Mahir Çayan

Son güncelleme: 12.06.2009 22:18
  • Mahir Çayan (14 Ağustos 1945- 30 Mart 1972), Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi(THKP-C) kurucularından.

    Ortaya koyduğu teorileriyle Marksizm-Leninizm'i Türkiye şartlarına uyarlamış, tahliller yapmıştır. 30 Mart 1972'de Kızıldere'de Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının serbest kalması için yaptığı üç İngiliz teknisyeni kaçırma eylemi sonrasında saklandıkları yerde jandarmayla girdikleri çatışmada 9 arkadaşı ile beraber ölmüştür. Bu eylemden tek sağ kalan kişi Ertuğrul Kürkçü'dür

    Samsun doğumlu olan Mahir Çayan ortaokul ve lise dönemlerini Haydarpaşa Lisesi'nde İstanbul'da devam etti. 1963'de İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine kaydoldu. Ertesi yıl Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde öğrenimine devam etti. Bu dönemde TİP ve FKF'ye (Fikir Kulüpleri Federasyonu) bağlı olan SBF (Siyasal Bilimler Fakültesi) Fikir Kulübüne girdi. 1965'te bu kulübün başkanlığını da üstlandi.

    1967'de kısa süreliğine Fransa'ya gitti. Burdaki Sosyalist hareketlerin genel seyri ve içinde bulundukları tartışmaları izledi. 1968'deki 6. filo eylemlerine İzmir'de katıldı ve göz altına alındı. Bu dönemde TİP içinde başlayan Mihri Belli'nin savunduğu MDD (Milli Demokratik Devrim) tartışmalarında Mahir Çayan ve daha sonra kurulacak olan THKP-C'nin önder kadrolarıyla tartışmaların içinde aktif şekilde bulundu. Bu tartışma sürecinde TİP adına Zonguldak Ereğlisi'nde çalışmalar yürüttü.

    Bu geziden sonra ideolojik olarak MDD saflarında yer aldı. TİP ile olan temel ayrılığı devrim sorunu olarak tarifler. Fransa'da bulunduğu süreçte Latin Amerika silahlı (fokoist) mücadelerinden etkilenmiştir. TİP'i bu süreçte yasalcılıkla suçlamış. Türkiyedeki devrim sürecinin ancak silahlı bir mücadeleyle ve kendi özgül koşullarının tespit edilmesiyle olabileceğini savunmuştur. Bu görüşe daha yakın olan Türk Solu ve Aydınlık dergilerinde yazılar yazdı. bu dönemde yazdığı önemli yazıları "Revizyonizmin Keskin Kokusu 1", "Revizyonizmin Keskin Kokusu 2" ve "Aren Oportünizminin Niteliği" dir.

    1969 yılında Ankara'da yapılan ve adını DEV-GENÇ (Devrimci Gençlik Fedarasyonu) olarak değiştirdiği toplantıda Türkiye sosyalist hareketinin seyrini değiştirmiştir. 1971 yılında yapılan TİP kongresine katılmamış. TİP çevresinden ve kendi çalışma çevresinde öğrenci ve işçilerle birlikte bir toplantı örgütlemiştir. Mihri Belli ile olan ayrılıkları iyice ortaya çıkmış olmasıyla birlikte yolunu MDD sürecinden ayrılmıştır. Bu ayrışmanın temel noktası aslında MDD tespitinin TİP yasalcılığının başka bir versiyonu olduğu görüşüne varmış. O dönemde Türkiye devrim Sürecini Kesintisiz Devrim I-II-III broşürlerinde dile getirmiş. Türkiye'nin sahip olduğu yapıyı oligarşi olarak tanımlamıştır. Ek olarakta "Türkiye'deki geçmişe nazaran refah seviyesinin artması ile birlikte devlet ve halk arasında bir denge vardır." demiş ve bu dengeyi Suni denge olarak adlandırmıştır. Suni dengeyi de bozmanın ancak silahlı mücadele ile olacağını savunmuştur.

    Bu süreçte THKP-C'nin kuruluş çalışmalarını sürdürmüştür. Ertuğrul Kürkçü, İlhami Aras, Ulaş Bardakçı ve Hüseyin Cevahir gibi isimlerle örgütün kurulma çalışmalarını sürdürmüştür. Şehir Gerillası modellini benimseyen Mahir Çayan buna uygun bir silahlı eylemlerin planlanmasında ve içinde bizzat bulunmuştur. Çalışmalarını sürdürmek için Şubat 1971'de İstanbul'a geçen Mahir Çayan burda da silahlı eylemlere devam etmiştir. 1 Haziran 1971'de kaldıkları evden kaçarken polisle girdikleri çatışmada Hüseyin Cevahir ölmüştür. Mahir Çayan yaralı olarak ele geçirildi. Daha sonra arkadaşlarıyla birlikte Kartal-Maltepe Askeri Cezaevi'nden kaçan Mahir Çayan bir süre İstanbul'da saklandı. Ocak 1972 de THKO ile ortak eylem kararı alarak arkadaşları ile birlikte Fatsa'ya geçti. Mart 1972'de Fatsa'da radar istasyonunda çalışan 3 ingiliz teknisyeni kaçırdılar ve THKO (Türkiye Halkın Kurtuluş Ordusu) önderleri Deniz Gezmiş Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ın serbest bırakılmasını istediler. Niksar'ın Kızıldere köyünde jandarmayla girdiği çatışmada diğer arkadaşları ile beraber öldürülmüştür. Çatışmadan sadece Ertuğrul Kürkçü sağ çıkmıştır.

#07.08.2007 13:18 0 0 0
  • DeNiZDeN FaRKLı oLaRaK ÇoK SiViL öLDüRMüŞ ßiRiSiDiR.SaVuNDuKLaRı DoĞRuYDu aMa ÇoK YaNLıŞ YaPTı
#15.03.2008 00:14 0 0 0
ChE ChE foto
  • savundukları düşünceler yüzünden öldürüldüler.
    savundukları şeyleri,o yıllarda reddeden sağ partilerin şu an hemen hemen aynı şeyleri savunmaları çok büyük çelişki ve hatta trajikomiktir...
#15.03.2008 20:25 0 0 0
  • fikirleri sadece savunmak ayrı, hayata uygulamak çok daha ayrı ve zor şeylerdir.

    zaten bilgi uygulanır, hayata geçirilir ve devamlılık sağlanabilirse BAŞARILI olunur.
#21.03.2008 17:19 0 0 0
  • Paylaşım için saol...
#26.03.2008 16:35 0 0 0
  • Komünist bir terörist
#06.04.2008 10:53 0 0 0
  • @ChE adlı üyeden alıntı:
    savundukları düşünceler yüzünden öldürüldüler.
    savundukları şeyleri,o yıllarda reddeden sağ partilerin şu an hemen hemen aynı şeyleri savunmaları çok büyük çelişki ve hatta trajikomiktir...
    Orijinali Göster...
#06.04.2008 20:02 0 0 0
  • MAHİR ÇAYAN NÖBETTE


    03.02.2008





    1 Nisan 1966'da bir gerici Atatürk heykelinin önünde namaz kılıyor sonra yanındaki baltayla heykele saldırıyor.

    Buna tepki gösteren üniversite gençliği İzmir, İstanbul ve Ankara'da Atatürk heykelinin önünde "Atatürk'e bağlılık nöbeti" tutmaya başlıyor.

    Mahir Çayan'ın başkanlığındaki SBF Fikir Kulubü de bu nöbetlere katılıyor, İlk nöbette şu

    bildiri okunuyor.

    "(...) Biz, bu çirkin saldırılara araç olan uyutulmuş zavallı kişilere değil, bu anlayışın bilinçli, çıkarcı sözcülerine sesleniyoruz.

    Kuvvetini Atatürk devrimlerinden alan bir gençlik örgütü olarak biz, SBF Fikir Kulubü, tüm bu yurtsevmez hareketin karşısında sonuna dek direneceğiz ve Ata'nın büstüne kadar uzanmaya cüret eden ellerinizi kıracağız."
#07.04.2008 11:40 0 0 0
  • @hakan2230 adlı üyeden alıntı:
    MAHİR ÇAYAN NÖBETTE


    03.02.2008





    1 Nisan 1966'da bir gerici Atatürk heykelinin önünde namaz kılıyor sonra yanındaki baltayla heykele saldırıyor.

    Buna tepki gösteren üniversite gençliği İzmir, İstanbul ve Ankara'da Atatürk heykelinin önünde "Atatürk'e bağlılık nöbeti" tutmaya başlıyor.

    Mahir Çayan'ın başkanlığındaki SBF Fikir Kulubü de bu nöbetlere katılıyor, İlk nöbette şu

    bildiri okunuyor.

    "(...) Biz, bu çirkin saldırılara araç olan uyutulmuş zavallı kişilere değil, bu anlayışın bilinçli, çıkarcı sözcülerine sesleniyoruz.

    Kuvvetini Atatürk devrimlerinden alan bir gençlik örgütü olarak biz, SBF Fikir Kulubü, tüm bu yurtsevmez hareketin karşısında sonuna dek direneceğiz ve Ata'nın büstüne kadar uzanmaya cüret eden ellerinizi kıracağız."
    Orijinali Göster...

    teşekkürler...okuması gerekenler okusun...ama bu kişiler okuma özürlü oldukları gibi anlama özürlüdürlerde...eline,yüreğine ve beynine sağlık...
#07.04.2008 11:55 0 0 0
  • Çok güzel bir konu Mahir Çayan unutulmayacak bir Devrimci ülkesi uğruna canından olmuş fakat vatan haini diye anılmaktadır ne yazıkki.Gün gelicek herkes kimin ne yapamaya çalıştığını öğrenecek.Onlar ölmediler.Bir Mahar Çayan,Deniz Gezmiş,Yusuf Aslan,Hüseyin İnan gider milyonlarcası geri döner.

    Ölenler dövüşerek öldüler,
    Güneşe gömüldüler,
    Vaktimiz yok onların matemini tutmaya,
    Akın var güneşe akın,
    Güneşi zapt edeceğiz güneşin zaptı yakın!
#07.04.2008 13:23 0 0 0
  • @voyvoda adlı üyeden alıntı:
    [alinti=#2557572]hakan2230[/alinti]
    teşekkürler...okuması gerekenler okusun...ama bu kişiler okuma özürlü oldukları gibi anlama özürlüdürlerde...eline,yüreğine ve beynine sağlık...
    Orijinali Göster...
    teşekkürler...okuması gerekenler okusun...ama bu kişiler okuma özürlü oldukları gibi anlama özürlüdürlerde...eline,yüreğine ve beynine sağlık...

#07.04.2008 17:31 0 0 0
  • noimage
    noimage
    noimage
#07.04.2008 21:52 0 0 0
  • Eşkiya takımı
#25.07.2008 16:17 0 0 0
NaZ NaZ foto
  • Grup Yorum - KIZILDERE

    Ölüm onlari apansiz yakalamadi
    ülkemizin ucsuz bucaksiz sira daglarinda ve ovalarinda
    kentleri yoksul mahalelerinde, ve ugulduyan meydanlarinda
    kusatmalar altinda ve barkartlar arkasindan
    sömrüye zulme boyun eymemenin onuruyla,
    ölümün üstüne yürüdü onlar
    tereddüt etmediler yok biz buraya dönmeye degil ölmeye geldik
    diyerek türkülerle, marslarla karsiladilar ölümü
    özgür ve esit bir gelecek icin
    canimizdan bir parca koparircasina,
    en iyilerimizi verdik topraga
    onlar yaratilan DEVRIMCI deyerlerin,
    onurun, erdemin, inancin simgeleri olarak
    yüreklerimizi dolduruyor, bilincimizi aydinlatiyor,
    bizi kopmaz baglarla bagliyor DEVRIME...


    Oy dere KIZILDERE, böyle akisin nere
    Oy dere KIZILDERE, böyle akisin nere

    onlar bitermi sandin sana can vere vere oy oy oy oy
    onlar bitermi sandin sana can vere vere oy oy oy oy

    Dere bizim evimiz, suyu alin terimiz
    Dere bizim evimiz, suyu alin terimiz

    söyle nedendir dere vurulur genclerimiz oy oy oy oy
    söyle nedendir dere vurulur genclerimiz oy oy oy oy

    Dere böyle durulmaz, Gence kursun sıkılmaz
    Dere böyle durulmaz, Gence kursun sıkılmaz

    Sanma FASIST olandan, birgün hesap sorulmaz oy oy oy oy
    Sanma FASIST olandan, birgün hesap sorulmaz oy oy oy oy
#25.07.2008 16:45 0 0 0
  • Sağol Naz Çok Güzel Türküdür
#25.07.2008 16:46 0 0 0
  • öLdürüLmemi$, KatLediLmi$ Bir DewrimCidir...

    YerLeri BiLindiqi HaLde Gidip YakaLanmaLarı Gerekirken (Ki OperaSyon DüzenLenSe YakaLayabiLirLerdi) ÜzerLerine SaLdırıLmı$tır...
#25.07.2008 16:50 0 0 0
NaZ NaZ foto
  • noimage
#25.07.2008 17:01 0 0 0
  • devletin askeriyle polisiyle çatışmış, o çok değer verdiği köylüye kredi veren ziraat bankasını soyacak kadar alçalmış, eylemleriyle kaos ve tehtid ortamı yaratmayı amaçlamış kahraman, rahmetli, yüce devrimci, mücadele insanı sıfatlarıyla anılan che özentisi insandır. devletin kurumuna kurşun sıktıktan sonra ister pkk olsun ister komünist hiç farketmez o kurşun kendisine geri döner. insanlar gider ama insanların kurduğu örgütsel bir üst-yapı olan devlet baki kalır... zavallı azınlık devrimcilerde hayatlarını böyle saçma bir şekilde heba ederler.




    SİEMPRE GALLO & ANTİ antalyaspor
#27.07.2008 21:29 0 0 0
  • Arkadaşım Önce Bi Atatürk'ün Bursa Nutkunu Oku Orda Devletin Polisiyle Askeriyle İlgili Yazan Yeri Anlamaya Çalış (Başarabilirsen) Che Gueverayı Ben De Severim Örnek Alırım Atatürkle Beraber 20.yy 'ın En Büyük Devrimcilerindendir Bence..600 Yıllık Devletler Yıkıldı Zamanında Sen Ne Diyorsun Yanış İş Yaptı Mı Yıkılır O Devlet Olmamış Şey Değil..Olması Gerekne Yıkmak Değil Devlet Doğru Şeyler Yapmalı..

    (Burdan Sonrası İçin Sen Hariç Tüm Main Üyelerinden Özür Diliyorum)

    Esas Senin Gibi Düşünme Yeteneğini Kullanmayan Ya Da Kullanamayanlara Biz Bir Şeylerin Farkında Olan Ve Engellemeye Çalışan İnsanlar Hep Acımışızdır..
#27.07.2008 22:34 0 0 0