Nerdeyim Ben

Son güncelleme: 25.09.2006 07:18
  • Güneş ışığı penceremden içeri giriyor yavaş yavaş

    Şöyle bir uzanayım yatağıma,

    Pek de rahat değil ama,

    Bu güzelliğin zevkine ancak böyle varılır.

    Off ! yatak batıyor sırtıma,

    Ama güneş ışığı unutturuyor bu ıstırabı

    Ferahlıyorum, yüzüm aydınlanıyor

    Unutuyorum tüm kötülükleri, acıları...

    Yolculuk yapıyorum ışıklar eşliğinde başka diyarlara

    O ışıkları tutmaya çalışıyorum ellerimle,

    Ama nafile, tutamıyorum, kayıyorlar avuçlarımdan

    Sıcak ve parlaklar; yıldız gibiler...

    Benimle bin bir renkteki çiçekler arasında koşuyorlar

    Bir o yana, bir bu yana koşuyoruz

    Sonra rüzgar da katılıyor bize,

    O da alabildiğine koşuyor nefes nefese

    Sesi kulaklarımda çınlıyor

    Kuşlar, böcekler, ağaçlar hepsi koşuyor

    Hepimiz amaçsızca koşuyoruz bir yerlere

    Savrulup gidiyoruz.

    Bütün bedenim uyuşuyor,

    Üzerime bir yorgunluk çöküyor,

    Birden ortaya çıkan bu yorgunluk da nesi?

    Aman Allah'ım! ışıklar, rüzgar, kuşlar nerede?

    Ya altımızda salınan çiçekler, onlar nerede?

    Bu ürkütücü karanlık da nereden çıktı?

    Ya o karanlığı delen korkunç ses,

    Ne, ne bu çakıp çakıp kaybolan parlak damarlar ?

    Şimşek mi yoksa?

    Evet, evet şimşek!

    Bal gibi şimşek!

    Peki ne işi var burada?

    Niye çıkıverdi birden ortaya?

    Niye bozdu o güzelliği?

    Bu sırtıma batan şey de ne?

    Hıh! yatakmış...

    Eskisinden daha fazla batıyor sırtıma nedense,

    İğne gibi, ok gibi, kurşun gibi...

    Bu ses? yağmur sesi!

    Evet, evet yağmur sesi!

    Ardından yoğun bir toprak kokusu...

    Bu kez de kendimi bir tarlada buluyorum

    Elimde orak, altın sarısı, uzun boylu başakları biçiyorum

    Alnımdan akan terleri siliyorum durup,

    Gözlerim uçsuz bucaksız tarlaya dikiliyor

    Başakların rüzgarla dans edişini seyre dalıyorum

    Gülümsüyorum, gururlanıyorum

    Çünkü emeğinin karşılığını almış bir çiftçiyim...

    Ah! yüzümde hissettiğim bu soğukluk da nesi?

    Elimi yüzüme götürüyorum ve o soğuk noktayı buluyorum

    Su bu, su!

    Peki nereden çıktı bu su?

    Gözlerimi açıp tavana dikiyorum

    Yüzüme siper almış bir yağmur damlası küçük bir delikten bana bakıyor,

    Her an damlamaya hazır,

    Yerimden kalksam iyi olacak,

    Off! şu yatak fena yapmış sırtımı...

    Etrafıma üzgün gözlerle bakıyorum,

    Gözlerim odamın her köşesinde geziniyor,

    En son pencereye odaklanıyor,

    Ama bu pencere çok küçük!

    Altında da demirden bir tepsi var

    Güneş, şimşek, yağmur hiçbir şey yok

    Yüzümdeki ıslaklık da yok,

    Tavana bakıyorum, yağmur damlası yok

    Oysa biraz önce oradaydı...

    Şimdi nerede?

    Tavan bile yok gibi,

    Karanlık üzerime çökmüş sanki

    Aman Allah! altımdaki yatak da kaybolmuş

    Bu, bu dokunduğum, üzerinde oturduğum beton bir zemin

    Olamaz burası da neresi?

    Ben neredeyim?

    Neredeyim?
#24.09.2006 17:50 0 0 0
  • paylaşım için sağol
#24.09.2006 18:26 0 0 0
  • çok ilginç ama bi o kadarda güzel bir yazıydı

    peki sonunda neredeydi baya merak ettim de

    teşekkürler canımcım yüreğine sağlık
#25.09.2006 07:18 0 0 0