Sıdıka Yüksel

Son güncelleme: 05.08.2007 17:14
  • Şair. 1940 yılında Hatay'da doğar. Özel tahsil görür. Türkmen Kızı lakabıyla tanınan Sıdıka Yüksel, Allah, vatan ve millet sevgisini şiirlerinde işler. Bizim Anadolu Gazetesi'nin daimi yazarlarından biri olur. 500'ü aşkın şiiri vardır. Mehmet Akif Ersoy, Arif Nihat Asya ve Yahya Kemal'i kendisine örnek olarak alır. Şiirlerinden 'Yolların tükendiği yer', 'Şeker misin kaymak mısın', 'Gözlerimde', 'Sıla Özlemi'ini İstanbul Belediyesi Konservatuvarı mensuplarından Hasan Şanlıtürk besteler. Bir banka memuru ile evlenen Sıdıka Yüksel, Gönül, Mehmet ve Perihan' ın annesidir. Gebze Darıca'da, Yeni Mahalle Sıraselviler Sokağı'nda oturdu. 1976 senesinde, Milli Mücadeleciler'in Otağ Matbaası tarafından basılan 'Türkmen Kızının Sazından' adlı bir şiir kitabı bulunuyor.

    HAKKINDA YAZILANLAR

    Türkmen Kızı Sıdıka Yüksel
    Hüdavendigar Onur

    İlhan Darendelioğlu, Sıdıka Yüksel hakkında kaleme aldığı bir yazısında, şöyle diyor: 'Türk'ün, Türkiye'mizin güzelliğini, asaletini ve hasletlerini dile getiren şiirleri vardır ki, adı ayyuka çıkmış değme şöhretli şairlerimizin şiirleriyle boy ölçüşebilecek güzelliktedir. Onları okuyunca edebiyat dergilerimizde bir kısım şair kırıntılarının içli- edebi diye yutturulmağa çalışılan mısralarının cılızlığı ve saçmalıklarını daha iyi anlayacaksımız. Sıdıka Yüksel bacımızı candan tebrik ederim.'

    Türkmen Kızı ile bir söyleşi yapan Ayşe Gülden de, örnek bir Anadolu kadını olarak gösterdiği Sıdıka Yüksel hakkında şöyle diyor: 'Aynı zamanda numune bir Türk annesi idi. Yaşayışı ve aile hayatı ile milli ölçülerden yana tam bir Türk ve Anadolu hayatını yansıtan Sıdıka Yüksel ablamız, çocuklarının da milli ölçüler içerisinde inançlı ve hayırlı insanlar olarak yetişmesi için bütün gücünü kullanıyordu. Ev işlerinden arta kalan zamanlarını memleketin dert ve davaları yolunda şiir ve sanata hasrediyor, ayrıca el işleri ile de uğraşmayı ihmal etmiyordu'

    Sıdıka Yüksel, bir şiirinde Anadolu'ya olan sevgisini 'Beşik gibi garip yurdum / Sallanır kendi kendine / İlkbaharda gelin olur / Allanır kendi kendine / Yaylasında güneş batar / Ovasında keklik öter / Dillenir kendi kendine' mısralarıyla anlatırken, bir başka şiirinde de Toprak ve Ötesi'ni şöyle dile getiriyor: 'Hayat ağacında solan yapraklar / Yollara dökülü dökülüverir/ Çağırmaya görsün kara topraklar / Boynumuz bükülü bükülüverir / Gök boşanır kara toprak yarılır / Nazik tenler ak bezlere sarılır / Musallada birkaç sual sorulur / Gönüller irkili irkiliverir'
    Kaynak: Hepimizin Kavgası, Cavid Ersen, Sinan Yayınevi, İstanbul

    HEP SANA DOĞRU

    Çiçeğin gözleri, ışığın dili
    Suların akışı hep sana doğru

    İyinin kervanı, doğrunun yolu
    Güzelin bakışı hep sana doğru

    Ak seccadelerin renk zirvesinde
    Masmavi nakışı hep sana doğru

    Müslüman Türklüğün ufuklarında
    Şafağın söküşü hep sana doğru

    Bülbülün konseri bitince dalda
    Gülün iç çekişi hep sana doğru

    Garibin yoksulun ve yetimlerin
    Boynunu büküşü hep sana doğru

    Hakikat pirinin nur sarayında
    Şimşeğin çakışı hep sana doğru!

    Geceli gündüzlü Türkmen Kızı'nın
    İçini döküşü hep sana doğru
#05.08.2007 17:14 0 0 0