Arif, bir internet kafeye girmiştir ve MSN açtığında Hikmet Abinin de orada olduğunu görmüştür. Sonrası ise şu şekildedir:
arif_belesoglu: Hikmet Abi, merhaba.
Hikmetabi: Şu anda bir titreşim aldınız.
arif_belesoglu: Alt caddedeki kafedeyim abi, hesabı sana yazdırıyorum. Yanımda bozuk para yok da... Abi, Chelseanin taraftar sitesine mail attım. Hep İngilizce yazıyonuz, bi şey anlamıyoruz dedim. Sence değiştirirler mi artık?
arif_belesoglu: Abicim, bir de beleş müzik falan indiriliyormuş ya... Acaba beleş forma, atkı falan da indirebilir miyiz? Var mıdır böyle bir teknoloji?
arif_belesoglu: Ya abi, Biletixten bilet alınca buradan çıktısını mı almak gerekiyor acaba? Hiç kafam basmadı bu işe valla. Bir de ben bileti alsam bile senin hesaptan nasıl çekecekler parayı?
arif_belesoglu: Abi, ya çok yavaş yazıyorsun ya da cevap vermiyorsun. Abi, şu taraftar sitelerinde herkes takma adla yazıyor ya, benim takma adım da Cömert olsun. Valla dünyada akla gelebilecek en son kişi ben olurum herhalde. Dur abi, bir de gülücük yollim sana!
arif_belesoglu: Abicim, bak bir anket var; sizce bu sene UEFA Kupasını bir Türk takımı kazanabilir mi? Bence üç tanesi birden kazanacak abi Ama öyle bir şık yokmuş!
Hikmetabi: Çevrimdışı görünüyor.
arif_belesoglu: Aaa! Abi nereye gittin yine? Herhalde düştün! Acaba bu düşüşe penaltı verirler mi? Tamam abi, kabul ediyorum, iğrenç bir espriydi. Bari ben de kapatayım pencereyi; cereyan yapmasın...