde canavar gibi gidiyorlar. Virajlarda gaz kestiklerini bile görmedim. Hepsinin fren lambası da bozuk olacak değil ya!


    Oyunun zorluğu bir yanda dursun, eğlencesi de az değil hani. Oyunda ilerledikçe, yeni arabaların açılması; devamlı oyunu oynamak için sizi teşvik ediyor. Devamlı yeni bir model ve her seferinde daha popüler ve güçlü bir model çıkıyor. Böyle giderek SLR modeline kadar geliyorsunuz. O zaman da kariyere bir nokta koymak gerekiyor tabi.

    Grafikler, oyunun en mükemmel yanı. Şimdiye kadar gördüklerim arasında, en iyi grafiklere sahip araba yarışı ödülünü bu oyuna veriyorum (Mercedes-Benz Truck Racing"in de grafikleri çok iyiydi). Rallisport Challenge de bu ödüle layıktı ama bu oyun onu da geçmiş. Rallisport Challenge 2 yapılıyor, o da bunu geçer herhalde. Oyunda bir kere tam anlamıyla DirectX 8.1 efektleri kullanılmış. MX işlemcili ekran kartlarında odun gibi olan oyunu ancak Geforce 4 Ti serisi ve daha yukarısı (Radeon modellerinde eşdeğer) ile düzgün görebiliyorsunuz. Ama tabi düzgün görmek de yetmeyebiliyor. Ti 4200 ekran kartı ile boş alanlı bölümlerde düzgün ilerlerken, etrafın binalarla dolduğu şehir bölümlerinde yavaşlama olabiliyor. Grafik kalitesini düşürerek, performans kazanmanız olası ama bu sefer de oyundan zevk alamıyorsunuz.

    Biraz da arabaların modellemelerinden bahsedelim. Zamanında Need For Speed serisi bu konuda popülerdi ama artık bu oyun NFS"nin de pabucunu dama atıyor. Çünkü her arabanın içi, birebir aynı şekilde modellenmiş durumda. Kokpit bir yana dursun, arabanın içinde sağa sola baktığınızda, kapıların iç tasarımının da tamamen gerçek olduğunu görebiliyorsunuz. Arabanın içindeki tüm göstergeler de gerçeğinin aynısı ve komple 3D tasarlanmış. Bitmap falan değil yani. Arabalara dışarıdan baktığınızda da, yine aynı şekilde dilinizi ısırabilirsiniz. Modellemeler süper, poligon sayısı çok fazla abartılmış durumda. Her model özene bezene yapılmış, belli. Her köşesine dikkat edilmiş. Ortaya harika işler çıkmış.

    Oyunda bir de hasar modellemesi olayı var ama bu pek beklediğiniz gibi olmayabilir. En son CMR versiyonunda görmüştük, düz duvara girdiğimiz zaman veya takla attığımız zaman, arabamızdan bilimum alet edevat ayrılabiliyordu. Bu oyunda araba hasar alıyor ama çok ilginç bir şekilde. Hiç parça kopmuyor, sadece ezilip büzülüyor. Çok hızlı çarpsanız bile ufak bir miktar içe giriyor o kadar. Ekranda hasar göstergeniz var, bu ilerledikçe sürüşünüzü etkiliyor. Ama görünürde ciddi bir hasar göremiyorsunuz. En kötüsü de, camların kırılmaması. Bunu nasıl atladılar bilmiyorum. Bir de kokpiti süper yapmışlar ama silecek yapmamışlar. Su cama gelmiyor bile, üzücü. Suların sıçramasını düşündükleri böyle bir oyunda, bu detayların atlanması kötü olmuş. Hatta korna bile bulamadım ya ben, yazıklar olsun diyorum. (Editörün notu: hasar modellemesi imajının zedelenmemesi için "markalı" oyunlarda kasıtlı olarak önemsenmiyor)

    Sesler; Aslında pek önemli değiller ama bahsetmek gerek. Her modelin sesleri ayrı ayrı kaydedilmiş. Zaten oyun yüklenirken takip ederseniz, her modelin ayrı ses dosyaları var. Surround sesler sayesinde kimin nereden nasıl bir biçimde yaklaştığını az çok kestirebiliyorsunuz. Müzikler, oyuna uygun ama ben pek kullanmadım. Bozmuyorlar ama sadece motor sesiyle oyun daha zevkli oluyor.

    World Racing, aslında çok eğlenceli bir oyun. Ufak ama ölümcül bazı detayların atlanması, aşırı sistem ihtiyacı ve zor kontrolleri saymazsak, süper bir oyun bile denebilir. Korna ve sileceklerin olmaması, arabaların parçalanmaması da üzücü. Ama şu sıralar oynanabilecek en iyi grafiklere sahip araba yarışı da bu. Gerçekçi kontrolleri sayesinde, sizi hem çok uğraştıracak hem de uzun süre sizi oyalayacak. Dikkat!: Bu oyun için şiddetle direksiyon öneriyorum.. En azından bir analog joystick yani... Hadi iyi eğlenceler
#06.05.2009 13:57 0 0 0