İnsân sûresi 29.cüzün 4.hizbi 577 sayfasındasınız

Son güncelleme: 03.01.2015 21:41
  • İnsân sûresi - İnsân sûresi oku - İnsân sûresi dinle - İnsân sûresi video - İnsân sûresi meali

    [video=youtube;QZQdDJLHrrg]https://www.youtube.com/watch?v=QZQdDJLHrrg[/video]

    20,21. Hayır! Siz dünyayı seviyorsunuz ve ahireti bırakıyorsunuz.

    22. O gün birtakım yüzler aydındır.

    23. Rablerine bakarlar.

    24. O gün birtakım yüzler de asıktır.

    25. Bel kemiklerini kıran bir felakete uğratılacaklarını anlarlar.

    26,27,28,29,30. Hayır, can boğaza dayandığı, "Kimdir (bunu) iyi edecek?" dendiği, (ölmek üzere olanın da) bunun ayrılış olduğunu bildiği, bacakların birbirine dolandığı zaman, işte o gün sevk ediliş, Rabbinedir.

    31. O, (Peygamberi) doğrulamamış, namaz da kılmamıştı.

    32. Fakat yalanlamış ve yüz çevirmişti.

    33. Sonra da kasıla kasıla ailesine gitmişti.

    34,35. "Bu azap sana lâyıktır, lâyık! Evet, lâyıktır sana, lâyık!" denecektir.

    36. İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder.

    37. O dökülen meniden ibaret az bir su değil miydi?

    38. Sonra bu, bir "alaka"(3) oldu. Derken Allah onu yaratıp güzelce şekillendirdi.

    (3) "Alaka", erkeğin spermiyle döllenmiş dişi yumurtadan bir hafta zarfında oluşan hücre topluluğunun rahim cidarına asılıp gömülmüş şekli demektir.
    39. Nihayet ondan da erkek ve dişi iki eşi var etti.

    40. Şimdi, bunları yapan Allah'ın ölüleri diriltmeye gücü yetmez mi?



    İnsân Sûre Hakkında
    Mekke'de veya Medine'de nâzil olduğuna dair rivayetler vardır; 31 (otuzbir) âyettir. Adını ilk âyetinde geçen "el-insân" kelimesinden almıştır. "Hel etâke", "ed-Dehr", "el-Ebrâr" ve "el-Emşâc" isimleri ile de anılır.


    noimage

    1. İnsan (henüz) anılır bir şey değilken (yaratılmamışken) üzerinden uzunca bir zaman geçti.(1)

    (1) İnsan cinsi evrenin yaratılışından çok sonra yaratılmıştır. Evrenin yaratılışından insanın var edilişine kadar uzun bir süre geçmiştir. Bu zaman diliminde insan cinsi henüz yoktur, adı sanı geçmemekte ve anılmamaktadır. Âyet-i kerimede, kuvvetle muhtemel ki bu gerçeğe işaret edilmektedir.
    2. Şüphesiz biz insanı, karışım hâlindeki az bir sudan (meniden) yarattık ve onu imtihan edeceğiz. Bu sebeple onu işitir ve görür kıldık.

    3. Şüphesiz biz onu (ömür boyu yürüyeceği) yola koyduk. O bu yolu ya şükrederek ya da nankörlük ederek kat eder.

    4. Şüphesiz biz, kâfirler için zincirler, demir halkalar ve alevli bir ateş hazırladık.

    5. İyiler ise, katkısı kâfur olan içecekler dolu bir kadehten içerler.
#03.01.2015 21:41 0 0 0