Atardamar Anevrizması

Son güncelleme: 08.11.2009 01:00
  • Atardamar Anevrizması -Atardamar Anevrizması Nedir - Atardamar Anevrizması Tedavisi

    Atardamar Anevrizmaları

    Anevrizma Nedir, atardamar duvarının zayıflamış yerlerinden genişleyerek balonlaşmasıdır.

    Anevrizma Nedenleri

    Anevrizmalar doğumsal ya da sonradan edinilmiş olabilir. Doğumsal olanlar daha çok beyin damarlarında ortaya çıkar ve böbreklerde çok sayıda kist bulunması (polikist), aort yayı darlığı gibi başka doğumsal bozukluklar ile birlikte görülür.

    Edinilmiş anevrizmalar farklı neden lerden kaynaklanır:
    • Travmaya bağlı anevrizmalar. Atar damarı yırtmayan, ama bir noktada ge nişletecek kadar kuvvetli darbeler sonu cu ortaya çıkar.
    • Enfeksiyona bağlı anevrizmalar.
    Anevrizmaya en sık yol açan enfeksi yon hastalığı frengidir. Frengiye bağlı anevrizmalar genellikle aortun çıkan dalında ve aort yayında oluşur. Bu en feksiyon öteki atardamarlarda da anevrizmaya yol açabilir. Hastalığın etkeni olan spiroketler, atardamar duvarının iç katmanına yerleşerek enfeksiyonu baş latır. Daha sonra spiroketler atardamar duvarının orta katmanına ulaşarak da mara esnekliğini kazandıran yapılan yı kıma uğratır.
    • Damar sertliğine (arteriyoskleroz) bağlı anevrizmalar. 50 yaş üzerinde-kilerde daha çok aortun karın bölü münde ve böğür atardamarlarında gö rülür.

    Atardamar Anevrizması Oluşumu

    Anevrizma oluşumu için ilk koşul atar damar duvarının bir noktada zayıflamasıdır. Her kalp atımında bu noktaya yüksek basınçla çarpan kan giderek da mar duvarını dışa doğru genişleterek anevrizmaya yol açar. Anevrizma da mar dışı direncin az olduğu yönlerde gelişir. Örneğin karın aortu anevrizmaları sert bir engel oluşturan omurganın bulunduğu arkaya doğru değil, itilebile cek yumuşak ve hareketli organların bu lunduğu öne doğru büyür. Öte yandan kemiklerde aşınmaya yol açan anevriz ma olguları da bilinmektedir. Omurga ya dayanmış karın aortu anevrizmalarında ve göğüs kemiğine komşu aort ya yı anevrizmalarında söz konusu kemik aşınmalarına rastlanır.

    Anevrizma Çeşitleri

    Cerrahi açıdan iki tip anevrizma vardır: Kese ve mekik biçiminde anevrizmalar. Kese biçiminde anevrizmalarda atarda mar duvarının yalnız bir yanı genişler. Oluşan kese atardamar iç boşluğuna dar bir boğazla bağlıdır. Mekik biçimindeki anevrizmalarda ise atardamar duvarı her yöne doğru genişler.

    Anevrizma Belirtileri

    Küçük boyutlarda kalıp çevre organla ra baskı yapmayan anevrizma genellik le belirti vermez. Büyüdükçe ilk belir tiler ortaya çıkar. Göğüsteki anevriz malar nefes darlığı, yineleyen akut bronşit ve atelektaziye (akciğer sönme si) yol açar. Akciğerlerden kaynaklanan belirtilerin nedeni anevrizma bas kısıyla solunumun yetersiz kalması ve atelektazide olduğu gibi bütünüyle dur masıdır.
    Bu belirtilere ek olarak, sırta vuran göğüs ağrısı ve yemek borusun
    a baskı sonucu yutmanın güçleştiği görülür. Gırtlak sinirlerinin baskı altında kalma sı nedeniyle ses kısıklığı ortaya çıkabi lir.
    Karın aortu anevrizmalannda ritmik biçimde nabız veren şişlik gözle görüle bilir. Hasta ayrıca halsizlik, karın ağrısı ve sindirim bozukluklarından şikâyet eder. Bu arada bacaklarda dolaşım yetmezliğine bağlı belirtiler de ortaya çıka bilir.

    Anevrizma Tanısı

    Karın aortu anevrizmalarında şişliğin ele gelecek boyutlara ulaşması kesin tanıyı koymayı büyük ölçüde kolaylaştınr. Sert ve belirgin olan bu şişliğin en tipik özelliği kalp atımlarıyla eşzamanlı nabız vermesidir. Anevrizma kütlesi kendine yumuşak dokularda yol açarak genişler.

    Şişlik stetoskop ile dinlendiğinde kalp atımıyla kanın anevrizma boşluğundaki hareketine bağlı üfürüm duyu lur. Kesin tam ise arteriyografi sonucu na göre konur. Arteriyografi damar içi ne sonda ile verilen kontrast madde sayesinde damarlan görünür kılan radyo lojik bir yöntemdir.

    Göğüs aortu anevrizmalarında kesin tam radyolojik incelemeye bağlıdır. Standart radyolojik incelemede mediyasten (akciğerler arasındaki bölge) gölgesi artmış, kalp gölgesi üst bölüm de genişlemiştir. Bu görüntü anevriz manın yol açtığı genişlemeden kaynak lanır.

    Bu aşamada anevrizma tanısı he men hemen kesin olsa da anjiyokardiyografi sonucunda bütün kuşkular gide rilir. X ışınlarını geçirmeyen bir sıvının damar içine verilmesinden sonra dola şım sisteminde izlediği yol art arda çekilen filmlerle saptanır. Bu madde dol durduğu anevrizmayı açıkça görülür hale getirir.
    Anjiyokardiyografi yalnız kesin ta nıyı değil, uygulanacak cerrahi girişim tekniğinin seçiminde gerekli bilgileri de sağlar. Bu yöntemle anevrizmanın yeri, tipi ve büyüklüğü açık biçimde ortaya çıkar.

    Anevrizma Tedavisi

    Kesin tedavi yöntemi cerrahidir. Hasta bütün fiziksel zorlanmalardan uzak sa kin bir yaşam sürmelidir. Bu önleme karşın anevrizmanın büyümesi ve önemli belirtilerin ortaya çıkması cerra hi girişimi zorunlu kılar. Anevrizmanın en korkulan komplikasyonu olan yırtıl ma ortaya çıkmadan tedavinin yapılma sı büyük önem taşır.

    Anevrizmanın yırtılacağı önceden bilinebilir mi? Ön belirtileri nelerdir?

    Birçok olguda hasta anevrizması olduğunu bilmez ve bunun yırtılacağına ilişkin hiçbir belirti görülmez.
    Genellikle yırtılma öncesi "çatlama" oluşur ve kan aort duvarı katlan arasına yayılır. Hasta birden başlayan geçici ya da sürekli bir ağrı du yar. Ağrı daha çok karında ya da sırttadır. Yırtılma öncesi belirtiler birkaç saat ya da birkaç gün sürebilir. Karın zan (periton) yırtılması, kısa sürede ölümle sonuçlanan iç kanamaya yol açar. Karın zan arka sına doğru anevrizma yırtılmalarında karın zannın koruyucu etkisiyle yaşam süresi birkaç saat daha uzar. Her iki durumda da hasta kanama şokuna girer: Deri solgunlaşır, terleme karın duvarında kasılmalar, karın ve sırt ağrıları görülür.
#08.11.2009 01:00 0 0 0