Call od Duty Modern Warfare 2

Son güncelleme: 12.02.2012 11:14
  • CALL OF DUTY MODERN WARFARE 2



    noimage


    Yeni Rusya için, yenilmeyeceğiz!


    Buralar sadece taş ve kurak topraklarla kaplı ovalardan ibaret. Tozlu postallarımla adım atarken, ardından oluşan ayak izlerimi takip ediyorum. Nereye gideceğimden emin değilim, ama en azından ayak izlerim nereye gideceğimi diğer insanlara tarif edebilir. Hafif esen rüzgârın şiddet artırıp izleri silmesini ve etrafı tozla kaplama ihtimalini saymazsak. Burada olmak ister miydim diye bir kez daha soruyorum kendime. Fakat tepemdeki güneş, ısrarla beni engellemeye, giderek kuruyan boğazım ise, beynimdeki her bir hücrenin susuzluğuma yoğunlaşmasına sebebiyet veriyor. Bilmiyorum

    29 Ekim 2003'te ilk Call of Duty oyunu piyasaya sürülmüştü. 30 Ekim tarihinde ise Activision, Infinity Ward'un %70'ini satın aldığını duyurmuş ve yayıncı firmanın desteğiyle birlikte çok daha iyi işlere imza atılacağının temennisinde bulunulmuştu. Michael Giacchino'nun müzikleriyle destansı bir hâl alan yapım, Rusya'nın soğuk topraklarından Almanya'nın kalbine kadar uzanan heyecanlı mücadeleleri monitörlerimize taşımıştı. Peşi sıra gelen WW2 oyunlarının ardından 10 Kasım 2007 tarihinde çıkan Modern Warfare ise, seride yeni bir sayfa açmış ve CoD isminin hiç olmadığı kadar popüler olmasını sağlamıştı. İlk oyundan beridir bitmek bilmeyen heyecanlı çatışmalar, farklı cepheler ve olayların farklı insanların gözüyle oyunculara aktarılması, bir film izlermişçesine bizi Modern Warfare 2'ye kadar sürükledi.

    noimage

    Makarov: Aslında Amerika, en baştan beri dünyanın hâkimi olmak istiyordu. İkinci Dünya Savaşı'ndaki rolü bunun en büyük örneğiydi. Düşünsenize, dünyada ilk kez nükleer bomba kullanan ülke, hem de iki kez... Zakhaev ölmüş olabilir, ama taşıdığı duyguları hepimiz taşıyoruz. Artık yeter. Kendimizi gösterme vakti geldi, hem de en acımasız şekilde. Washington hakkında ne düşünüyorsunuz? En güvenli yer, özgürlüğün kaynağı veya temiz caddeler mi? Düşündüklerinizi unutsanız iyi olur, çünkü yakında ihtiyacınız olmayacak...

    Modern Warfare 2, ilk oyunun finalinin 5 yıl sonrasında gelişen olayları konu alıyor. Bu kez sahnede Makarov var. Öldürülen Zakhaev'in yerini alan Makarov, aslında Avrupa'da çeşitli terör saldırıları düzenleyerek ismini duyurmuş bir kişi. Rusya, artık aşırı milliyetçilerin kontrolü altındadır ve baştaki isim de Makarov'dur. Yıllar önce öldürülen Zakhaev, unutulmaz ve şehit olarak gösterilir. Bu konu hakkında halk da kışkırtılır ve Makarov'un gücü giderek artar. Böylece olaylar, Amerika'nın Ruslar tarafından işgal edilmesine kadar uzar. Fakat şu bir gerçektir ki Makarov'un tek destekçileri Rus halkı değildir.

    Yapıma adım atar atmaz bir uyarı ibaresiyle karşılaşıyoruz. Oynamaktan rahatsız olabileceğimiz bölümlere dair uyarı alıp-almama istediğimiz soruluyor. Bu aşamayı geçtikten sonra artık modern savaş sanatına adım atıyoruz. Makarov'un takımına sızmış bir CIA ajanı, onu takip eden Amerikan ve İngiliz birlikleri, oyun boyunca gezeceğimiz Rio de Janeiro, Washington, Kazakistan, Afganistan ve Moskova gibi mekânlar, Modern Warfare 2'nin hikâye kurgusunun ne kadar muhteşem olduğunun küçük bir göstergesi. Amerikan donanmasına mensup General Shepherdın verdiği ilk direktifle yola koyuluyoruz, fakat aslında her şeyin göründüğü gibi olmadığını anlamak uzun sürmüyor. Tüm detaylar, siz senaryo modunu oynamaya başlayınca birer birer önünüze seriliyor. Kısa, ama keyifli bir eğitim bölümünün ardından aksiyon hemen başlıyor ve oyun sonuna kadar hiç bitmiyor...

    noimage


    Soap Mac Davis: Uçsuz bucaksız bir okyanusta, etrafı fırtınayla çevrili bir gemi... Açıkçası Rusların bu kadar ileri gidebileceğini düşünmemiştim. Doğrusunu söylemek gerekirse, böyle bir görevde yer alacağımı da tahmin edemezdim. Sümüklü bir acemiydim ben, ne kadar iyi olabilirdim ki? Kaldı ki operasyon finaline doğru ciddi şekilde afallamıştım, finalinde ise okyanusu boyluyorum. Fakat bu iki hatayı da düzeltmek için yanımda Price vardı. Captain Price...

    Sanırım yeni bir askere güvenmek için Price gibi olmak gerekiyordu. Price olamazdım, ama "onun gibi" olabilirdim belki. Şimdi benim de emrim altında adamlarım var. Onun bana neden güvendiğini, şimdi anlayabiliyorum.

    4 numaralı yapım, her yönüyle kaliteli bir oyundu. Fakat söylemeliyim ki Modern Warfare 2'yi daha fazla merak ediyordum. Zira bunun sonucu olarak oyunum gelir gelmez, 6 saat gibi bir sürede tek kişilik senaryoyu bitirdim ve hemen ardından çoklu oyuncu modlarına adım attım. Tabii ki bu sıradaki şaşkınlığım ve beynimdeki soru işaretleri henüz bitmemişti. Modern Warfare 2, kesinlikle bir kez bitirilip bir kenara atılacak bir oyun değil. Kaliteli bir film izlediğinizi düşünün. Beğendiğiniz için normal olarak tekrar tekrar izlemek isteyeceksinizdir. Modern Warfare 2, bir film değil, ancak Hollywood filmlerine benzer sahneler ve onları aratmayacak düzeydeki hikâye kurgusuyla oyuncuları etkilemeyi başarabiliyor.


    noimage


    Dengeler değişiyor, hem de en acımasız şekilde
    Yapımda İngiliz ve Amerikan birliklerine mensup askerleri kontrol ediyoruz. Bunların arasında, Soap MacTavish ve Ghost da var. Her birinin gözünden farklı cepheleri, ama aynı heyecanı yaşıyoruz. Bu birliklere takviye olarak Rus kuvvetlerini de dahil edelim. Süper güç olarak tabir edilen Amerikanın bir oyunda bu denli zor durumda bırakıldığını hatırlamıyorum. Rusyanın Amerikayı işgal etmesinin ardından Washingtona adım atması ve bölgeye gönderilen takviye kuvvetlerle başlatılan savaş, inanılmaz duygular yaşamama sebebiyet verdi. Yoğun patlamalar sonucunda karanlık gökyüzünün kızıla bürünmesi, bulutlara ulaşmak için çabalayan kurşunlar, paraşütlerle atlayış yapan askerler, yıkık binalar ve dahası öyle bir tasvir edilmiş ki, Infinity Wardu ayakta alkışlıyorum.

    Bu esnada farklı birliklerin yürüttüğü Kazakistan ve Rio De Jenario operasyonları da savaşın etkilerinin tüm dünyada yaşandığını bir kanıtı. Kendinizi kimi zaman helikopter üzerinde, kimi zaman Hummer kullanırken, kimi zaman ise bir bot aracılığıyla takip sahnesinde buluyorsunuz. Her taraftan yağan kurşunlar, vurulan askerlerin çığlıkları ve şiddetli patlamalar, sizin bir an olsun bile duraksamanıza izin vermiyor. Çaresiz kaldığınızda kaçmayı, kaçabilmek için doğru yolu bulmak zorundasınız. Oyunun animasyon motoru sayesinde tüm bu atraksiyonlar, kaliteli bir şekilde gözler önüne serilmiş.







    Infinity Ward, MW2 piyasaya sürülmeden önce oyuna ait bir çizgi roman serisinin hazırlanacağını ve bu serideki başkahramanın Ghost olacağını belirtmişti. Ghost, Modern Warfare 2de karizması ve çevikliğiyle dikkat çekiyor. Sessiz kahraman olarak anılan bu savaşçı, yüzünde kuru kafa motifli bir maske taşıyor. Ayrıca Task Force 141 ekibine mensup. Gösterdiği gelişim sonucunda kısa sürede MacTavishin sağ kolu pozisyonuna geliyor. Makarovun planlarının açığa çıkarılması için yürütülen operasyonlarda, Ghost ile hareket ediyoruz.

    noimage


    Çok özel bir ekip

    World at War ile oyunculara sunulan Nazi Zombie modu büyük bir ilgiyle karşılaşınca, yapımcılar yeni harita paketleri için harekete geçmişti. Piyasaya sürülen her bir paket milyonlar satmış, Treyarch'ın yüzünü güldürmüştü. Bu ilginin sonucu olarak benzer ekstra bir oyun modunun da yeni Call of Duty oyununda olabileceği düşünülüyordu. Special Ops, şu anda bahsettiklerimizle bire bir alakalı tek konu. Special Ops, iki oyuncunun farklı bilgisayarlar aracılığıyla MW2'yi co-op oynayabilmesini sağlıyor. Bu mod için ayrıca yeni bölümler ve tek kişilik senaryoda yer alan bölümlerin bir kısmı kullanılmış. Kimi zaman seri hareket etmeli, kimi zaman çok sessiz olmalı, kimi zaman ise sivillere dikkat ederek sadece düşmana odaklı hareket etmeliyiz. Yapacağımız her bir hata, hemen akabininde akın akın üzerimize gelen düşman faktörünü tetikliyor.



    noimage



    İki arkadaş aynı anda bu mücadeleleri yaşarken oldukça eğlenceli vakitler geçirmeniz olası. Hele bir de sesli iletişim kurmuşsanız, alacağınız zevk daha da artacaktır. Hemen şunu da belirtelim, Special Ops modunu isterseniz tek başınıza da oynayabiliyorsunuz. Fakat yapımcıların dediği gibi bu mod, iki kişi aynı anda oynanınca hem daha kolay, hem de daha zevkli. Bu modda oynayabileceğimiz görevlerin bir kısmı açık, bir kısmı ise belirli bir puan karşılığında açılıyor. Tamamladığınız her görev, zorluk seviyesi ve bitirme zamanınıza göre size yıldızlar kazandırıyor. Bu yıldızlar sayesinde de yeni görevleri oynayabiliyorsunuz.



    Oyunda yer alan Multiplayer modlar:

    Team Deathmatch - Free for All - Domination - Search and Destroy - Capture the Flag - 3rd Person Teams - Demolition - Ground War (Team Deathmatch ve Domination'ın birleşimi) - Sabotaege - Heartquartes Pro - 3rd Person Cage Match - Hardcore Team Deathmatch (Takım arkadaşınızı vurmak yasak ve öldüğünüz takdirde, yeniden başlamak için herkesin ölmesini beklemeniz gerekiyor) - Hardcore Ricochet: SD (Takım arkadaşını vurmak yasak ve öldüğünüz takdirde, yeniden başlamak için herkesin ölesini beklemeniz gerekiyor). Çoklu oyuncu modlarının hepsi, ilk etapta oynanabilir konumda değil. Hepsini oynayabilmek için öncelikle gelişim göstermeniz gerekli.

    Tansiyon giderek yükseliyor

    İlk Modern Warfare, özellikle Perk sistemiyle dikkat çekmiş ve büyük ilgi görmüştü. Modern Warfare 2, bu temelin üzerine yeni geliştirmeler ekleyerek daha da iyi bir online deneyim vadediyor. Bilindiği üzere Infinity Ward'un Dedicated Server uygulamasını kaldırmasının üzerine, PC oyuncuları tarafından bir takım tepkiler doğmuştu. Buna IW.net ile cevap vermek isteyen yapımcı firma, oyunun Steam aracılığıyla sağlıklı bir şekilde oynanabilmesine olanak sağlamış. Üstelik bağlantı hızında da bir sorunla karşılaşmıyorsunuz. Haritaya adım atar atmaz macera başlıyor. İlk öldürülen kişi, ekranda "First Blood (İlk kan)" ibaresi çerçevesinde gösteriliyor. MW2'de imza sistemi bulunuyor. Level atladıkça yeni imza ve avatarlar unlock edebiliyor, böylelikle kendi kartvizitinizi hazırlıyorsunuz. Diyelim ki sizi birisi öldürdü ve tekrar haritada yerinizi aldınız. Eğer ilk olarak o kişiyi vurursanız, bu kez ekranda "Payback (intikam)" ibaresi beliriyor ve oyuncuyu bir nevi hırslandırıyor.

    noimage

    Öncelikle belirtmeliyim ki, çoklu oyuncu haritaları çok hoş tasarlanmış. Özellikle Afghan ve Rust isimli haritaları çok beğendim. Kim daha hızlı hareket ederse onun kazandığı, heyecanın bir an bile düşmediği mücadeleler söz konusu. Tabii ki buna en büyük etken olarak sizin seçeceğiniz silahlar ve perkler çok önemli. Hızlı koşmak, sessiz hareket etmek, daha hızlı mermi doldurmak, radarda görünmeden hareket etmek ve dahası ilk MW'de olduğu gibi ikinci MW'de de yer alıyor. Haliyle yenilikler de var. İlk olarak Predator uygulamasından söz edelim. Ölmeden üst üste 5 adam vurabilirseniz, bu özelliği kullanmaya hak kazanıyorsunuz. İçerisinde eklektronik bir düzeneğin yer aldığı çanta aracılığıyla, bombardıman uçağıyla iletişim kuruyor ve ekranda belirlediğiniz noktalara bomba yağdırarak düşmanlarınızın üstesinden geliyorsunuz.




    Modern Warfare'da bıçak kullanmanın etkisi büyük. Yapımcılar, bunu biraz daha üst düzeye taşımış. Yakın mesefelerde hızlı ve sessiz bir şekilde işimizi görebildiğimiz gibi, artık uzak mesfalarden de bıçak fırlatabiliyoruz. İsabet ettirebildiğiniz anda, rakibiniz öldü demektir.

    Geçtiğimiz yıllarda ortaya ilginç bir iddia atılmış ve TPS türünde bir Call of Duty oyununun geliştirildiği söylenmişti. Bu haber yalan değildi. Doğrulandı, ama oyunun iptal edilmesinin ardından. Mutlaka "acaba nasıl olurdu" sorusu oluşmuştur zihinlerde. Infinity Ward, belki bu soruyu yanıtlamak, belki de oyuna farklı bir bakış açısı katmak adına yapıma TPS çoklu oyuncu modu eklemiş. Güzel de olmuş. Fakat diğer oyun modları varken, bu moda ne denli ilgi duyulur, bunu da yakında göreceğiz.

    Quake 1'den bu yana neler değişti?

    Bir döneme damgasını vuran Quake, grafikleriyle de beğeni toplamayı bilmişti. Call of Duty serisiyle ortak olan tek noktası ise, aynı motoru kullanıyor olmaları. Infinity Ward, Modern Warfare 2'de de aynı motoru kullanmış. Aynı derken, tabii ki bir takım düzenleme ve geliştirmelere gidilmiş. Daha iyi karakter ve silah modellemeleri, fizikler ve ışık efektleriyle birlikte MW2, ortalamanın üzerinde bir görselliğe sahip. Karlarla kaplı bölümlerdeki kar tortuları, ayak izleri, kar üzerine sıçrayan kanın belirginliği, gece bölümlerindeki ışık-gölge efektleri,patlamalar esnasında oluşan toz bulutları ve neslerin etrafa saçılması gibi detaylar gayet iyi.

    Bir diğer iyi yön ise, karakter animasyonları. IW, her yeni oyunda animasyon sistemini biraz daha geliştiriyor. Ortaya çıkan tablo görülmeye değer. Objelere yaklaştıkça farkedilen kaplamalardaki düşük detay seviyesi, grafikler için "olmazsa olmaz" diyen oyuncular için üzücü bir tablo oluşturuyor. Harita tasarımlarından söz edersek, önceki yapıma göre daha büyük ve çizgisellik faktörünün daha da aza indirgenmiş olduğunu görüyoruz. Düşmana ulaşmak için birkaç farklı yolumuz var. Aynı şekilde onlar da bizi bulabiliyor. Çok iyi bir yapay zekâya sahip oldukları söylenemez, ancak dikkatsiz davrandığınızda bunu kolaylıkla cezalandırabiliyorlar. Yine CoD4'te bulunan "bitmek bilmeyen düşman faktörü" MW2'de biraz daha azaltılmış.

    noimage





    Hollywood müzikleri

    Call of Duty serisinde her özelliğin olduğu gibi ses ve müziklerin de önemi büyük olmuştur. Hans Zimmer deyince hepimizin aklına kaliteli müzikler gelir. Bugüne kadar Rain Man, The Lion King, Gladiator, Pearl Harbor, Black Hawk Down, The Dark Night, Pirates of the Caribbean, The Simpsons Movie ve dahası gibi mükemmel yapımların müziklerine imza atan kişi, bu kez stüdyoya Modern Warfare 2 için girdi. Ortaya çıkan ürünler ise gayet başarılı. Operasyonlara kattığı duygu ve heyecanı, oyunu oynayınca fark edeceksiniz. Silah, patlama ve çatışma sesleri de gayet kaliteli. İşin seslendirme boyutuna adım attığımızda ise, yine güzel bir tabloyla karşılaşıyoruz. Çünkü yapımcı ekip, bu kez de konusunda uzman kişilerle çalışmış. Seslendirme kadrosunda Kevin McKidd, Billy Murray, Craig Fairbrassi, Ken Lally (Albert Wesker) ve Multiplayer oynanışta sesini duyabileceğiniz 50 Cent gibi isimler yer alıyor.


    noimage

    Sürprizler zinciri

    Kendi görüşümü belirtirsem Modern Warfare 2, her bölümde muhteşem temposu ve akıcılığıyla oyuncuyu kendisine çekebiliyor. Fakat bunda sürekli olarak karşılaştığımız, acaba başka görecek miyiz diye sorduğumuz sürprizlerin de etkisi var. Ne olduklarını söylemeyeceğim tabii ki, fakat oyunu oynarken bir hayli şaşıracağınızı tahmin etmek zor değil. Tek kişilik senaryo modu kısa olabilir, fakat bunu oyunun geneline yaymak çok yanlış. Kaliteli co-op modu ve Multiplayer modlarıyla bir bütün olarak göstereceğimiz Modern Warfare 2, yılın en kaliteli yapımlarının arasında yer alıyor.


    [youtube]https://www.youtube.com/watch?v=http://www.youtube.com/user/infinityward?blend=2&ob=4[/youtube]

    noimage
#09.12.2009 12:47 0 0 0
  • Incoming !

    Call of Duty 2'ye ilk oyunda olduğu gibi ufak bir alıştırma bölümü ile başlıyoruz. Karşımıza konulmuş nesneleri vurup biraz ilerledikten sonra, el bombası almak üzere elimizi kasaya atıyoruz, ancak kasalardan el bombası yerine patatesler çıkıyor. Bizimle birlikte olan silah arkadaşlarımız da buna şaşırıyor ama komutanımız savaş zamanında tedbirli olup, boşa malzeme harcamamak gerekli diyor ve biz de diğer göreve geçiyoruz. Oyunda görevlerimizin yerini yine sol alt köşedeki pusulamızın yardımı ile buluyoruz. Görevler genellikle sıra tabanlı ilerliyor ancak, ana görev içinde aldığımız yan görevlerin hangisini ilk önce yapacağımız bize kalmış, bu da bir nevi serbestlik yaratmış oyunda. Call Of Duty 2'de oyun boyunca bize diğer asker arkadaşlarımız eşlik ediyor, fakat aksiyonun başlaması için bizim hareket etmemiz gerekli, oyunda önceden hazırlanan sahnelerde bu kendini iyice belli ediyor. Örneğin bir bölümde yoğun ateş altında kalıyoruz, takım arkadaşlarımız dahil herkes bombalardan ve kurşunlardan korunmak için kafalarını deve kuşu misali toprağa sokmuş durumda. Tabi biz böyle boş durmuyor ve hemen ilerlemeye başlıyoruz, üzerimize isabet eden kurşunlarla biraz hasar alıyoruz, tam üstümüzdeki baskı iyice arttığı anda, bir tank tam yanımızda duran duvarı kırıp içeri dalıyor ve etrafı düşmanlardan temizleye başlıyor. Ancak yukarıda dediğim gibi; biz hiç ilerlemesek, o tankın geleceği ve bizimde oradan kurtulacağımız yok.

    World War

    1941 ve 1945 zaman aralığını konu alan oyunda Rus, İngiliz ve Amerikan kuvvetleri ile Rusya, Mısır, Libya, Tunus ve Fransa'da çarpışıyoruz. Oyundaki çatışmalar genellikle ağır geçiyor, bizden ya bir yeri savunmamız ya da bir bölgeyi ele geçirmemiz isteniyor ki, bunlarda çok basit görevler değil. Düşmanlarımız oldukça dinamik hareket ediyor, belirledikleri stratejiye göre dizilip savunma ya da duruma göre atağa geçebiliyor. Hatta sizin attığınız bombayı aynı hızla size geri fırlatabiliyor, bombayı geri atamayacağını anlayınca ise bulundukları yerden hızla uzaklaşabiliyorlar, tabi bu da onların yapay zeka bakımından yeterince iyi olduğunu gösteriyor. Düşmanlarımızın önlerinde bulunan her şeyi siper olarak kullanıp, bize hasar vermelerinde üstlerine yok. Hele ki ağır makineli tüfekleri ellerine aldıklarında demeyin keyiflerine! Sakın yanılmayın, yapay zeka sadece elinde silah olduğunda değil elinde silah olmadığında da çok iyi iş çıkarıyor. Düşman, tabancasının dipçiği ile iki üç darbede bizi gafil avlayabiliyor. Bu durumu özellikle yakın çatışmalarda görebilirsiniz.

    noimage

    Sağlık Paketi Koymayı Unutmuşlar

    Oyunda dikkatimi bir husus çekti. İlk oyunun aksine COD2'de sağlığımız azaldığında (COD 2'de sağlık durumumuzu gösteren bir bar yok!) etrafta ilk yardım paketleri aramıyoruz. Düşman tarafından büyük hasara uğratılmışsak, ilk olarak kalp atışlarımız hızlanıyor ve gözlerimiz kanlanıyor. Buna rağmen çatışmaya devam edersek, sonumuz pek hayırlı olmuyor, ancak sağlığımızın azaldığı anda, bulunduğumuz yerde çok az bir süre beklediğimizde, kalp atışlarımız ve nefes alış verişimiz eski haline dönüyor ve aksiyona devam edebiliyoruz. Bu olayı daha önce Brothers In Arms'ta görmüştük. COD 2'de de olması gayet iyi olmuş. Kurşunlar başımızın üstünden teğet geçerken, kalkıp etrafta sağlık paketi aramak çok iyi olmasa gerek.

    Ben ve Silah Arkadaşlarım

    Yazının başında oyun boyunca bize takım arkadaşlarımızın eşlik ettiğini söylemiştim ancak bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum. İlk oyunun aksine COD 2'de takım arkadaşlarımız çok daha aktif ve bize çok daha fazla yararları var. Bir bölgeyi ele geçirmek istediğimizde çok güzel bir şekilde baskı ateşi açabiliyor, kurşunumuz bittiği anda yanımızda belirip, düşmanlarımızı yere serebiliyorlar. Düşman yapay zekası ne kadar iyiyse, takım arkadaşlarımız da o kadar iyi. Yani ortada dişe diş, kana kan bir mücadele var ki, bu da oyunu çok zevkli bir hale getiriyor. Oyunda, içinde bulunduğunuz aksiyon nedeni ile gaza gelip takım arkadaşlarınızı vurmak sizi çok üzebilir, çünkü bu noktada oyun sona erip en son save'den başlıyor. Bunun biraz sinir bozucu olduğunu söylemek gerek ancak Friendly Fire'ın açık olması oyundaki gerçekçiliği arttıran bir etmen. Yapımda kullandığımız silahlardan en beğendiğim Sniper oldu. Sniper'ı elimize aldığımızda, Shift tuşuna basıp nefesimizi tutuyor ve düşmanımızı çok güzel bir şekilde öldürüyoruz! Bu arada oyundaki save sistemi de değişmiş. ilk oyunda ve ek pakette olduğu gibi istediğimiz yerde save alamıyoruz. Onun yerine Checkpoint sistemi getirilmiş, bir bölümü tamamlandığınızda ister Resume Game diyebilir, isterseniz de Mission Select bölümünden oynamak istediğiniz yeri seçebilirsiniz.

    Alarm Alarm!

    Biraz da oyunun atmosferinden bahsedelim. Yazıda ara ara belirttiğim gibi aksiyon dur durak bilmiyor, sürekli bir çatışma halindesiniz ancak bu sizi hiç sıkmayacak şekilde hazırlanmış. Oyunun en zevkli bölümlerinden biri olan D-day'i oynadığınızda ise ne demek istediğimi çok iyi anlayacaksınız. Askerleri taşıyan deniz aracının içinde sahile doğru yol alıyorsunuz. Bir yandan komutanınız size sahile vardığınızda neler yapmanız gerektiğini anlatırken, bir yandan da sağınıza ve solunuza düşen topları görüyorsunuz ancak bunu fazla önemsemiyorsunuz. Sahile yaklaştığınız anda silah sesleri başlıyor ve daha aracın kapağı açılmadan yanınızda ve önünüzde bulunan askerler teker teker ölmeye başlıyor. Acele etmemiz gerektiğini anlıyor ve hemen dışarı çıkıyoruz ancak tam o anda yanımıza düşen bir top sayesinde olduğumuz yere yığılıyoruz ve yerde yatarken etrafımızda olan biteni izliyoruz (gerçekten dramatik bir sahne yaratmış Infinity Ward). Tam öldüğümüzü düşündüğümüz anda başka bir er gelip bizi omzuna alıyor ve güvenli bir bölgeye taşıyor. Daha sonra elimize aldığımız Sniper ile ağır makinelilerdeki düşmanları temizleyip, yukarı doğru tırmanmaya başlıyoruz.
#09.12.2009 12:51 0 0 0
  • sağolasın
#21.12.2009 15:21 0 0 0
  • cod 2 de bi sorun var en son bölüm bi boruda 3 er gidiyoz boruya ateş boru delik deşik erler ölü napacan bilemiyon o bölümü geçen varsa evap veya çözüm yazzın
#12.02.2012 11:14 0 0 0