'Git! Ardına bile bakma!' diyesim geliyor..
Ama sen genede git-me..
GeL! Yüreği pamuk şevkatlim.. Aldırma bana.. Dinleme ne diyosam.. Sensizliğin sarhoşluğunda, saçmalamaya başlıyorum işte.. Boşver beni. Sen genede, GeL !
İşte, yine başlıyoruz. Ben gene başladım 'gel'lere. 'Git' demeyi beceremiyorum işte.. Gerçi hangisini desemde, duymuyorsun ya, neyse ...
Dışarda yağmur var. Rüzgarla bulut arkadaş olmuş, haberim yok. Acele yaşanmış bazı sevdalara, acele yağan yağmura soracaklarım var. İstediklerimi gotürmesine karşılık..
Sen izle yağmuru.. İzleyenin de, vay haline ...
Bitiyorum teker teker.. 'Yağmurlar, getirin onu bana!' Gerçi ne desem boşş.. Havada iyice soğumuş. Üşüyorum..Ama soğuk havaya mı, sensizliğin donuk havasına mı, çözemedim henüz..
'Onu bana getirin, hadi yağmurlar!!'