Haydi seninle saklambaç oynayalım.
Yüreğime saklanırsan eğer,
seni bulmak zor olmaz.
Ancak kendi kabuğunun
ardına gizlenirsen,
seni bulmaya çalışmak
bir işe yaramaz
-Gerçek, bir çocuğun en içten gülüşü ya da bir sevgilinin öpüşüyle donanmış olarak seslenir bize; ama biz sevginin kapısını onun suratına çarpar ve sanki düşmanımızmış gibi davranırız.
-Dünya kuruldu kurulalı bilinir: Aşk, derinliğinin farkına, ancak ayrılık saati gelip çattığında varır.
-Siz çoksunuz, oysa ben tekim. Bana dilediğinizi söyleyin ve yapın. Dişi koyun gecenin karanlığında kurtların avı olabilir... Fakat kanı, vadinin taşlarında tan ağarıp da güneş yükselene değin duracak !
-Baskıya başkaldırmayan kişi kendine karşı adaletsizdir.
-Bana kulak ver ki, sana ses verebileyim.
-'Tek doğruyu buldum' değil, 'Bir doğruyu buldum' deyin.
-Biz sevinçlerimizi ve hüzünlerimizi onları yaşamadan çok önce tercih ederiz
-Sırtını güneşe çevirirsen gölgenden gayrı bir şey göremezsin.
-İnsanın hakikati, sana gösterdiğinde değil, gösteremediğindedir. Bundan ötürü onu tanımak istersen dediklerine değil, demediklerine kulak ver.
-Toprağın neresini kazarsan kaz, bir define bulacaksın. Ancak bir çiftçinin inancıyla kazmalısın.
-Hayatın bütün esrarını çözdüğün vakit ölümü arzularsın. Çünkü o da hayatın sırlarından biridir.
-Kulağa gelen müzik tekse de, onu oluşturan notalar farklıdır.
-Sahip olduklarınızdan verdiğinizde çok az şey vermiş olursunuz. Gerçek veriş kendinizden vermektir.
-Yalnız açığa çıkan ışığı görebiliyorsan, Yalnız söylenen sesi duyabiliyorsan,
Ne görebiliyorsun,
Ne duyabiliyorsun.
-Durmaksızın yürüyorum bu kıyılarda, kumla köpüğün arasında.
Yükselen deniz ayak izlerimi silecek,rüzgar köpüğü önüne katacak,ama denizle kıyı daima kalacak.
-Sevgililer birbirlerinden çok aralarındakini kucaklarlar.
-Arkadaşlık her zaman için tatlı bir sorumluluktur,asla bir fırsat değil.
-Şafağa ancakgecenin yolunu izleyerek ulaşılabilir.
-Gariptir ki, kimi zevklerin tutkusudur, acılarımızın bir kısmını oluşturan.
-Cennet orada, şu kapının ardında, hemen yandaki odada; ama ben anahtarı kaybettim.Belki de sadece koyduğum yeri unuttum.
-Kuş tüyünde uyuyanların düşlerinin,toprak üzerinde uyuyanlarınkinden daha güzel olmadığı gerçeğinde,yaşamın adaletine olan inancımı yitirmem mümkün mü?
-Bana kulak ver ki, sana ses verebileyim.
-Karşindakinin gerçeği sana açıkladıklarında değil, açıklayamadıklarındadır.
Bu yüzden onu anlamak istiyorsan, söylediklerine değil, söylemediklerine kulak ver.
-Söylediklerimin yarısı beş para etmez; ama ola ki diğer yarısı sana ulaşabilir diye konuşuyorum.
-Bir gerçek her zaman bilinmek, ama ara sıra söylenmek içindir.
-İçimizdeki gerçek olan sessiz, edinilmiş olan ise gevezedir.
-İçimdeki yaşamın sesi, senin içindeki yaşamın kulağına ulaşamaz.
Yine de kendimizi yalnız hissetmemek için konuşalım.
-Sözcüklerin dalgası hep üstümüzde olsa da, derinliklerimiz daima dinginliğini korur.
-Yaşam kalbini okuyacak bir şarkıcı bulamazsa,aklın konusacak bir filozof yaratır.
-Zihnimiz bir süngerdir, yüreğimizse bir nehir.
Çoğumuzun akmak yerine, sünger gibi emmeyi seçmesi ne garip!
-Öğretilerin çoğu pencere camı gibidir. Arkasındaki gerçeği görürsün,ama cam seni gerçekten ayırır.
-Haydi seninle saklambaç oynayalım.
Yüreğime saklanırsan eğer,seni bulmak zor olmaz.
Ancak kendi kabuğunun ardına gizlenirsen,
seni bulmaya çalışmak bir işe yaramaz.
-Neşeli yüreklerle birlikte neşeli şarkılar söyleyen kederli bir kalp ne kadar yücedir.
-Yürüyenlerle birlikte yürümeyi yeğlerim, durup yürüyenlerin geçişini seyretmek değil.
-Özel ve ayrımcı olmayalım.
Unutmayalım ki, şairin aklı da, akrebin kuyruğu da gururla aynı yeryüzünden yükselir.
-Evim der ki, "Beni bırakma, çünkü burada senin geçmişin yaşıyor."
Yolum der ki, " Gel ve beni izle, çünkü ben senin geleceğinim."
Ve ben hem eve, hem de yola derim ki,
"Benim ne geçmişim,
ne de geleceğim var.
Eger kalırsam,
kalışımda bir ayrılış vardır; gidersem, ayrılışımda bir kalış.
-Daha dün, yaşam küresi içinde uyumsuzca titreşen bir kırıntı olduğumu düşünürdüm.
Şimdi biliyorum ki, ben kürenin ta kendisiyim, ve uyumlu kırıntılar halinde tüm yaşam içimde devinmekte.
-Adlandıramadığın nimetleri özlediğinde, ve nedenini bilmeden kederlendiğinde,
işte o zaman büyüyen her şeyle beraber büyüyecek, ve üst benliğine uzanacaksın.
-Ağaçlar yeryüzünün gökkubbeye yazdığı şiirlerdir.
Ama biz onları devirir ve boşluğumuzu kaydedebilmek için kağıda dönüştürürüz.
-Güzelliğin şarkısını söylersen eğer, çölün ortasında tek başına olsan bile bir dinleyicin olacaktır.
-En büyük sarkıcı, sessizliğimizin şarkısını söyleyendir.
-Eğer ağzın yemekle doluysa nasıl şarkı söyleyebilirsin?
Ve eğer elin altınla yüklüyse, şükretmek için nasıl kaldırabilirsin?
-Sözler zamansızdır.
Onları zamansızlıklarını bilerek söylemeli ya da yazmalısın.
-Şiir bir düşüncenin ifadesi değildir.
O, kanayan bir yaradan veya gülümseyen bir ağızdan yükselen bir şarkıdır.
-Sadece bir aptal ve bir dahi insanların koyduğu kuralları çiğner, ki onlar Tanrı' nın kalbine en yakın olanlardır.
-Düzenbazlık bazen başarılı olur, ama her zaman kendini öldürür.
-Şeytan sen doğduğun gün öldü.Artık bir melekle karşılaşmak için cehennem azabı çekmek zorunda değilsin.
-En özgür ruh bile fiziksel gereksinimlerden kaçamaz.
-Diğer yanın daima senin için üzülür.Ama o zaten acıyla beslendiği için bir sorun yok.
-İyi ve kötü hakkında söylenen her şey doğruysa, benim yaşamım uzun bir suçtan ibaret olmalı.
-Gözlerindeki kini dudaklarındaki gülümsemeyle örtmeye çalişan biri ne kadar da aptaldır.
-Eğer sırrını rüzgara açarsan, sırrını ağaçlara söyledi diye rüzgarı suçlayamazsın.