ah keşke sana ne diyecegimi diyebilseydim ah keşke seni ne kadar üzdügümü bilseydim seni seviyorum ama bunu diyemiyorum
seni o kadar özlüyorum ki sanki saniyeler bana yıl gibi geliyor
sehir sehir dolastım seni bulamadım sonra gene bizim o deniz kıyısına gittim seni bekledim ama sen hiç gelmedin
bekledim günlerce bekledim uykusuz kaldım ama bekledim belki bir gün cıkar gelirsin diye hep orda bekledim ama sen hiç gelmedin
sonra deniz in o eşsiz güzelliğini seyrettim o durgun suyu o dalgaların kıyıya vursunu sanki o dalgalar kıyıya değilde benim yüreğime vuruyordu
ve her dalga vurusunda yüreğim sızlıyordu ama sen hiç gelmiyordun artık usanmıştım uykusuzluktan her gece ağlıyordum hıçkıra hıçkıra artık göz yaşlarımda kurumustu
sanki bir daha ağlayamyacağım sanmıstım ama sen hiç gelmedin hep bekledim bekledim bekledim
bir gün karar verdim aglamıyacam diye ama sözümü tutamadım sen geldin aklıma o güzel yüzün bana bakan o bir çift güzel göz geldi aklıma dayanadım seninle geçirdiğimiz o güzel hatıralar geldi aklıma hani seninle bi cafe ye gitmiştik ya o cafeye gitmez oldum artık sen yoksun yanımda sanki dünyam basıma yıkıldı seni cok özlüyorum be güzelim cok özlüyorum
seni özlüyorum sen yoksun yanımda cok özlüyorum
her gece aglıyorum bi kuytu köşede
Allahıma yalvarıyorum seni son kez göreyim dye
ama olmuyor be güzelim sen hep uzaktasın göremiyorum
yine o her zaman deniz kıyısına gidiyorum belki gelirsin diye veya bir haber gelir diye çünkü oraya ne zaman gitsem senin sesini yüzünü görüyorum
bu gece gene gittim o deniz kıyısına seni görmek için sesini duymak için ama
olmadı be güzelim olmadı sen gene yoktun sesini duyamadım
yüzünü göremedim sonra arkadan bir ses hey sen diye döndüm küçük bi deniz kızı o da senin kadar güzel o kadar masum du dedi sen neden bu kadar üzgünsün diye bende sevdiğim yanımda yok dedim uzaklarda o nu özlüyorum ama elimden bi şey gelmiyor seviyorum ama bi şey gelmiyor elimden dedim
deniz kızı hiç bir şey söylemeden gider
ben yine sensizliğe mahkum halde seni beklemeye devam ederim elbet bir gün geleceksin güzelim
bir yagmur damlası düşerse yüzüne sakın silme
o yağmur damlası benim sana aşkımı anlatır
yalnız kaldığım geceler boyu yağmuru izledim usulca ve sessiz ce yağardı
sanki bana inat olsun diye yüreğime hançer saplar gibi düşerdi
ama ben hep bir tebessüm ile sadece seyrederdim
biliyordum ki sende seyrediyorsun bebeğim
her ne zaman gök yüzüne baksam sen geliyorsun gözlerimin önüne
gözlerin geliyor bana bakan masum bir çift göz
o gözler kimi zaman ağlamaklı gibi olurdu
dokunmaya çalışırken gözlerin hep kaybolurdu gözlerimin önünden
elimde bana verdiğin bir defter var
bana o defteri verdiğinde bana şöyle demiştin
eğerki kendini yalnız hissedersen o defteri aç ve oku
hasretin gönlümü deşip duruyor rahat uyuyamıyorum geceleri
gene bir yağmurlu gecede dışarı çıkmıştım sen uyurken
geldiğimde sırılsıklam olmuştum ve demiştimki
sana sırılsıklam aşığım aşkım demiştim
sende gülmüştün bende gülmüştüm ama sonra sen kızdın bana
neden bırakıyorsun beni burda diye beni neden uyandırmadın demişitn
bende her zaman ki gibi sana kıyamadım aşkım demişitm
neyse bu böyle devam etti...
kendimi avutmak için kendimi sahil e atıyorum
hani bir umut sana benzeyen birini görüp seni düşünür ağlarım diye
sahil de her zaman gittiğimiz çay bahçesine gidiyorum
herzaman ki gibi açık 3 şekerli çayımı söyledim ve içiyorum
sen kızardın 3 şekerli çay içmeme şerbet mi bu derdin hep
bende hazır cevap evet beğenemedinmi derdim
gene başlardık kavga etmeye sen küserdin ben küserdim
sonra gene ben hainliğimi kullanırdım sinsice yaklaşır yanağına küçük bir öpücük kondururdum
belli etmezdin ama yüzün kızarırdı
pembe yanaklarına dokunmayı çok özledim
güzel gözlerin aklımdan ve gözlerimin önünden hiç gitmiyor
her sabah olduğunda pencereden bakıyorum hani belki yağmur yağarda izlerim diye
ama son zamanlarda yağmur damlası düşmez oldu
gene kalbi kırık şekilde mutfağa giderim
senin bardağın gözüme çaroıyor
o bardağı görünce hemen bu benim bardağım diyerek sahiplenmiştin
neyse ne yapalım benimde bardağım naber güzelim hehe
gözler görmeyince gönül özlermiş derler ya
aynen öyle bende özlüyorum hemde deliler gibi
bakma böyle deli dolu olduğuma bi bilsen aşkım içimde ne fırtınalar kopuyor
bir gün daha bitti sensiz özlemin içimde aşkın kalbimde
her gün doguşunda sen
her gün batışında ben
her pencerenin ardındaki güzellik sen
her kör karanlık ben
bunları söylemek istedim çünkü sen benim için her gün doğuşum
sen benim pencereden baktığım o eşsiz güzellik
belki bilmiyorsun aşkım ama ben seni her gün bir önceki günden daha çok özlüyorum
hayatı siyah beyaz yaşarken sen çıktın karşıma
başıma gelen en güzel şey sensin aşkım
sen benim var oluş sebebimsin bi tanemsin
sen benim gökyüzündeki o mavimsin gökyüzünün mavisi bile senden güzel değil
sen benim solmamış papatya'msın yapraklarına zarar gelecek diye çok koruyorum
sen benim karanlık odama bir ışık gibi dogdun
sen benim güneşim oldun güneş bile senden parlak değil aşkım
sen benim ilk defa bu kadar çok ağladığım özel'msin
sen benim üşüdüğüm zaman yanımda olup beni kollarınla sarıp ısıtandın aşkım
hep bir gün belki gidersen ne yaparım diye düşünüyordum
ya sen gidersen beni burda yalnızlığıma terkedersen
ya sen benim güneşim olmayı bırakıp giderseim diye çok korkuyordum aşkım
ya sen o gök yüzündeki yıldızlar kadar uzak olsaydın ne yapardım aşkım
biz seninle hep birbirimize söz verirdik hiç ayrılmayalım diye
ben senin için her gece dua ederdim ne olur bırakma diye ALLAH'a
gece uyumadan önce o gözlerin gözlerimin önüne gelirdi uyuyamazdım
o gözler uyutmazdı beni gecenin bir yarısı kulaklarım cınlardı o bana aşkım değişinle
gecenin bir yarısı uyanıp gök yüzüne bakardım yıldızlara doğru elim uzanırdı
o yıldızlara ne zaman baksam seni görüyordum baktıkça sen geliyordun gözlerimin önüne
hep diyordum o gözleri bir daha göremezsem ben ne yaparım diye
ama biliyordum ki o gözler beni hiç bırakmıyacaktı bunu bildiğim için rahat bir nefes alırdım aşkım
günler geçtikçe sanki senden bir parçaymışım gibi hissediyordum bedenimi
ruhum daralırdı sen gittiğin zaman yanımdan sanki bir daha gelmeyeceksin gibi hissederdim
hep bi yanım eksikti sanki nefesin olmadan ben yaşayamaz gibi hissediyordum
ama sen geldiğinde içim içime sığmıyordu yerimde duramıyordum
sanki yerimden kalkasım geliyordu sanki kalbim yerinden cıkacak gibi hissediyordum
elimden gelse kalbimi yerinden söküp atmak istiyordum ama yapamam ki
kalbimi yerinden sökemem çünkü orda sen varsın seni nasıl içimden söküp atarım
sen benim canımdan da ötesin damarımdaki o kıpkırmızı kan'ımsın
bu hayatta bir tek seni sevdim seni seveceğim senden vaz geçemem
senden vaz geçersem kendimden canımdan vaz geçmiş olurum
ne olur aşkım bir tek seni sevdim su yalan dünyada gerisi hep boş
sensin benim tek yaşama sebebim sensin benim var oluş sebebim
ALLAH'ıma her gün dua ediyorum seni bana bağışladığı için
Seni çok ama tahmin edemiyeceğin kadar çok seviyorum
aşkım demek bu kadar mutlu etmemişti beni
heleki bana aşkım değişini hiç unutamıyorum
gene bir yaz aksamı sahil kenarında oturuyorum
seni düşünüyorum aklımda bir tek sen gözlerimin önünde tek senin gözlerin
derler ya çok bekleyen çok özlermiş haklılar ben çok bekliyorum aynı yerde ve çok özlüyorum
sen orda ben burda
çayımı yudumlarken eskileri düşünürüm hep
yağmur altında dolaşırdık ya yaz yağmurunda dolaşırdık görenler hep delimi bunlar der gibi bakarlardı
mavi gök yüzü sanki inat olsun diye hep ağlardı bize inat olsun diye sanki
ama biz ne yapardık biz daha inatçıydık yağmur bizden inatçı biz yağmurdan
ama hep yağmur galip gelirdi gene ıslanan biz olurduk
gene bir yaz akşamında yıldızları seyretmiştik ya hatırlıyormusun yıldızları sayardık hep
hep bende fazla çıkardı diye bana vururdun sonra ben ağlıyor numarası yapıp kendimi acındırırdım
tabi sen dayanamaz hemen özür dilerdin boynuma sarılırdın sonra ben hemen numara yaptığımı belli eder seni kızdırırdım sen gene vururdun ama vurduktan sonra gene sarılırdın
hep ben anlattım sen anlat birazda derdin hatırlıyorum
bende hazır cevap yahu ne anlatayım derdim sen gene kızardın iyi bi şey anlatma derdin
ben gene duygu sömürüsü yapar affettirirdim kendimi
eee işte böyle bana verdiğin bir gül vardı saklıyorum onu hep defterimin arasında her seni düşündüğümde açıp defteri gül e bakar koklardım gül aynı sen kokardı
kıpkırmızı gül bi keresinde diken'i elime batmıştı acımıştı ama sana belli etmek istememiştim eğer söyleseydim diken elime battı diye sen çok üzülecektin o yüzden sıktım dişimi
çaresizlik içinde bir tek sen bir tek seni düşünürdüm
yakardım gene bir sigara oturup kara kara düşünürdüm
bilmiyordumki ansızın çıkıp geleceğini
taa ki o gün gelene dek
seni düsündüm yine bu gece
aklımda bir tek sen
elimde resmin ağladım hep
üsüdüm biraz sen yanımda yoktun
uzaklara daldım sensiz yine buralarda
içim kan aglıyordu seni kaybedicem diye
hep agladım hep agladım hıckırdım
sanki göz yasım sel oldu aktı
gözlerimin önüne sen geldin yine
o gözlerin o masum bakıslı yüzün
elimi uzattım ama tutamadım hep kactı o benden
saclarını oksamak istedim bulamadım yüzünü
elimde yine sana aldıgım kolye var
sana dogum gününde almıstım
ama sana verememiştim bir türlü
hep vermek istemistim ama hep bir engel cıktı
ve yine gözlerimde 2 3 damla göz yası aglıyorum
özlüyorum seni o kokunu sıcacık ellerini
ellerine dokunmaya hasret kaldım askım
hep hüzün icindeyim
belki gelirsin diye yine o hep gittigimiz deniz kıyısına gidiyorum
gidiyorum bakıyorum ama sen yoksun
yine içim buruk bir sekilde eve dönüyorum resmin eilmde bakmaya kıyamıyorum
biliyormusun askım ben artık sigarayı bıraktım artık icmiyorum
ama bu lanet olası icki yi bırakamadım bi türlü
ama eskisi kadar icmiyorum cünkü sana söz verdim 1 tanesi
evet sana söz verdim askım kimi zaman yagmur yagıyor buralara pencereden bakıyorum yine sen geliyorsun
gözlerimin önüne yine gözlerimde 2 3 damla yas yanaklarıma süzülür
hani sana hep seni seviyorum demistim ya yalan söyledim
seni sevmedim seni cok sevdim sana taptım sacının bir tek teline zarar gelecek diye cok korkuyordum
sanki o saclarından bir tane kopsa içim parcalanır gibi oluyordu
ama sen yoksun askım geceler cok uzun geciyor 1 tanesi
geceler boyu agladım agladım agladım hep agladım
sen hep kızardın saclarıma neden kısa kestiriyorum diye
bak askım artık kesmiyorum upuzun saclarım var...
unuttum diyordum ama unutmadım unutamıyorum
o güzel günler geliyor gene aklıma hani hep bi yerlere giderdik ya
bi güzel yerimiz vardı deniz kıyısı oraya giderdik hep iskele vardı hani
o eski tahta iskelede otururduk denizi seyrederdik
hatırlıyormusun sen bi kere ağaca cıkmıstın bende seni indirmeye calısmıstım
hani ben ağaca cıkıp yanına oturmustum sonra beraber gök yüzünü seyretmiştik
sonra aşşagı inelim derken ben düşüp bileğimi incitmiştim
sen gene bana gülmüştün orda bende sana kızmıstım neden gülüyorsun diye
hep derdin bana bu gün bitmesin gece olmasın diye ama bak askım oldu
gene gece oldu gene yalnız kaldım bana söz vermiştin hani askım
beni bırakmayacaktın hani gitmeyecektin bi yerlere
ama gene sözünü tutmadın gene bıraktın beni burda bir basıma kaldım
ah askım seni nasıl özlüyorum o kokunu tenini nefesini herşeyini
gülüşün hala aklımda kulanklarımı cınlatıyor bana bi sözün vardı
o sözü hatırlıyormusun askım ben hatırlıyorum hiç unutmadım hala kulaklarımda cınlıyor
şunu derdin ben seni ölesiye sevmiyorum ben seni yaşamak için seviyorum
hep gözlerime bakardın o güzel gözlerinle ben de baktıkca o güzel gözlere
dalıp giderdim sanki hayal aleminde yasıyormusum gibi hissederdim
ne zaman baksam o gözlere okyanusun derin mavisi gelirdi gözlerimin önüne
o mas mavi gözlerini o altından daha sarı saclarını hele hele o bebek ten bile güzel yumusacık yüzünü özlüyorum askım
ne olur askım dön gel artık beklemekten usandım burda hergün acı cekiyorum her gün ağlıyorum
bir gün gelirsin diye hep allahıma dua ediyom hiç umudumu kesmedim
hep o gittiğimiz deniz kıyısına gittim hep o eski tahta iskelede bekliyorum
hep bekliyorum ama sen hiç gelmiyorsun gene boynu bükük eve dönüyorum
elimde yine kurumus gül var bana vermiştim ilk dogum günümde
cok mutlu olmustum sanki dünyanın en pahalı hediyesini versen bu kadar mutlu olmazdım askım
o gül benim için cok özeldi kıpkırmızı bir gül cok güzeldi senin kadar değil ama genede güzeldi askım
bana söz ver demişitn askım o sözü hatırlıyormusun ben hiç unutmuyorum sanki dün gibi aklımda
bu gülü ne pahasına olursa olsun saklayacaksın diye söz verdirtmiştin
bende söz askım demiştim ve bende sözümü hala tutuyorum askım elimde bana verdiğin o gül hala duruyor
ilk günki gibi taze, mis gibi sen kokuyor o gülü ömrümün sonuna dek saklayacgım taa ki sen gelene dek askım
gelecegini biliyorum askım ve geldigin zaman ilk önce sana bana verdiğin o gülü verecegim söz askım o gülü hep saklayacağım
SeNi SeViyoRuM aSKıM
GüLün Ömrünü BiLmem Ama SeNiN aSKıN Hiç SoLMuyaCaK aSKıM Söz
bu günler nasıl gececek askım bilmiyorum
seni her gün bir önceki günden daha cok özlüyorum
sen uzakta ben uzakta kalbim seninle bunu biliyorsun
sen ne zaman aklıma gelsen hep içim sızlıyor kalbim sıkışıyor sanki
sen olmayınca buraların hiç anlamı yok askım hep özlem hep hüzün
askım demeyi çok özledim sana çok özlüyorum askım
elini tutmayı gözlerine bakıp derinlere dalmayı o derinlerde kaybolmayı özlüyorum
hani hep gittiğimiz deniz kıyısı varya hep oraya gidiyorum belki sen gelirsin diye
elimde bana verdiğin o kuru gül var ona baktıkca ağlıyorum
göz yaşım sel olup akıyor gözlerim hep ağlamaklı askım
gece olunca evin yolunu tutarım bakarım pencereden dısarı sen gelirsin gözlerimin önüne
o gözler gelir gözlerimin önüne o güzel kahve rengi gözlerin sanki dünyadaki en güzel göz onlar derdim kendi kendime
birde senin su huyların yokmuydu ah o huyların kimi zaman beni deli ederdi
ama genede seni cok severdim sana bi şey diyemezdim kıyamazdım o gözlere kimi zaman beni ağlatırdın biliyordum sende ağlıyordun ama belli etmezdin kimi zaman seni seyrederdim uzaktan uzaklara dalardın sessiz ce ağlardın biliyordum o zaman beni düşünüyordun bende hep üzülürdüm seni öyle görünce içim hep ağlardı
gözlerim ağlamasa bile
gözlerine baktığım zaman sanki dünyadan uzaklaşır gibi oluyordum sanki yeryüzünde değilde seninle bulutların arasında dans eder gibi hssederdim o gözlere baktığım zaman hep parlardı sanki gözlerinin içi gülerdi ve bu beni cok mesut ederdi askım o günleri cok özlüyorum askım
sen orada ben burada olmuyor be askım hep hüzün keder ağlıyorum kimseye belli etmesemde içim hep ağlıyor kalbim sızlıyor elimde resmin odamda oturup ağlardım kimi zaman yalnızlığıma ağlardım askım ama ben aptalım askım oysaki ben yalnız değildim sen hep yanımdaydın askım bunu göremiyordum bi türlü
sacların geliyor aklıma o yumusacık sacların elimi uzatıyorum ama o saclar yok oluyor o yüzün yok oluyor bebek yüzüne hasret kaldım askım
buna nasıl dayanırım bilmiyorum askım cok zor dayanmak ama dayanacagım
ben güçlü bir insan olacagım biliyorum çünkü sende beni özlüyorsun bu yüzden cok mutluyum artık hiç üzülmücem askım hiç kimse beni üzemicek sana söz veriyorum askıım
yalan söyledim ben güçlü biri değilim hep üzülüyorum hep ağlıyorum sözümü tutamadım askım ne olur affet ama seni seviyorum...
bu yazı ablam dediğim benim için çok özel bi insan için yazılmıştır
sadece bir tek kelime alıntıdır o da kendini belli eder zate
ve son bi şey daha
aşkım falan sözleri geçiyor
çünkü bana benim için bi şiir yazarmısın dedi
bende yazdım
bir sevgim vardı adı aşk ne oldu bilinmez
yar seni sevdiğim kadar kimseyi sevmedim
özledim yüzüne hasret kaldım
gelemiyorum yar yanına oysaki uzakta değiliz
bilirsin ben sevgimi belli edemem
ama bilki güzel yüzlüm seni seviyorum
inanmayabilirsin ama seni seviyorum elimde değil
ama sen daha iyilerini hak ediyorsun
şimdilik hoşçakal güzel yüzlüm
ay ışığında sonsuzluğa yürüyorum sensiz yalnız
yağmur sakladı göz yaşlarımı
ama mutluyum güzel yüzlüm seni seviyorum
elimden gelse yanına geleceğim ama olmuyor be güzelim
bir başıma kaldım burda işte ne eylersinki bu gönül seni özlüyor
gene sigara dostum oluyor sessiz gecelerde dışarda yağmurun sesi
yalnızım güzel yüzlüm yalnızım zaten hep yalnızdım
seni tanıdığım gün ok güzeldi ancak sana aşık değildim güzel yüzlüm
ama sonradan sana oldu aşık bu gönül
yanlış anlama güzel yüzlüm pişman değilim
aksine senden ayrıyım diye pişman ım
evet geceler gene sessizliğini koruyor hep
bir çakmağım bir sigaram ve külleri atacak kül tablası
ve dandik bir telefon 0 tuşu aklına eserse basıyor arada kapansada telefon işte
ve yalnızlığımı paylaşan bir de şu makine yani bilgisayar denen şey
neyse güzelim yalnızlığımı bunlarla paylaşıyom
sen bilmezsin ne kadar acı çekiyorum sensizim diye
ama bir yandan mutluyum neden diye sorarsan bende bilmiyom güzel yüzlüm
bana hep dertlerinden bahsederdin bende dinlerdim
o kadar çok şey söyledinki ama hiç biri benim umurumda değil güzel yüzlüm
ben seni olduğun gibi sevdim ve hala seviyorum güzel yüzlüm
her satırda bir gece her gecede bir şiir her şiir de de hüzün var
gene uyku tutmuyor beni elimden gelse gecenin bi yarısı dışarı çıkacağım
bir kuzen imiz var onunda şafak karanlık
doğarkende yalnızdım ölürkende öyle olacak gibi gözüküyor
neyse fazla duygu sömürüsü yapmayalım dimi güzel yüzlüm
fakat neylersinki bu gönül sancısı nı durdurmak imkansız
bu beden de can taşıyor ne kadar hak etmsemde
bu kalp te sever be güzelim bu kalp te sever
bu kalp te seni seviyor be güzelim off off neyse kısa keselim
nasıl olsa sen yoksun artık bende yokum zaten ama bu kalp var oldukça acı çekecek
özlem'in içimde aşkın kalbimde acın her yerimde
seni özlüyor ve seviyorum aşkım
ben ağlayamam kolay kolay ben soğuk kanlıyım ama kimi zamanda en ufak bir şeyde dökülüveriyor yaşlar gözümden
bitirdik olan biten ve olmayan herşeyi
elveda sana güzel gözlüm elveda
yar gözlerin ne renk
yar ellerin neden bu kadar uzak
yar ayışığı aydınlatmasada odamı senin hayalin i görebiliyorum
yar yar yağmurun yağışı dışarı değil benim yüreğime
ya dalgaciii kardes...süpersin ya! gercekten cok güzel siirlerin!
Sanki yüregimi okmussun ya...
Suanda agliyorum biliyormusun...
Ellerine ve yüregine saglik güzel kardesim benim!
Insallah devamini getirirsin!
keske benimde böyle bi yetenegim olsaydi...
Muhtesemsin...
gülü bir gün seni hergün sevdim
aşk'ı bilmiyorum bu aşk değil zaten
seni seviyorum sende biliyorsun bunu
sende beni seviyorsun bende bunu biliyorum
ama gel gör ki yollar bizi hep ayırdı
ufacık sebepler bizi üzdü
sen geldin buralara ama ben senin yanına gelemedim bir türlü
bir telefon kadar yakındın bana oysa
ama telefon bile etmek zordu sana
hep şiir ler güzel sözler yazardım sana
derdimi anlatırdım sende hep dinlerdin beni
derdimi paylaşırdın oysaki senin dertlerin benim dertlerimden daha önemliydi
ama olsun sen he dinlerdin hep akıl verirdin
bu böyle olsun şu şöyle olsun derdin
bende senin dertlerini dinler kimi zaman makara ile geçiştirmeye çalışırdım
ama hep dinlerdim ve çoğu zaman anlardım bi derdinin olduğunu
bana hep canisi derdin
bende hep derdimki yaf canisi değil canısı olacak diye
ama işte sizin orada türkçe karakter olmadığını unutmuşum
her neyse günlerden bir gün bana başka bir şekilde hitab ettin
canisi yerine sanırım adım ile hitab ettin
bende anladımki bir derdin var
sordum neyin var diye sen gene bir şeyim yok dedin ama canisi demedin
sen nerden anladın diye sormuştun bana bir derdimin olduğunu
bende sana bana canisi demedin demiştim hatırlıyormusun
sende bana beni nasıl da iyi tanımışsın demiştin iyi hatırlıyorum
unutmak mümkün değil zaten seni
bende sana insan aplasını tanımazmı demiştim
sende bana canim benim demiştin
peki ya şimdi apla bak kardeşin ne hallerde sensiz hayat çok zor be aplacık
sensiz hayat çok zor aplacık nerdesin
neden aniden çekip gittin
neden bu kardeşini yalnız bıraktın be aplacık
sensiz burda yalnızım artık başka kişilere sığınmaya çalışıyorum
ama olmuyor be aplacık olmuyor
sensiz hayat olmuyor kimse senin yerini tutmuyor
şimdi bir kankam var sağolsun oda benim gibi dertli
derdimizi paylaşıyoruz arada makara muhabbet de ediyoruz
ama senin yerini tutmuyor be aplacık
senin yerini kimse dolduramıyor kendi öz ablam dan bile daha çok seviyorum seni