Aşk Aşka Aşkıma

Son güncelleme: 11.05.2005 13:30
  • Ne lüks arabalar ne sporlar...
    Sadece bisiklete binmek istiyorum seninle, neşeli çığlıklarını duyarak ha düştük ha düşeceğiz diye...
    Ünlü bir şarkıcı olup, herkesin beni dinlemesini değil,taşlı bir kıyıda, ateşin önünde, fısıldamak istiyorum şarkımı sana makamlı makamsız..
    Lüks lokantalar, vitrinde yemek gibi geliyor bana.İnan arabesk değil, yarim ekmek kaşar üstü kola paylaşmak
    istiyorum seninle...
    Tüm kitapları okuyup, yazarlarıyla tartışmak değil, Gece yatağımızda sarmaş dolaş, okuyup tartışmak bir kitabı. Senin fikirlerinle benimkilerle yoğurmak, benimkilerle seninkileri...
    Bir sır vereyim sana, insanlar bilmiyorlar ama; ruh sevişir bedenden önce.
    Geceler bizim.Ne su yatağı, ne mobilya, yatak odasında aşk ...
    Yer yatağı sıcak gelir hep bana, ve çiçek, aldırma odayı oksijensiz bırakır çiçek diyenlere.
    Onlarca yastık istiyorum aşk, yatak odamıza rengarenk, aldırma zevksiz olur diyenlere, Zevkli, içten duygu anlatımıysa, herhangi bir konuda; zevksiz bir şey yapamayız...
    O kadar yoğunki duygularım sana....
    Ne lüks villalar istiyorum onlarca odalı, ne dev malikane, ne yalı Duvarı olsun yeter metrekaresi önemli değil...
    Bak bir sır daha sana, Eşlerin mutluluklarını, huzursuzluklarını, karakterlerini,geçmişlerini bir evin duvarı anlatır.
    Bomboşsa duvarlar, ruh yoktur ikisinde de... Sadece yetmiş seksen yıl yasayacaklardır zaten.

    Bizim, fotoğraflarımız olacak en sevgili anlarımızda çekilmiş,mutlaka gülerken.
    Senin bana, benim sana hediyelerimiz olacak asılan, çirkinde olsa kendi elimiz değmiş resimler, Belki alçı kalpler, belki bir senin bir benim boyalı ellerimizle kaplayacağız duvarımızı rengarenk..
    En güzel aşk şiirleri sana olacak
    Duvarlarımız yalan söylemeyecek, buram buram yaşam sevgisi kokacak...
    İnsanlar mutsuzlar sevgili, her şeye açlar ve doyumsuzlar...
    Bense, bir tek seni istiyorum, bir tek seni aşk ...
    Çünkü, sen benim her şeyimsin aşk, aşkım papatyam....
#03.05.2005 19:08 0 0 0
  • Sana bir çicek çizdim;
    asla solmasin diye...
    Senden bakmasin; hiç kimse görmesin,
    koklamasin diye...
    Gözyaslarimla sulayip büyüttüm,
    ölmesin,her zaman hatýrlansýn diye...
    Sana bir çicek gönderiyorum,
    artik büyütemiyorum;
    ölmesin diye,
    ben unutuyorum,
    sen,asla unutma
    artik sen büyüt diye...
#03.05.2005 19:09 0 0 0
  • (-) EkSi (+) ArTıYı = GöTüRüR


    Kalemimin
    her göz süzüşü
    her kalça sallayışı;
    Ek ve tadiller dahil
    tarifeler mucibi
    belli oranda
    harca tabidir.

    Yazmak istemeden
    Yazdığım her şey
    Ki onlar;
    Yazmak isteyip de
    Yazamadıklarımdan
    Defaten
    mahsup edilir.

    Hani, basitçe
    Eksi artıyı götürür
    Dersiniz ya siz...
    Yanlış değil
    Özenle yerleştirilmiş
    Nokta ile virgül bile
    Hep borçlu kaldığım
    Bu hesaba ilavedir.

    Şairim ya,Ne gam......
    Bu borç ki,
    Kelimelerin tükenip
    Sus ların çıbana döndüğü yerde
    Bir basit sivilcedir.
    Zaten,alacaklı olup
    Peşine düşmektense
    Borcum olsun. Tercihimdir
    Nasılsa bir gün gelir
    Bir şekilde ödenir.
    Hem.. nasıl derler?
    Borç yiğidin kamçısı
    Değil midir?

    (-) EkSi (+) ArTıYı = GöTüRüR
#03.05.2005 19:13 0 0 0
  • ***AşK***

    o kadar nazlı ki 'gül endam'
    üşüyebiliyor kuşun kanadından

    ateşi çıkıyor
    nabzı düşüyor
    soluksuz kalıyor
    biz farkına varamadan

    sonradan

    asla mümkün olmuyor
    kaldırmak yatağından
    usulca /hırpalamadan

    sararıp solmadan,
    ve
    geç kalmadan

    sarmalı / bin kerre

    bin kerre / öpmeli
    kaymadan önce
    avucumuzdan
#03.05.2005 19:16 0 0 0
  • Hepsi için teşekkürler

    duygularına sağlık
#03.05.2005 19:17 0 0 0
  • AğLaMaK,

    İğne yapraklı çam ormanlarından mı geçti yolunuz?
    Ki! bu kadar yoruldunuz

    Ne çok! mor hıçkırık biriktirmiş dirsekleriniz.
    Salın zincirlerini kurtulursunuz.
#03.05.2005 19:18 0 0 0
  • Adın İstanbulsa

    Adın; hâlâ İstanbul'sa,
    Beni de al
    zamanı ninnilendiren
    şefkatli kollarına.

    Tonlarca
    demir filizi,
    milyonlarca
    sıva yüzü görmemiş tuğla;
    gölge düşürüyor olsa da
    tarihi dokuna,
    sen sokul usulca
    nazlı bir gelin gibi süzüldüğün
    düşümdeki tabloya.

    Gençliğimin;
    artık yok olmuş
    mor salkımlı bahçelerini
    saklarken koynunda,
    boynu bükük, küskün durma.
    Bunca çığırtkan,
    bunca gürültü arasında
    çağları devirmiş olgunluğunla
    susabiliyorsun ya,
    İşte bu sessizliğin;
    zulmediyor usuma.

    Adın hâlâ İstanbul'sa;
    ara sıra,
    Ses vermeyi unutma
    Aşiyan yollarında.

    Farkında değil misin?
    sulara düşen gölgen
    sanki;
    altın oymalı, yakut kakmalı
    muhteşem bir kadırga.
    Yaşanmış ve yaşanacak
    tüm zamanlar ise;
    sana, sadece forsa

    Sen;
    gelmiş geçmiş
    bütün akşamlarda
    nasılsan;
    şimdi de gözlerinde
    aynı şimşek çakıyor
    ve esiyor tepelerinde
    aynı fırtına.

    Sarayın
    uyurken hıyabanda,
    göğsündeki sabır taşı
    altın kafesinden fırlamada.

    Git gide biterdi eskiden
    Arnavut kaldırımların değil mi?
    Oysa artık;
    uzadıkça uzuyorsun asfaltlarda.

    Kısacası;
    göz kamaştıran bir ihtişamla
    büyüyorsun gözbebeğim.
    Dönüşüm eylemin
    kıvranıyor sancılarda.
    Bilirsin işte;
    sararırken acı çeker başaklar.
    Tam da bu yaşadığın;
    öyle bir fasıla.
    Hiç boşuna değil iç geçirişi alemin.
    sadece sen bil / sır olsun aramızda
    ki; her bir şeyin nazarda.

    Bu günden, yarına;
    seni yerleştirdim dualarıma.

    İsmin; hep İstanbul kalsın.
    Ve hep selam dursun
    Constantin İstanbula.
    Mine ÖzdemirTa$
#03.05.2005 19:20 0 0 0
  • **** SaKLı MeZaR****

    bilinmeyene yolculuk hevesi doğar ya ara sıra
    işte o zaman...!
    bir kıvılcım düşer
    sakınan göze batacak olan çöplerin tarlasına.

    O en geniş zamanlar darlanır ya bir anda
    işte o zaman
    gökten siyanür yağar
    bardağı taşıracak olan damlanın sularına

    gömmek kolaydır ya yüreksizliği sırların mezarına
    hiç bakamadan gerçeğin aynasına
    yas tutar dururuz
    kalmaktan daha yürekli olan gitmenin ardı sıra

    Mine Özdemirtaş
#03.05.2005 19:22 0 0 0
  • Ellerine saglik
    Tesekkürler
#03.05.2005 20:39 0 0 0
  • yine müthişsin arkadaşım, yüreğin dert görmesin
#04.05.2005 10:18 0 0 0
  • hepsi birbirinden güzel ellerine sağlık
#04.05.2005 11:57 0 0 0
  • Yuregine saglik guzelim.. hepsi birbirinden guzel
#04.05.2005 23:06 0 0 0
  • COk Tsk ederim..Yüregine Saglik..
#05.05.2005 00:25 0 0 0
  • Te$eKKüRLER Ellerine SaqLıK
#11.05.2005 13:30 0 0 0