Giriş
Giriş
Üye Ol
Main-Board
Gündem
Giriş
Giriş
Üye Ol
Ana Sayfa
Duygusal
Erguvanlar Elleri ve Yıldızlar
Erguvanlar Elleri ve Yıldızlar
113
Son güncelleme: 01.02.2015 13:49
Ay Kız
mustafa yalçın şiirleri - aşk şiirleri - erguvan şiirleri - ayrılık şiirleri
Söz gelimi, erguvanlar bana dönmüş olsun.
Saat beşten sonra gün düşer sulara.
Pencereden yankısı başlar talihsiz ruhların.
Kırık bir aynadan yansır gözlerime.
Biraz duman, biraz yanması genzin…
Kitapların dağılması kaçınılmazdır masa üstünde.
Günün son rüzgârını devrederken geceye
Mektuplar gelir aklıma.
Erguvan çiçeği saçacak mektuplar…
Anlaması an meselesidir belki
Avucumda yer edinemeyecek
O beldeden uzak çiçekler dolusu tomarları.
Yazmasam da bilir; bahanesi çoktur ellerini tutmamın.
Erguvan dalı okşar avuçlarımı ansızın.
Kâkülü kaybolmuş yıldızların yüzü durulur.
Kokusu hoş bir parfüm bırakırım bileklerine.
Modern zamana uyumsuz ışıldar gözleri.
Ve bir yıldız düşer avuçlarıma parmaklarından.
Nemli rüzgârları yüzümüze yapışır
Ne kadar tutsak da avuçlarımızda akan denizin…
Bir avuç deniz sefası sunarım ona.
Ve bir yıldız daha düşer yanaklarından avuçlarıma.
İçinde zaman sisi yayılmış kasveti örten
Bilmem hangi kapısından adım atsam
Dilimde kemirgen, sözleri yiyen arı kuşları…
Yine de parıltısına yüz dönmüş gözlerime
Zemini kaygan meşe taburları üzerinden
Bir daha çıkmasın diye çakılacak bakışlarından
Bir ışın demeti yollar merhamet perisi.
Ve bir yıldız daha düşer gözlerinden avuçlarıma.
Erguvan dalı kadar uzanıyor kırılgan penceremden.
Şiir sancılarına yol vermeden tutunduğu camlardan
Mideyi aşındıran bütün kekre yalnızlığı kadar
Bir o kadar da gül mevsimi rüzgârları deviren yüzünden
Bir yığın mesele tutuşturuyor yıldızların iz bıraktığı
Avuçlarıma aralayarak zaman sıkışmalarını…
Her görünmesi bir mektup olur kapı arasından uzatılan.
Yayınlanmayacak şiirlere konu olup
Bulanık her sudan berraklığa uzanan
Hiç bir zaman bilinmeyecek, bulunamayacak gezegenlere
Zaman tozu serpecek rüzgârı döven saçlarından.
Ve bir yıldız daha düşer saçlarından avuçlarıma.
“Neden erguvanlar” diye soracaklar balkondan
İri gövdeleri pis, yağlı korkulukları silerken.
Siz, teker teker kopan yaprakları bilir misiniz
Kimine pembe kimine mor salkımlı hayatları getiren
Kökleri ve dalları haricinde gövdesi bir
Kimine gözlerinden kimine ayaklarından dokunanı.
Bana hep avuçlarımdan dokunan erguvanlar
Yıldızları, tomar tomar mektupları sıkıştırıyor ellerime.
Yüzü aydın, parmakları kir tutmuş dünyadan geçen
Tenimde kenar mahallelerde birikmiş ıslak toprağı
Ruhumda yeniden mayalanacak düşlere yoğuran merhamet perisi
Duruyor gölgesinde, yüzü aydın, saçları erguvan…
Bir elinde yıldızlar, diğerinde papirüsleri ruhumun…
Başka sebebi yok.
Zira yıldızlarını taşıyorum ellerimde
Gerisi malumname…
19.08.2014
#01.02.2015 13:49
0
0
0
Erguvanlar Elleri ve Yıldızlar Konusuna Benzer Konular
YILDIZLARDA BULUŞURUZ
17.07.2004
YILDIZLARIM
08.08.2004
Yıldızlar
16.08.2004
Geceler yıldızlar içindir
10.09.2004
Real’i yıldızları taşıyor
12.09.2004
Plastik Gıda Ambalajı
01.02.2015 13:49
Main-Board 2004 - 2023
Bugün
Aramalar
Üyeler
Toplist
Hakkımızda
Kurallar
İletişim
Adapazarı Duşakabin