Aktif taşıma nedir?,Aktif taşıma hakkında bilgi

Son güncelleme: 05.12.2009 23:56
  • Aktif taşıma
    Hücreler canlı organizmalardır. Canlılıklarını sürdürebilmek için çeşitli maddelere ihtiyaç duyarlar. Bu maddeleri çevrelerinden alıp kullanırlar. Kullanım sırasında oluşan atık maddeleri de hücreden dışarıya atarlar. Tüm hücrelerde hücreyi çepeçevre saran Akışkan-Mozaik Zar yapısındaki hücre duvarı bulunur. Bu zar canlı bir yapı olduğu için seçici geçirgendir ve ancak belirli maddelerin geçişine izin verir. Küçük moleküller hücre zarındaki porlardan geçerken enerji harcanmaz. Çünkü moleküller kendiliğinden geçer. Ancak büyük moleküllerin hücreye alınması ve atılması sırasında ATP enerjisi harcanır.
    Eğer moleküllerin hücreye alınması sırasında enerji harcanmıyorsa buna Pasif taşıma enerji harcanıyor ve kofullar kullanılıyorsa Aktif Taşıma adını alır.
    Aktif taşıma az yoğun ortamdan çok yoğun ortama büyük moleküllerin geçişi sırasında enerji harcanması olayına verilen isimdir. Hücre zarının üzerindeki porlardan geçemeyecek büyüklükteki moleküller enzimler yardımıyla alınır.
    Aktif Taşıma 2 çeşittir.
    • Büyük moleküllerin hücre içine alınmasını sağlayan Endositoz
    • Hücre içerisindeki büyük moleküllerin atılmasını sağlayan Ekzositoz
    Endositoz
    Endositoz hücre zarından difüzyonla veya aktif taşımayla geçemeyecek büyüklükteki moleküllerin hücre içine alınış yöntemidir. Madde hücreye alınırken aktif taşımada olduğu gibi enerji harcanır. İki çeşit endositozdan bahsetmek mümkündür:
    1.Fagositoz: Katı moleküllerin alınması.Bu olay sırasında alıncak molekül hücre zarına temas ettiğinde ilk olarak yalancı ayaklarla (pseudopodia) etrafı sarılır.
    2.Pinositoz: Sıvı veya sıvıda çözülmüş moleküllerin alınması. Sıvı maddeler yalancı ayaklarla sarılamadığı için bu yöntemle hücre içine alınmaz. Bunun yerine hücre zarında minik cepler oluşturularak alınır. Hormonların hücre içine alınmasında da bu yöntem büyük ölçüde kullanılır.
    Bitki hücrelerinde çeperin hareketi engellemesi sonucu endositoz yapılamaz.
    Fagositoz
    Fagositoz sözlük manasıyla ¨Hücre yemesi¨demektir. (Eski Yunanca Phago- yemek (fiil) sito hücre demektir.) Hayvansal hücrelerin katı besin maddelerini vezikül oluşturacak biçimde sitoplazmalarına almaları. Fagositoz hayvansal hücrelerin kendilerine gerekli maddeleri almalarında en önemli yollardan birisidir.
    Örneğin alkol kullanan birisi alkolü almadan önce biraz zeytin yağı içerse daha geç sarhoş olur çünkü zeytinyağı büyük moleküllü olduğu için ve zeytinyağını önce aldığımız için hücreye ilk ulaşan zeytinyağıdır bunun sonucundada onun hücreden geçmesi zor olduğundan alkolde geçemez ve kişi daha geç sarhoş olur.
    1-Büyük parçacıkların (besinlerin veya yok edilecek olan yabancı maddelerin) yalancı ayaklar yardımıyla hücre içerisine alınması.
    2-Bir maddenin hücre içine alınması işlemidir. Sırasıyla;hücreye tutunma hücre içine alınma fagozom oluşumu ve sindirim kademelerinden oluşur.
    3-Hücre zarından geçemeyen büyük katı moleküllerin yalancı ayaklarla hücre içine alınmasıdır.
    Pinositoz
    Pinositoz (Eski Yunanca pino içmek sito hücre demektir.) hayvansal hücrelerin sıvı haldeki maddeleri vezikül oluşturarak sitoplazmalarına almalarına verilen isim. Hücre zarının içeri doğru çökmesi ile oluşan küçük cepler daha sonra zarın kapanması ile içi sıvı dolu pinositotik vakuollere dönüşür. Bu yolla hücre iyonları ve küçük molekülleri sıvı ile birlikte bünyesine alır.
    Ekzositoz
    Ekzositoz Endositoz ile birlikte Aktif taşımayı oluşturur. Hücre içindeki büyük moleküllerin hücre dışına atılmasını sağlayan taşıma şeklidir. Hücre içindeki moleküllerin sindirlemeyen atıkları koful içinde hücre zarına getirilip koful zarı ve hücre zarının birleşmesi yoluyla atılır. Koful zarı birleşim yerinden açılarak atık maddeleri dışarı atar. Enerji harcanması kofulların kullanılması ve enzimlerin kullanılması nedeniyle aktif taşımaya dahil edilir.
    Diyaliz
    Böbrekler insanlarda genellikle iki adet olup arkada bel omurlarının yanında her iki taraftadır.Boyu yaklaşık 12 cmeni 6cm kalınlığı3cmağırlığı 150gr civarındadır.Böbreğin temel görevi idrar oluşturmaktadır.
    Böbrek kalp tarafından pompalanan kanı alarak glomerüllerden geçirir ve idrar oluşturur. Böbrek idrar yapımı sayesinde; alınan gıdaların sindirilmesi sırasında açığa çıkan zehirli maddelerin ve fazla suyun uzaklaştırmasını sağlar.Böbrekler ayrıca renin hormonu sayesinde kan basıncının kontrolünde eritropoetin hormonu sayesinde kan hücrelerinin üretiminde ve kalsiyum fosfor dengesini düzenleyerek kemik metabolizmasında etkilidir. Böbrek fonksiyonlarının % 80 - 90'nı kaybetmiş olan hastalarda diyaliz tedavisine başlanmalıdır

    Diyaliz Tedavisi İki Şekilde Uygulanır.

    Hemodiyaliz: Hasta kanının damardan alınarak özel makineler kullanılarak temizlenip tekrar hastaya verilmesi sistemidir. Hastanın ihtiyacına göre bir veya üç defa uygulanır.
    Periton Diyalizi: Hastanın karın boşluğuna verilen sıvıya atık maddelerin geçmesi ve daha sonra bu sıvının boşaltılması esasına dayanır. Bu işlem için makineye ihtiyaç yoktur.

    Diyaliz Tedavisi Gereken Hastalar
    - Böbrek fonksiyonlarının % 80 - 90'nı kaybetmiş hastalarda
    - Böbrek yetmezliğine bağlı tedavisi önlenemeyen kusma
    - Tedaviye cevapsız sıvı fazlalığı
    - Böbrek yetmezliğine bağlı kanama eğilimi
    - Böbrek yetmezliğine bağlı bilinç bulanağı
    - Böbrek yetmezliğine bağlı perikardit
    Hemodiyaliz uygulamadan önce bir hazırlık aşaması vardır. Hasta kanını alıp makineye vermek için büyük bir damar yolu gereklidir. Bu amaçla hastanın atardamarı ve toplardamarı cerrahi olarak birleştirilir. Buna Arterio-Venöz Fistül denir. Ancak acil şartlarda diyaliz uygulanacaksa damar içi kateterizasyon uygulanır
    Böbrek Yetmezliğinde Belirtiler
    Böbrek yetmezliğinde yakınmalar genellikle böbrek fonksiyonun % 80 - 90 nı kaybettiğinde ortaya çıkar.

    İdrar Miktarı Sıklığı Miktarı ve Görünümü:
    Sağlıklı insanlarda günlük 05 lt. idrar yeterlidir. Ancak su tüketimine bağlı olarak 15lt ile 25 lt arasında değişebilir. Su tüketimi artıkça idrar miktarı ve idrar çıkma sayısı artar. Gece uyurken nadiren idrara çıkılır. Yine sıvı alınımına bağlı olarak değişebilir. Ancak daha önce olmadığı halde aniden fazla idrara çıkma gece idrara çıkma başladıysa böbreğin idrarı yoğunlaşmasından bir sorun olabilir. İdrarın renginde vücuduna alınan sıvı miktarına bağlı olarak açıklaşır veya koyulaşır.
    İdrarda kan görülmesi böbrek hastalığına işaret eder.Sık idrara çıkma ve ağrı beraberse idrar yolunda iltihap düşünülür.

    - Vücutta şişlik
    Ödemin varlığı böbrek hastalığını işareti olabilir. Ödemin önce göz etrafında başlar.
    Yüzde karın bölgesi bacaklar ve uyluk bölgesinde gözlenebilir.
    - Ağrı
    Böğür ağrısı karın yada kasık ağrısı olması idrar yolu iltihabına veya böbrek taşına işaret edebilir.
    - Diğer
    Halsizlik bulantı kusma kilo kaybı nefes darlığı kaşıntı

    Böbrek Yetmezliğinde Tanı
    - İdrar testi: Kan protein şeker tespit edilebilir.
    - İdrar kültürü : İdrar yolu iltihabının tespitinde önemlidir.
    24 saatlik idrarda protein kaybı tespit edilebilir.
    Kan testleri : Üre kreatinin sodyum potasyum kalsiyum fosfor düzeyleri tanı açısından önemlidir.
    USG(Ultrasaund): Böbrekler idrar yolları idrar torbası görüntülenebilir.
    IVP(intra-venöz pyelografi) : Damardan boyalı ilaç verilerek böbrek idrar yollarının görüntülemesi sağlanır.
    Böbrek Biyopsisi : Böbrekten parça alınarak incelemesi esasına dayalı.

    Böbrek Yetmezliğine Tedavi
    - Böbrek yetmezliğinde kansızlık tedavisi: Böbrek yetmezliğinde kansızlığın en önemli nedeni böbreklerden salgılanan ve kan yapımını sağlayan eritropoetin denilen hormonun yetersizliğidir. Bu hormon hastalara cilt altına iğne ile uygulanır.
    - Böbrek yetmezliğinde demir tedavisi :böbrek hastalarında kan kaybı ve kırmızı kan hücrelerin artması ile besinlerle gerekli demirin alınmaması sonuçunda demir eksikliği gelişir. Bu hastalarda ağızdan veya damar yoluyla uygulanır.
    Börek yetmezliğinde kemik hastalığı tedavisi: Kan fosfor düzeyin yükselmesinin önlenmek için kalsiyum tuzları kullanılır. (Kalsiyum Karbonat ve Kalsiyum Asetat) Kan kalsiyum düzeyin yükseltilmesi D vitamini takviyesi

    Böbrek Yetmezliğinde Hipertansiyon Tedavisi
    - Tuz kısıtlaması
    - Diyalize giren hastalarda su fazlalığının ortadan kaldırılması kuru ağırlık dengesi
    - Diüretikler
    - AT-2 enzim inhibitörleri
    - Kalsiyum kanal blokerleri
    - Beta blokerler
    - Alfa blokerler

    Böbrek Yetmezliğinde Beslenme:
    Böbrek yetmezliğinde böbrekten fosfor potasyum ve üre atılamadığı için kan seviyeleri yükselir. Bu yüzden fosfor potasyum ve protein bakımından zengin besinlerden kaçınılmalıdır.
    Süt yoğurt dondurmapeynir yumurta sarısı kuruyemiş kuru baklagiller kolalı içecekler sakatat et balık fosfor ve proteinden zengindir. Meyveler (muz kayısı kavun incir)sebzeler (pancar lahana domates ıspanak vs.) potasyumdan zengin gıdalardır.
    Böbrek Yetmezliğinden Korunma Yolları:
    -Şeker hastalığında kan şeker düzeyinin kontrolü
    -Hipertansiyonda kan basıncı kontrolü
    -Enfeksiyonlar(çocuklarda boğaz enfeksiyonu akut romatizmal ateş hastalığı)
    -Böbrek fonksiyonunu bozabilen ilaç kullanımı
    -Böbrek yetmezliği geliştikten sonra enfeksiyonların kontrolü
#05.12.2009 23:56 0 0 0