Görünmeyen yerden başlayıp, sonsuza giden dalga...
Dalganın kıyıya aşkı...
Hep aşkla, kavuşma özlemiyle atılır kıyıya...
Dalga sevendir, kıyı ise sevilen.
Dokunur parmaklarının ucuyla sevdiğine dalga...
Ama kıyı dalgayı umarsamaz tavırda...
Dalga her dokunuşundan sonra döner hep geriye...
Bilir kavuşamayacağını ama hep koşar kıyıya...
Her bir dokunuşunda damla damla aşkına verir bedenini hesapsızca...
İçindekileri döker kıyısına...
Öper usulca... Bazen de tutkuyla dokunur dudaklarına...
Haberi olmaz kıyının...
Yine de vazgeçmez, pes etmez dalga....
Bir gün kavuşacaktır sevgilisine belki de...
Bilir misiniz dağ başında açan uçurum çiçeğini?
Uçurum çiçeği bilir oysa, açsa görünmeyecek yine de..
Sevilmeyecektir doyasıya...
Koklanmayacaktır hiç... Belki de...
O güzelim her bir yaprağı okşanmayacaktır...
Ama yine de inatla açar...
Aşkla, sevgiyle, özlemle...
ve de umutla...
Bir gün ... Belki de...
Bekler gelmeyecek sevgilinin gelmesini...
Onu kucaklayıp, okşayarak öpmesini...
İpek böceğini bilir misiniz?
İpek böceğinin o narin ipliğe aşkını...
Bilir ipek böceği aslında ördüğü ipliğin kendisini yokedeceğini...
Yine de devam eder kozasını örmeye...
Kendini feda ederek, aşkı için yokolmayı göze alır....
Ve belki de bir gün o iplik sarılacak bedenine...
Kelebek olmayacak ama aşkı içindir herşey...
Bekler... Kendi ölümüne...
Ya toprağın yağmura aşkını bilir misiniz?
Kurumuştur sıcağın, güneşin altında...
Açtır, özlemektedir yağmuru...
Bekler toprak sevdiği yağmurunu...
Nisan ayında ilk kavuşmaları ...
ya sonra... Belki... Belki yine bulutlar izin verir yağmuruna...
Gelir öper, okşar sakince...
ve sarar kollarıyla...
O da öperek, koklayarak içine çeker doya doya...
Belki "gelir" yine...
Bir de dalın çiçeğine aşkı vardır...
Dillere destandır bu aşk...
Mevsimini bekler sabırla...
Kış örtüdür kendine...
Sabrına bir çentik...
Baharı bekler çiçeğine kavuşacaktır...
Bir kuş konar üzerine...
Haber verir baharın geldiğine...
İçi içene sığmaz bekler dal...
Çiçeğinin açmasını...
ya nisan ya da mayıs ayında...
Belki... "Belki gelir" yine...
Ah! Bir de bir çift gözün aşkı vardır...
Uzun zamandır beklediği bir çift göz...
Sabırla, aşkla, sevgiyle sevdiği o bir çift gözü bekler...
Aylardır belki de yıllardır biriktirdiği özlemleri yüklemiştir kendine...
Bir "an" da olsa sevdiği gözlerin bakışlarını görebilmektir arzusu...
Sadece bir "an" da olsa gülen, güldüren, huzur veren
kucaklayan o bakışları...
Damlalarını özgür bırakan... Islanan, ıslatan...
O bir çift gözü bekler ...
Belki... Belki bir gün gelir umuduyla...
Bir de parmakların aşkı vardır...
Başka bir elde ki parmakları sever...
Aynı seven, aynı okşayan...
Kalemi aynı tutup, okunan romanın sayfalarını aynı çeviren...
İki ayrı elde olup... Dokunuşlarında dillendirdiği aşkı...
Kenetlenip bir ömürde hep beraber olmak için...
Bekler... Bekler...
Bir gün belki de kavuşacaklar....
Bekleyip de... "sonsuzluğa(...) " diye yazacaklar...
Tabloya resimlerini beraber çizecekler...
Beraber şiirler dökecekler beyaz sayfalara...
Bekler "belki bir gün gelir umuduyla" ...
Dilden dile dolaşan bir kalbin aşkı vardır bir de...
Suskun kalır bazen... Coşar akar, damlaları arasıra...
İçinde gezinen kan değildir oysa...
Gereklidir nefes alabilmesi için...
Hüzün ve sevinç de...
Kavuşacakları günü bekler karanlığın içinde...
Oysa ki bilir aydınlığa çıktığında yaşayamaz ölür...
Ama yine de bekler sevdiği kalbi...
Belki ... Belki "bir gün gelir" diye....
Yok olmayı bilir misiniz peki?
Yok - olmak... Yok - etmek...
Ama şimdi yazık değil mi bütün bu aşklara?
Nasıl yok olmalarına izin verebilirsiniz?
Nankörlük değil midir bu?
Sevmelere, istemelere, beklemelere
Beklerken geçen zamana...
Eğer illa da "yok olacaksa bir şeyler"... "Ben" yok olurum...
Taki yaşamak istediğim yürekte doğana kadar...
ve o yürekten silininceye kadar...
Bilir misiniz dağ başında açan uçurum çiçeğini?
Uçurum çiçeği bilir oysa, açsa görünmeyecek yine de..
Sevilmeyecektir doyasıya...
Koklanmayacaktır hiç... Belki de...
Yok olmayı bilir misiniz peki?
Yok - olmak... Yok - etmek...
Ama şimdi yazık değil mi bütün bu aşklara?
Nasıl yok olmalarına izin verebilirsiniz?
Nankörlük değil midir bu?
Sevmelere, istemelere, beklemelere
Beklerken geçen zamana...
Eğer illa da "yok olacaksa bir şeyler"... "Ben" yok olurum...
Evet şiirlerimi MAIN-BOARD - Müzikli Şiirler bölümünde sizinle paylaşmayı tecih ediyorum...
İtiraf etmeliyim ki; sevgili Levis-501 çok güzel hazırlamış bu siteyi...
Hele ki bu bölüm bir bütünlük arzediyor...
Görsellik edebiyat, ve şiirler daha mükemmel oluyor...
Şiirler müzikle birleşir, resimlerle nefes alır ve iki ayak üstünde durmayı daha güzel başarır bana göre...
Şiir müziksiz yarım, resimsiz eksiktir...
Görsel bir şölendir aslında hele her adımı kendi emeğin ve kendi çalışman olunca...
Ben bu sayfayı hazırlamak için oldukça uzun bir süre uygun resimleri seçmek için harcadım...
Fon müziğinide hangisinin şiirin ruhunu daha iyi yansıtacak diye defalarca fonlarda okurum paylaşıma sunacağım şiiri ve de yazılarımı...
Beğendiğim şair ve yazarların eserleri içinde aynı özveriyi gösteriyorum...
Sizlere ve Levis 501 ' e bir kere daha teşekkür etmek isterim...
Güzellikler, şiir, edebiyat ve sanat adına...
şiir çok güzel. derin duyguların dizeleri harika olmuş. yazan yüreği kutluyorum. aynı güzellikte eşlik eden müzikle birlikte bir başka güzel. şiiri müzik eşliğinde okuduktan sonra, gözlerimi kapatıp müziği dinlerken dalıp gitmek bir başka tad bırakıyor. bütün bu güzellikleri duyumsamama neden olan değerli şair Vildan Uyar hanımefendiye teşekkürlerimi, sağlık ve mutluluk dileklerimle birlikte yolluyorum. saygılarımı sunuyorum.
Aslında her okuyan gözlerde, her dokunup hisseden parmaklarda ve her seven yürekte vardır bu aşklar...
Önemli olan tekrar bulup açığa çıkarmak ve o tılsımlı havayı sadece bir an da olsa koklayabilmek ve koklarkende tebesümmü yerine koymak...
Kemal Bey değerli yorumunuz için teşekkürlerimi kabul buyurun...
Saygı ve sevgi benden size...
Yazdıklarınızı çok beğeniyorum... şiirleriniz hem hissediliyor hemde düşündürüyor en güzeli de içtenliği...
özenle hazırladığınız belli ..ki müzikle iyi uyum içinde her zaman..
yazan yüreğinize emeklerinize sağlık...