Hadi gel; yollarından geçelim, şehrin en işlek caddelerinin
Kapısını çalalım, hiç tanımadıklarımızın ,tanıyormuş gibi yapalım,"biz geldik" diyelim ,geldik işte!!..
İçerisine bakalım gözlerinin; yüreğimizdekini yüreğinize dökmeye, hüznünüze ortak olmaya işte, bi çayınızı içmeye
Amanos dağları eteklerinde, omzunu dağa vermiş sıvasız duvarların, içindeki kalp atışlarından verelim,düşen nabzımıza.
Mahalle arası maçlarında, seken kale arkası toplarına seğirtelim; utangaç gülüşümüzle, kunduramızın boyasını bozma pahasına, vuralım gövdesine gövdesine hayatın
Hadi gel;
Bir şeyler yapalım;
Sıradanlaşmışlığımıza inat
Kaldırım kenarlarından yürüyelim, dar sokakların da şehrin, omuzlarımız değsin birbirine, kimliksiz şehrin hikâyesini arayalım mahalle aralarında
Yol kenarlarında ki, su oluklarına bırakalım yaptığımız kâğıttan gemileri Bir de mektup yazalım, beyaz güvercinle salacağımız; eskiye ve umuda dair
Parke taşlarına vurmasa da akşam güneşi!, çok katlı apartmanların güneş enerjilerine yansımasını seyredelim, gözlerimizi kısarak Yüreğimizi kısarak
ahh ulan"lı cümlecikler kuralım sonra
Hadi gel;
Bilinmez, sorulmaz kapılar bulalım kendimize; sırf onun'da yarın komşularına anlatacağı bir anısı olsun diye, kapısını çalalım "Ayşe teyze" diyelim; cevabını bildiğimiz sorulardan soralım, dizlerinin sızılarını çekelim, içtiği tansiyon ilaçlarına bir bardak suyu da biz verelim
mahallelelere inelim, tren raylarından sekerek.Yollarına kuru biber dökülmüş, ellerinin acısı yüreğine vuran ablalarla konuşalım;"Pazar paramız çıkıyor oğul" diye gülüşmelerini seyredelim.."yömyemiz beş lira ;oğlan, kız birde ben, hepimiz !!!...
Hadi gel;
Hatice teyzeye gidelim ;bu bayramda kimse gelmemiş yanına ,oğlu da varmış hem, can deyip karnında taşıdığı,"umutlarım" bile demeden ,hesapsızcaMerkez Camiinden yürüyerek yirmi dakika,mezarlığa varmadan sağda toprak ev,çatısı mı?yok!!!toprak damına naylon çekili ,yan tarafına da çinko çakılmış,kaymakamlıktan para çıkarılıp tahem kapısına da vurmaya gerek yok,tahtasının yarısı çatlak,tıpkı yüreği gibi!!!
Hadi gel Oy havar'ı çekelim ciğerimize, delilo'yu, şemame'yi dönelim köy düğünlerinde,
Şalvarına dökülen muş tütünlerinden saralım Mirza Dayının. Her iç çekişinde, dilinde ki çöpü dışarı atışını seyredelim, sararmış bıyıklarıyla. Alın kıvrımlarında ki tarihi okuyalım; acının ve duruşun
Hadi gel bir türkü söyleyelim, ağıtlar yakalım memleket üzerine