o günün her saatinde saklanıyor,
sen yollara düşüp deli divane aramıyorsan;
o sana acıların en büyüğünü tattırıyor,
sen bundan en yüce hazzı duymuyorsan;
boşuna aldatma kendini,
onu sevmiyorsun demektir.
Elindeki içki kadehinde,
dudağındaki sigarada ,
okuduğun kitapta,
mırıldandığın şarkıda,
söylediğin şiirde,
gördüğün rüyada
ve yaşaman için
ciğerlerine doldurduğun havada
o yoksa;
Onun vazgeçilmezliğini anlamamışsan;
onu sevmiyorsun demektir.
Renkler onunla değerlenmiyorsa,
örneğin onsuz kırmızı kırmızılığının,
mavi maviliğinin farkında değilse,
beyaz yalnız o giydiği zaman
güzelliğini haykırmıyorsa,
sabahları onu görünceye kadar
güneş doğmuyorsa
ve onsuz gökyüzü geceleri
aya, yıldızlara
hasret değilse
onu sevmiyorsun demektir.
Sokakta gördüğün her yüzde
ondan birşeyler aramıyorsan,
güzel bir manzara,
hüzünlü bir musiki onu hatırlatmıyorsa,
uykudan uyandığın zaman
yaşamakta olduğundan önce
onu hatırlamıyorsan,
omuzlarına dökülmüş saçları,
bir sis perdesinin ardında
her zaman gülen,
ışık saçan gözleri
aklına gelmiyorsa,
durup durup avuçlarının
sıcaklığını özlemiyorsan;
Onu sevmiyorsun demektir.
Dünyada yaşıyan öteki insanların
senin için hala bir değeri varsa,
ona karşı tutumunu
toplumun köhne ve manasız
kurallarına göre ayarlıyorsan
ve açık açık
sanki var olduğunu haykırırcasına
sevgini söylemiyorsan;
Onu sevmiyorsun demektir.
Yok o senin için
herşeyden değerliyse,
gözünü yumduğun anda
onu görebiliyorsan,
o bütün şarkılarda,
bütün şiirlerde,
bütün resimlerde ise,
ona muhtaç olduğunu
söylemekten utanmıyorsan,
senin içten ve büyük sevgine
karşılık vermiyeceğinden
korkmuyorsan,
bütün bencil duygularından
sıyrılabilmişsen
onun için herşeyi,
ama herşeyi yapacak gücü
kendinde buluyorsan,
her hali sana
ayrı ayrı güzel geliyorsa,
karşısında kendini
bir çocuk gibi hissediyorsan,
istediği anda onun için
ölebileceksen,
onun için yaşıyorsan
ve yine onun için
bildiğin bilmediğin
bütün düşmanlıklara
karşı koyabileceksen,
o her geçen dakika
sende biraz daha büyüyorsa
ve kendi kendine bile
çok sevdiğini bütün
samimiyetinle,
inanmışlığınla
itiraf edebiliyorsan,
bir gün o seni hiç,
ama hiç sevmediğini söylese bile,
senin sevginde azalma olmayacaksa
ve ölünceye kadar onu aşkların
en ölümsüzü ile sevebileceksen;
işte o zaman
onu seviyorsun demektir.
O sana sevmeyi,
gerçek aşkı öğretti.
Sen onu hep sevecek
ve sevilmenin mutluluğunu tattıracaksın.
O, hiç sen olmasan bile,
seni bir parça sevmese bile...
ÖZLEMİMSİN
Ulaşamadığım her uzak
Beklediğim her durak sensin
Uzaklarda kaldım senden uzak
Bırakıldım öylece bir köşeye
kimse anlamaz beni
Bu şehrin soğuk kaldırımları anlar
Kimse bilmez yalnızlığımı
Sende bilmezsin
Yine de sen düşünme
Ben ağlarım gecenin kucağında
Yüreğimi de satarım yokluğuna
Sen yeterki nusaybin deme
kanarım...
Yüreğimin son durağı.
Mavi'ye ısmarladı seni gönlüm
Bekleme hakkım olsun diye yalnızlar rıhtımında
Sen yoksun
Ben beklemekten yorgun
Ve kar etmiyor beyhude yakarışlarım.
Şimdi...
Yüreğimin bir ucunda
Kesik bir kol kadar yalnızım
Rüzgarda pervasızca savrulan bir sonbahar yaprağı gibiyim
Üşüyorum...
Durup manasızca boşluğa bakıyorum
Ümitsizce dalıp hayallere
Yüreğimi ısıtan sıcak bakışların olsa diyorum
Buğulu gözlerle bana naksan
Ben öylece hayale dalsam
Ne çare sen yoksun
Ve yaşadığım her an
Seni özlemeye itiyor beni
Ağır geliyor yokluğun
Beklediğimsin,özlediğimsin,özlemimsin...
Yüreğimi ısıtan sıcak bakışların olsa diyorum
Buğulu gözlerle bana b aksan
Ben öylece hayale dalsam
Ne çare sen yoksun
Ve yaşadığım her an
Seni özlemeye itiyor beni
Ağır geliyor yokluğun
Beklediğimsin,özlediğimsin,özlemimsin...