Ünlü İngiliz devlet adamı ve yazarı Winston Churcillin 1936 yılında "Sadece göğüs ve butunu yiyeceksek, bütün tavuk yetiştirmeyelim" öngörüsü sonunda gerçek oldu.
2001 yılında Nasa'nın başladığı çalışmaları bugün Alman Hükümeti de hücreden domuz eti yetiştirilebilmesi için ayırdığı 2 milyon dolarlık bütçeyle destekliyor. Tüm bu çalışmalar sonucunda laboratuvarda et üretimini başaran bilimadamları 1 kilo eti 10 bin dolara mal ediyor.
KAS HÜCRESİYLE:
Bilimadamları eti myoblast adı verilen bir kas hücresiyle yoktan var edebiliyor. Canlı, yaşayan bir hayvandan alınan bu hücre glucose, amino asit, ve minerallerle birleştiriliyor. Geçici bir yapı iskelesinde bioreaktöre yerleştirilen hücrelere kas lifi haline dönüşünceye kadar elektrik veriliyor. Üretilen bu etn canlı hayvan etine oranla daha sağlıklı olduğu da vurgulanmıyor.
Bilimadamları şimdi, kötü hayvansal yağları iyi yağlar ve omegale değiştirmenin formülünü arıyor. Dünyada her yıl ortalama 240 milyar kilo et tüketiliyor. Bir hayvan kendisine verilen besinlerin yüzdesini metobilazmasının dışına atıyor. Buna karşın, kültür etinde hiçbir kayıp olmuyor.
AĞIZLARI SULANDIRMIYOR:
Dünyada en önemli hastalıklar arasında yer alan BSE ve Kuş gribinin hayvanlardan bulaştığına dikkat çeken bilimadamları, "Başta ağızları sulandırmasa da daha temiz ve sağlıklı olması bu etlere olan ilgiyi artıracak. İşlenmiş ürülere nasıl alışıldıysa, buna da aynı şekilde alışılacak. Bu tamamen tüketicinin eğitimiyle ilgili" diyor.
Bilimadamları eti myoblast adı verilen bir kas hücresiyle yoktan var edebiliyor. Canlı, yaşayan bir hayvandan alınan bu hücre glucose, amino asit, ve minerallerle birleştiriliyor.
Sözün tuhafıma gitti bi yoktan var ediyorlar denmiş.Hemen ardından Canlı, yaşayan bir hayvandan alınan denmiş.Eğer alındıysa yoktan var etmek olmaz sanırım