Muhammed Rıza Pehlevi

Son güncelleme: 10.05.2009 07:02
  • noimage

    noimage

    Muhammed Rıza Şah Pehlevi (d. 26 Ekim 1919, Tahran, İran - ö. 27 Temmuz 1980, Kahire, Mısır), İran şahı (16 Eylül 1941 - 11 Şubat 1979). Batı yanlısı bir dış politika izlemiştir, İran'ın son monarşik lideridir. Şehinşah (Kralların Kralı) ve Sayeh-eh-Khodah (Allah'ın Yeryüzündeki Gölgesi) gibi imparatorluk ünvanları vardır.

    Pehlevi Hanedanı'nın kurucusu Rıza Şah Pehlevi'nin en büyük oğluydu. İsviçre'de öğrenim gördükten sonra 1935 - 1938 arasında İran'da Askeri Akademi'de eğitim aldı. Sovyetler Birliği ve Birleşik Krallık'ın, Almanya'yla işbirliğini önlemek için İran'ı işgal etmesi üzerine tahta çıktı (1941).

    Bu ülkelerle, işgal kuvvetlerinin en kısa sürede geri çekilmesi karşılığında bir antlaşma imzalayarak 1943'te Almanya'ya savaş açtı. Bu arada sarsılan şahlık otoritesini İngiliz desteğiyle ayakta tutmayı başardı.

    II. Dünya Savaşı sonrasında petrol yataklarının yabancı şirketlere açma politikası, Muhammed Musaddık önderliğinde güçlü bir milliyetçi hareketin doğmasına yol açtı. Mart 1951'de Anglo-Iranian Oil Company'nin (AIOC) İran'daki mal varlığını millileştirmeye ilişkin bir yasayı meclisten geçirmeyi başaran Musaddık hızla güçlenmeye başladı. Nisan sonunda Muhammed Rıza Şah, Muhammed Musaddık'ı başbakanlığa atamak zorunda kaldı.Ağustos 1953'te Musaddık'ı başbakanlıktan uzaklaştırma girişimi boşa çıktıktan sonra İran'dan kaçtı. Daha sonra ABD tarafından desteklenen Musaddık karşıtlarının yarattığı karışıklıkların ardından geri dönerek yeniden iktidarı devraldı.(Ajax Operasyonu)

    Batı'yla ekonomik ve siyasi işbirliğini artırmaya özen gösterdi.1955'te Bağdat Paktı'na katılma kararı aldı. Yemen İç Savaşı'nda cumhuriyetçilere karşı kraliyet yanlılarını destek verdi.Basra Körfezi'ndeki bazı adalar üzerinde hak talep edip işgal etmesi körfez emirlikleri ile gerginlik yaşamasına neden oldu. 1960'larda ve 1970'lerde daha bağımsız bir dış politikaya yönelerek SSCB ve Doğu Bloğu ülkeleriyle de iyi ilişkiler kurdu. Şatt-ül-Arap su yolu nedeniyle Irak ile yaşadığı sorunu bu ülkedeki Kürt ayrılıkçıları destekleyerek çözmeye çalıştı. Muhammed Rıza Şah iktidarı sırasında İran, Türkiye ile beraber İsrail'i tanıyan iki müslüman ülkeden biriydi.

    1956'da CIA destekli gizli polis örgütü SAVAK'ı kurdurdu. Böylece konumunu güçlendirdikten sonra 1963'te ABD desteğiyle Beyaz Devrim adını verdiği bir ulusal kalkınma programı uygulamaya girişti.Hava, kara ve demir yolları ağının genişletilmesini, bir dizi baraj ve sulama projesini, sıtma gibi hastalıkların kökünün kazınmasını, sanayinin geliştirlmesini ve toprak reformunu kapsayan bu programla birlikte kırsal alanlara sağlık ve eğitim hizmetlerini götürücek bir örgütlenmeyi başlattı. 1971'de Pers İmparatorluğu'nun 2,500. yıldönümü kutlamak üzere bir tören düzenledi. Bu törende İran tarihinde yeni bir uygulama başlatarak karısı Farah Diba'ya imparatoriçe (şahbanu) tacı giydirdi.1975'te çok-partili siyasi yapıyı ortadan kaldırarak Rastakhiz Partisi'ni (yeniden canlanma) tek legal parti ilan etti.

    Beyaz Devrim reformlarını yetersiz bulan ve yavaş uygulanmasından yakınan çevrelerin yanı sıra Batılılaşmanın İslama karşı olduğunu savunan dini çevrelerin tepkileriyle karşılaştı. Öte yandan baskıcı yönetim biçiminden, hükümetteki yolsuzluklardan, petrol ihracından sağlanan gelirlerin dengesiz dağılımı ve gizli polis örgütü SAVAK'ın uygulamalarından dolayı, doğrudan Muhammed Rıza Pehlevi'yi hedef alan bir muhalefet de gelişti. 1978'de İran'ın büyük kentlerinde başlayan muhalefet hareketleri ayaklanma ve karışıklıklara dönüştü. Art arda 4 hükümetin düşmesinden sonra 16 Ocak 1979'da Şah ülkeyi terk etti.

    Muhalefetin çevresinde toplandığı Ayetullah Humeyni'nin sürgün yaşadığı Fransa'dan dönüşünden sonra 1 Nisan 1979'da yapılan halk oylamasıyla İran İslam Cumhuriyeti ilan edildi.

    Bir süre Mısır, Fas, Bahamalar ve Meksika'da kalan şah, yakalandığı pankreas kanserinin tedavisi için 22 Ekim 1979'da ABD'ye gitti. İki hafta sonra İran'da hükümetten destek alan militan gruplar ABD Büyükelçiliğini basarak 50'den fazla Amerikalıyı rehin aldılar ve rehinelere karşılık Muhammed Rıza Pehlevi'nin İran'a iade edilmesini istediler. Bu isteğin kabul edilmemesine karşın, ABD'den ayrılarak Panama'ya giden Şah, Enver Sedat'ın çağrısı üzerine Kahire'ye geçti ve orada öldü (1980).

    3 kez evlenen Muhammed Rıza Pehlevi ilk evliliğini 1939'da Mısır Kralı I. Fuad'ın kızı Fevziye, ikinci evliliğinide 1951'de Süreyya İsfendiyari Bahtiyari yapmıştır. Ancak iki evliliği de erkek varis olmadığı için bitirmiştir. 1959'de evlendiği üçüncü karısı Farah Diba'nın 1960'ta Rıza Pehlevi'yi doğurması ile Pehlevi Hanedanı bir erkek varis kazandı. Toplam 4 çocuğu vardır.
#10.05.2009 05:17 0 0 0
  • Bilgi için teşekkürler
#10.05.2009 07:02 0 0 0