Fıkralar

Son güncelleme: 21.10.2007 16:56
  • Temel nisanlisi Fadime'yi gezdirmek için arabasina bindirir.. Vitese atarken,
    eli hafif yollu nisanlisinin bacagina deger.. Fadime kipkirmizi kesilir..
    Bir süre sonra evlenirler ve balayina çikarlar.. Bodrum'da otelin önüne gelince
    Temel kontagi kapatir.. El frenini çekerken, eli yine Fadime'nin bacagina
    deger.. Fadime yine kizarir ve Temel'e ;
    "Ula artuk evlenduk, daha ileri gidebilursun" der..
    Temel arabayi çalistirir ve Marmaris'e dogru yola koyulurlar...

    ----------------

    Forsaların çektiği küreklerle mavi akdenizde süzülerek yol alan o zamanın savaş gemisi kadırganın forsa başı öğle yemeğinden önce elindeki kırbaçı şaklatarak forsalara; "
    -Bana bakın...Size bir iyi haberim birde kötü haberim var." demiş. "
    -Önce iyi haberimle başlıyorum: Bügün öğle yemeğinde bol tatlı var." "
    -Kötü haberim gelince: Kaptan öğleden sonra su kayağı yapacak!!!"

    -----------------------

    Bir adamla karısı Mısır'da eski bir çarşıda geziyorlarmış. Ayakkabı satılan bir dükkânın önünden geçerlerken satıcı içerden seslenmiş, buyur etmiş, girmişler.
    - Satıcı "çok özel büyülü sandaletlerim var beyefendi, sizi sex te çok vahşi ve kuvvetli yapacak sandaletler..." Adam tabi ki erkekliğe leke sürdürmemek için pek önemsememiş ama eski günleri özleyen karısının ısrarlarına dayanamayıp sandaletleri denemeye karar vermiş. Adam sandaletleri giyer giymez gözleri parlamış, kalbi hızlı hızlı atmış, fiziksel değişimler başlamış, nefesi serileşmiş gözleri büyümüş ve etrafına seri bir şekilde bakınmaya başlamış. Karısı bir adım geri kaçmış "Aman allahım dur dur..." derken adam koşmuş, satıcıyı yakaladığı gibi tezgaha yatırmış, pantolonunu parçalayarak çıkarmaya başlamış, bu arada satıcı bir yandan kurtulmaya çalışırken bağırıyormuş,
    -"Sandaletleri ters giydin lan!..."

    ----------------------

    Köyü basan bir gurup terörist bütün köy halkını sıraya dizer... Grubun başı köy halkına derki...
    - Hayatta kalabilmeniz için bir şansınız var. Köyün erkekleri tek sıra dizilecekler. Hepiniz mallarınızı çıkartacaksınız. Karıların gözünü bağlayacağım. Gözü bağlı olarak kadınlar hepsine elleyecek. Kim kocasınınkini elleyerek tanırsa o karı kocanın hayatını bağışlayacağım... Derken kadınlar birer birer gözleri bağlanıp getirilir.
    - Birinci kadın başlar. " Bu değil, bu değil, bu değil BU!! " kocasını ve kendini ölümden kurtarır.
    - İkinci kadın gelir. "Bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, BU!".. onlarda kurtulurlar. Üçüncü kadınıda getirdiklerinde terörist dayanamayıp adamların arasına geçer. Kadın başlar kocasını aramak için ellemeye.
    - Bu değil, bu değil, bu değil, bu değil, Bu Bizim Köyden Değil, bu değil, bu değil, Bu....

    -----------------------

    Alkolik bir adam bir marketin önünden geçerken viskilere bakıp, ahbe şöyle işedik mi viski olsa ne olur sanki diye hayal kurmuş. Bunun üzerine dileği kabul olmuş. Akşam eve gelip karısına hanım iki bardak getir de viski içelim diyince karısı da ne oldu paramı buldun demiş. Adam olanları anlatmış, karısıda görmek için hadi yap ta içelim demiş. Adam gerçekten viski işiyormuş. Gel zaman git zaman adam bir gün yine akşam olmuş evine gelmiş karısına hanım bir bardak getir kafayı çekeceğim demiş. Karısı da bey bugün bensiz mi içeceksin diyince adamda hayır sen bugün şişeden içeceksin demiş.

    --------------------

    John sabah kalktığında vakit çok geçtir. Ve acele ile giyinip hemen bir taksiye atlayıp işe gider. Fakat işe geldiğinde patronu onu her zaman geç kaldığı için isten kovar. İşten kovulan John üzgün bir şekilde eve döner. Eve geldiğinde yatak odasında Karısını bir Zenci ile yatarken bulur. Ve kadın artık kendisini sevmediğini, evini ve arabasını aldığını söyleyip John'u evden kovar. İyice çaresiz kalan John sokaklarda dolaşırken kendini köprüden atıp ölmeyi düşünür. Tam köprüden atlarken bir Noel Baba gelir. Noel Baba niçin ölmek istediğini sorar. John başından geçenleri anlatır.
    - Noel Baba " Şöyle 20 yaşında sarışın bir kadının olsun ister mi sin?
    -John " Elbette"
    -Noel Baba " Şöyle kendi işin, Porche ve muhteşem bir villan olmasını ister mi sin?"
    -John tereddütsüz "Tabi elbette isterim."
    -Noel Baba "Ama bir şartım var."
    -John " Nedir şartın?"
    -Noel Baba " Bir kere yapacağım!!!!" John düşünür, biraz sabredeceğim ve muhteşem şeyler kazanacağım der. Tamam der. John soyunmaya başlar ve bu işi yaparken
    -Noel Baba sorar. " John kaç yaşındansın?"
    -John "41"
    -Noel Baba "John 41 yaşındasın ama hala Noel Baba'lara inanıyorsun!!!!!"


#21.09.2007 15:00 0 0 0
  • fıkralar çok güzel teşekkürler
#25.09.2007 04:06 0 0 0
  • Paylaşım için Teşekkürler...
#25.09.2007 16:53 0 0 0
  • ememgine saglık
#25.09.2007 21:43 0 0 0
  • €ll€rin€ sağlıQ...
#21.10.2007 16:56 0 0 0