Kwai Köprüsü: Bir zulüm anıtı!

Son güncelleme: 25.08.2008 23:50
  • Bugün Tayland'ın başlıca turizm merkezlerinden olan, filmi de çekilen Kwai Köprüsü'nün gerçek hikâyesini sadece yörenin yaşlıları hatırlıyor. Japonya'nın demiryolu inşaatında çalışan işçilerin 70 bini elverişsiz doğa şartları ve zor çalışma koşulları nedeniyle ölmüştü.

    Tayland'a gelen yabancı turistlerin ziyaret ettiği yerlerin başında ünlü Hollywood filmine de konu olan Kwai Köprüsü ve köprünün yapımında çalıştırılan esir müttefik askerlerinin mezarlığı geliyor. Ancak filme ilham veren, İkinci Dünya Savaşı sırasında Tayland'la Japon işgali altındaki Burma arasında inşa edilen ve "Ölüm Demiryolu" olarak da bilinen demiryolu inşaatını bugün yaşlılardan başka hatırlayan yok.
    Demiryolunun hikayesi Japonlar'ın Doğu Asya'yı işgal etmesiyle başladı. Birliklerini takviye ederek Hindistan içlerine ilerlemek isteyen Japonlar bir demiryolu projesi üzerinde çalışmaya başladı. Projenin temel amacı Bangkok'tan Burma'ya deniz yoluyla iki bin mil süren yolu 350 mile düşürmekti. Projeyi hayata geçirmek için çalışacak işçilere demiryolunun Hindistan'ı Britanya sömürgeliğinden kurtarıp bağımsızlığını sağlamak için gerekli olduğu anlatıldı. Kimileri buna inanarak demiryolunun yapımında çalışmaya gönüllü oldu. Savaşın pençesinde açlık ve yoksullukla boğuşan işçilerin birçoğu da ücret almak için çalışmak istedi.
    FİLMİ VE KİTABI VAR • Gönüllü olmayanlar ise silah zoruyla çalıştı. Böylece aralarında Tamiller, Çinliler, sömürge Malezya'dan getirilen Malaylar, Burmalılar ve Endonezyalılar gibi çeşitli etnik grupların olduğu* 200 bin ila 300 bin Asyalı işçi demiryolu yapımında görev aldı. Ancak Malay coğrafyası demiryolu yapımına hiç de uygun değildi. Dağlar geçit vermiyor, ormanlarda kol gezen sıtma işçileri kırıp geçiriyordu. İşçiler çıplak elle ve fillerin yardımıyla çalıştı. Kimi hastalıktan, kimi açlıktan, kimisi de yetkililer tarafından çalışmaya zorlanıp öldürülerek işçilerin 70 bini bu projede yitip gitti. Savaş nedeniyle esir alınan 61 bin 806 İngiliz, Avustralyalı, Hollandalı ve Amerikan savaş tutuklusuna da eziyet edildi. İnşaata katılan savaş tutuklularının yüzde 20'sinin de açlık, hastalık ve idam yoluyla öldüğü hükümetlerin resmi tarih kayıtlarına geçti. Ölüm Demiryolu, "Kwai Köprüsü" isimli müziğiyle de ünlü Hollywood klasiğine ve Pierre Boulle'nin kitabına da ilham vermişti.
    ÖLÜM DEMİRYOLU* ADETA UNUTULMUŞ BİR TARİH • 60 yıl önce on binlerce insanın hayatına mal olan olayları bölge sakinlerine ve yabancı turistlere hatırlatacak bir anıt bulunmuyor bölgede. Sadece tarihe tanıklık eden yaşlılar var. Bu yaşlılardan biri de Urai Bosap. 78 yaşındaki Bosap, gelenlere bahçeden meyve yemediğini söylüyor. Çünkü Urai bir deri bir kemik kalmış Asyalı işçilerin cesetlerinin bugün ağaçların yükseldiği yere kazılan toplu mezarlara atılışını hâlâ hatırlıyor. Hafızasını zorlayarak konuşan Urai "Çukurlara atılan insanlardan bazıları hâlâ ölmemişti, inliyorlardı" diyor. Malezya'da bulduğu 12 eski demiryolu işçisiyle konuşarak bunları bir kitapta toplamak isteyen eski öğretmen Muthammal Palanisamy, "Yaşlılar öldüğünde tarihin bir parçası da onlarla birlikte ölecek" diyor. Çünkü demiryolu işçilerinin birçoğu okuma yazma bilmediği için anılarını da yazılı hale getiremiyor. Gazeteye ilan vererek demiryolu yapımında çalışan işçilerle temas etmeye çalıştığını ancak çok azıyla tanışabildiğini söylüyor. 'Adeta unutulmuş bir tarih' nitelendirmesi yapan Malezya'daki ekim alanının emekli müdürü Sasidaran Sellappah babasının da kauçuk ağacı çiftliğinden alınarak demiryolunda çalışmaya zorlanan 120 Tamil işçi arasında yer aldığını belirtiyor. Bu işçilerden sadece 47'si yaşadı. Sasidaran şimdi Japon hükümetinden tazminat alabilmek için bir kampanya sürdürüyor ve bu çalışması sırasında demiryolu hakkında çok az şey bilen ve büyükbabalarının neden bir daha geri dönmediğini anlayamayan birçok aile ile tanıştığını açıklıyor.
    ( NEW YORK TIMES ) - 16.03.2008

    Nesrin Savaş Kantarcı
#21.03.2008 10:13 0 0 0
  • bu filim ban çok acil lazım
#25.08.2008 23:50 0 0 0