Üretmeyip, tüketerek nereye varabiliriz? Futbol sektöründe maalesef üretme yerine tüketerek var olmaya çalışıyoruz. Bu büyük yanlış. Şöyle bir düşünün; Fenerbahçe grubunda lider, Galatasaray Sion'u 5-1 yenmiş, taraftarıyla mutluluk içinde, Beşiktaş kanadı üzüntülü... Peki yanlış nerede, biliyorlar mı? Hiç tahmin etmiyorum. Anlatmak istediğim, mükemmel oyunlar sonucunda aldığımız hazları düşünün. Peki bunun istikrarlı bir yapıda devamını getirebilir miyiz? Kesinlikle "evet." Ama ülkemizde kalite yönünde değil, daha çok detay ve detayları manşetlere taşıyarak çıkış yolu aramaktayız. Mümkün değil. Tabii bir eleştirmen olarak benden beklenen, futbolun teknik yönünü yazıp, söylemem. Ama kulüp yapısı, saha dışında kalan ekonomiden teknik direktöre, futbolcuya yapılan yatırımı ne derece akıllı kullanacağıza kadar her detay önemli. Sahada oynanan 1,5 saatlik periyot en kısa süre. Yönetimin yanında, teknik direktör seçiminde akıllı olmak zorundasınız. Çünkü takımda en az 20-25 oyuncu vardır. Siz, teknik direktör olarak takımın ası, yıldızı diye diğerlerini gözardı ederseniz, başarılı olmanız da mümkün değil. Takım bir bütündür. Ve bu bütünü uzun bir maraton içinde değerlendirecek yapıyı oluşturmak zorundasınız. Ama bizde öyle değil. Yönetim ve futbol takımı değişemeyeceğine göre, hep kolay olan teknik direktör değişimine gidiliyor.
Son olay Kalli... Adamı yerden yere vurdular. Yok 'Gestapo'ymuş, yok 'kelle avcısı' imiş. Kalli ne güzel cevap verdi: 'Türkiye'ye sidik yarışına gelmedim." Ama maalesef Kalli bizi çok iyi tanıdığı için yorumu da bize yakışır nitelikte oldu. Bir şeye açıklık getirmek istiyorum. Adnan Polat ve Adnan Sezgin'i operasyondan sonra duruşları nedeniyle eleştirmiştim. Salı günü Polat ile konuştum. Polat, Lincoln ve Hakan'ı öpmesinin nedenini şöyle açıkladı: "Operasyondan sonra Hakan Şükür ve Lincoln'le görüştük. Ve onlara, "Biz bir takımız, takımda herkes kurallara uymak zorunda. Kalli'nin yanındayız" dedim. Daha sonra da soyunma odasına giderek arkadaşlarını başarılar dilemelerini, maçı tribünden izlemelerini ve onlara destek vermelerini istedim. Bunu kabul ettikleri için onları öptüm."