Kuma War The War on Terror

Son güncelleme: 04.10.2009 08:00
  • Tehlikeli operasyon fiyaskoya dönüşürse...


    Yapımcıların hoşlarına giden bir olay da, politik konuları oyun ortamına taşıyıp insanların dikkatini daha değişik bir şekilde çekmek. Irak'ta cereyan etmekte olan savaş da, politik kalıntılar taşımakta. Tabii, yapımcılar boş durmayarak, bunu da kendilerine konsept olarak seçmişler ve Kuma\War'da işlemişler. Sadece Irak değil, Afganistan'a gerçekleştirilmiş olan operasyonla ilgili çeşitli görevleri de bizlere sunuyor. Kuma\War: The War On Terror, gözüme bir madalyon gibi gözüktü. İki yüzü vardı, birisi insana ilginç gelebilecek cinsten, ama diğer yüzü için hiç iç açıcı şeyler söyleyemeyeceğim.

    Kuma\War: The War On Terror, taktiksel bir shooter olarak karşımıza çıkıyor. Dört kişilik bir timimiz var ve onları kontrol ederek birbirinden zorlu görevler boyunca başarılı olmaya çalışıyoruz. Önce de belirttiğimiz gibi, görevler Irak, Afganistan ve hatta İran gibi bölgelerde geçiyor. Yok etme, ele geçirme ya da kurtarma görevleri bulunuyor. Çeşitli operasyonlar düzenleyip taktikler belirleyerek, görevlerden alnımızın akıyla çıkmaya çalışıyoruz. Tabii aslında bu çoğu zaman mümkün olmuyor, çünkü oynanabilirlik insanın sinirlerini bozacak düzeyde kötü. Hani dedik ya, dört tane adamın kontrolünü ele alıyoruz diye, bu kadar tuhaf dört tane adam nasıl operasyona yollanır diye geçiriyorsunuz içinden.

    Madalyonun öbür yüzü

    İlk önce bu madalyonun ilginç yüzünden bahsedelim. Kumar\War: The War On Terror, ilginç bir ara yüze sahip. Çalıştırdığınız zaman, karşınıza tarayıcıya benzer bir ekran geliyor. Çeşitli linkler aracılığıyla, görevler hakkında bilgiler alabiliyor. Hatta, online sisteme bağlanıp belirli bir ücret karşılığında üye olarak, yeni görevler indirebilmemiz ya da online olarak oynayabilmeniz de mümkün oluyor. Tüm görevler listelenmiş olarak karşımıza çıkıyor, ayrıca belirli bir sıraya bağlı da değiliz. İstediğimiz görevi seçip oynayabiliyoruz, ama liste aşağı indikçe görevlerin zorlaştığını da belirtelim. Bu kısımda en hoşuma giden ayrıntı, görevlerle ilgili gerçek video'ları izleyebilmeniz. İstediğiniz bir görevi seçip soldaki 'Play Movie' seçeneğine geldiğimiz zaman, Quick Time programı aracılığı ile, görevle bağlantılı gerçek bir video oynuyor. Bu güzel bir ayrıntı. Tarayıcı sistemi, kullanıcıyı yormayacak bir biçimde tasarlanmış ve her şey yerli yerinde. Bu ekrana ilk rastladığımda, gayet sevindim ve oyun içinde de bu kolaylığı yaşayacağımı düşündüm. Tüm hayallerim, oyuna girişle beraber yıkıldı.

    Şahsen benim şu alışkanlığım vardır; bir oyun türüne ne kadar aşina olsam da, mutlaka ilgili oyunun Tutorial kısmını oynarım. Kuma\War'da da bu alışkanlığımdan vazgeçmedim ve bu bölümü açtım. Karşılaştığım grafikler hiç hoş değildi. Günümüzün teknolojisinden oldukça uzak ve bol bol hataları vardı. Objeler iç içe geçiyor, bazı yüzeylerde nedenini anlayamadığım izler kalıyordu. Arayüzden bahsedersek, sol altta 4 adamımızın da resmi, o an kullandıkları silahlar ve sağlık durumları gözüküyor. F tuşlarını kullanarak istediğimiz adamı seçebiliyor, onun kontrolünü devralabiliyoruz. Bölüm içerisinde, silah değişimleri yapabilir, ya da istediğimiz silahları atarak, arkadaşlarımızın bize vereceği silahları da alabiliriz. M tuşuna basarak mini haritamıza ulaşıyoruz, burada kırmızı renkli kısım adamlarımızı, yeşil hedef şeklindeki kısım da, gerçekleştirmemiz gereken görevin yerini gösteriyor. Oyun içi arayüzünü kontrol etmede de bir problemimiz yok. Asıl işkence, genel mantıkta ve yapay zekanın yerlerde sürünmesiyle başlıyor.


    Ava giden avlanır

    Adamlarımıza verebileceğimiz birkaç emir var. Takip etme, pozisyon alma, diziliş değiştirme ve saldırma gibi. Zaten normalde de bizi sürekli takip ediyor ve devamlı saldırı modundalar. Ama gelin görün ki, bazı ufacık engellerde takılıp kalıyorlar ve sizi takip ettiğini düşündüğünüz adamlarınızı bir an gözden kaçırdıktan sonra uzak diyarlarda kaldığını anlamanız acı bir gerçek oluyor. Düşmanlara karşı da pek dayanıksızlar. Vücutlarında kurşunlar geziyor, ama hala bir reaksiyon göstermiyor, çaresizce çevrelerinde düşman aramaya devam ediyorlar. Özellikle, çevredeki binaların üzerine konuşlanmış olan sniper'lar, elemanlarımızı keklik gibi avlıyorlar. Bizi takip edemeyip takılmalarının yanında, bazen öyle bir şey oluyor ki, biz de onların yanına ulaşamıyoruz, görünmez bir duvar bizi geri itiyor. Adamlarımızın saçmalama seansına, düşman askerleri de katılınca, değmeyin keyfinize. Zaten kendileri o kadar dayanıksız ki, tek vuruşta ölüyorlar. Onun dışında, diplerinde duruyoruz ve bize bir şarjör mermi boşaltmalarına rağmen, vurmamakta ısrar ediyorlar. O derece kabiliyetsizler. En komik olay ise şu; iki tane düşman yan yana duruyorlar. Biz birini indiriyoruz, ama diğerinin hala umurunda değil. Arkadaşı ölmüş, ateş açılmış, saldırı var; hiç tınlamıyor. Tabii doğal olarak o da kolay yoldan ölmeyi hak ediyor.

    Kuma\War: The War On Terror'daki silahlar gerçek hayattan alınma. Ayrıca, hız ve isabet bakımından da birebirler. Bu da ufak da olsa bir artı olarak sayılabilir. Hareket ettiğimiz zamanlarda, nişan almamız daha da zorlaşıyor ve isabet oranımız düşüyor. Bunun dışında, silahımızı ekranda göremiyoruz, bu da ilginç. Kuma\War, hem 1. hem de 3. şahıs görünümünden oynanabilir. Tabii, askerimizi silahlı görünümüyle oynamak için 3. şahıs görünüme geçiyor ve tüm askerlerimizi dışarıdan görmeye başlıyoruz. Grafklerin kötü olma problemi, oyun içinde de başımıza büyük dertler salıyor. Koyu renkler o kadar baskın kullanılmış ki, etrafta yer yer izler görebiliyoruz. En büyük problem ise, düşmanları sezebilme konusunda. Kullanılan ultra koyu renkler yüzünden, nereden ateş edildiğini ya da hangi sniper'ın bizi avlamaya çalıştığını anlayamıyoruz ve şans eseri kafamıza isabet eden bir kurşun, tüm olayı bitirebiliyor. Gerçi, adam kaybetsek bile bölüme devam edebiliyoruz.

    İyi bir asker, araç kullanmasından belli olur

    Kuma\War, bize araç kullanabilme ayrıcalığını da sunuyor. Ama bunu ne derece başarabiliyoruz o da ayrı bir tartışma konusu. HMMVV cipi ve M1 Tank'larını kullanabiliyoruz. Cipin kontrolü biraz daha normal, çünkü sadece sürüyoruz, ama iş tanka gelince külahlar değişiyor. Zaten yavaş hareket eden bir araç, üstüne üstlük üzerindeki turret'i kontrol etmeye çalıştığımız zaman duman oluyoruz. Turret'in kontrolü tek kelimeyle rezalet. Kendi kendine sağa sola dönüyor ve düzgün bir şekilde sabitlenemiyor. Bu arada, çevrede bulunan ve bazukalarla bekleyen askerler de, arka arkaya saydırmaya devam ediyorlar.

    Silahlar, savaş ve aksiyon oyunlarına yabancı gelmeyecek olanlardan seçilmiş. Klasik terörist silahı Kalaşnikof, çeşitli sub-machinegun'lar ve tüfek çeşitleri var. Sniper tüfeği de unutulmamış ve belki de adamlarımızın kontrolünü sağlarken, en çok sniper kullanan sayesinde eğlenebileceğiz. Alet edevat olarak dürbün ve sağlık paketi gibi malzemeler bulabiliriz. Düşmanları öldürdükten sonra, üzerlerinden çıkan silahları da alabiliyoruz. Silahların tepmeleri de fena değil, en azından oyunun birçok öğesinden daha gerçeğe yakın.

    Kuma\War: The War On Terror, temas ettiği konuyla doğru orantıda bir oyun olarak göze çarpmıyor. Özellikle, grafiksel ve insanı çileden çıkartan yapay zeka hataları yüzünden iyice sınıfta kalıyor. Irak ve Afganistan'ı konu alan bu oyunda, arayüz üzerinde çalışıldığı kadar oyunun içeriği konusunda da çalışılsaydı, kaliteli bir yapım ile karşılaşabilirdik ama maalesef bu olmamış.
#04.10.2009 08:00 0 0 0