"Aynı suda ikinci kez yıkanmak imkânsız değil, boğulmakmış!"
Yalanlarınızın eline bakarken gözlerim, dürüstlüğünüzü bana gösterdiniz.
Size inandım. Size hep, inanırdım! Dürüsttünüz. Ve acımasız! Öldürmeyi canıma ödül sayıp, beni kendi hatalarımla vurdunuz. Serseriliğimi, sessizliğinize dinleyici yaptınız.
Sustunuz! Günlerce Konuşmadınız! Aylarca
Daha yanacak yanımın kalmadığını anladığınız da, çıkıp geldiniz. İçimin içine
Asıl yerinize, asilce oturdunuz. Gitmeleri silmiştiniz.
Size inandım. Size, hep inanırdım!
"Aynı suda ikinci kez yıkanmak imkânsız değil, boğulmakmış!"
Gördüğüm yüzünüze, suların durgunluğunda bakmışım meğer.
İlk gel-git'te gideceğinizi bildiğim halde. Kandım gelmenize. Kopardığım ilk fırtınada gittiniz, gelen dalganın gitmesini beklemeden gittiniz!
Her şeyinizi alıp da gittiniz.
Hiç gelmemiş gibi, gittiniz!
Şüpheleriniz, içimi çürütürken 'zaman' dediniz.
Şüpheleriniz, artık belimi bükerken, yüzüme kapılar çarptınız! Beni, kendi gözümden düşürdünüz.
Acı çekiyordum.
Ne acı ki,
acı çektiğimi canınızı yaktığımda anladınız.
Ve daha acı ki, sizin canınız yanınca, benim canım daha çok yandı!
Ben kelime kelime kim'lere ulaşırken,
'neden' yoktu Lügatinizde. Sormadınız!
Nasıl'ın açıklaması, gereksiz bir tartışmanın açılışıydı sizin için.
Çelişkisiz karakterinizle, içinizin rahatladığı son'a vardık.
Sonuç: Dudaklarınız arasından çıkan sonsuz suskunluk
"Şimdi"
Bu hiddet benim! Kimse sahiplenmesin!
Bütün suçlar 'yine' benim! Kimse, nezaketini araya verip, suçtan pay çıkarmasın kendine!
Nesnelerinizin, kelimelerinizin, zamanınızın, sevginizin ziyanlığına yanmayın!
Hasarı tespit edin yeter!
Bedelini,
fazlasına canımı ekleyip ödeyeceğim!
Sıyrılıp çekilirken aranızdan, 'üstüm kalsın' diyebileceğim!
Meğer siz, nasıl da yetermişsiniz size! Bilemedim
Sağ olun, sizi sevmeme izin verdiğiniz için ve beni sevdiğiniz için
Üstüm kalsın!
Şüpheleriniz, içimi çürütürken ‘zaman’ dediniz.
Şüpheleriniz, artık belimi bükerken, yüzüme kapılar çarptınız! Beni, kendi gözümden düşürdünüz.
Acı çekiyordum.
Ne acı ki,
acı çektiğimi canınızı yaktığımda anladınız.
çok güzel bir yazıydı sunum e-kartlar herşeyiyle harikaydı yüreğine emeklerine sağlık buluvey
Söylenmesi gerekenler yukarıda o kadar güzel söylenmiş ki sadece bizlere düşen,bu duygu sağanağında birer damla olabilmeyi becerebilmektir.Bir damla umut ve bir yudum nefes yeterlidir kalbi çarptırmaya!Paramparça bir kalp ve her parçasında kanayan sevda.Damla damla yağarken sevgili gönül ırmağına,girdaplı okyanuslara açılan küçücük bir yelkenli oluveriyor kalp.Boğulacağını bile bile,bu sevdanın sonu olacağını göre göre hayal dünyasında başka bir sen yaratıyor.Bir görebilsen bendeki seni,korkmaktan ziyade ürkerdin,titrerdi belki o zaman yüreğin.Alacaksan eğer bendeki seni,şimdiye kadar beklemen hata.Ama şunu bil ki;alabileceğin tek şey,ilk tanıdığım ''Sen''dir.Üstü bende kalsın,zaten almaya da gücün yetmez!
Sen ve yine sen.Gönlü zengin,yüreği Engin kardeşim.Paylaştığın duygu seli zaten alıp götürüyorken insanı,öyle bir müzik ve resmetmeyle çıkmışsın ki karşımıza,ben diye birşey bırakmadın.Güzel yüreğin dert görmesin değerli kardeşim.
emeğine sağlık kardeşim. üstadın güzel ve anlamlı şiirini güzel bir müzik ve mizanpaj eşliğinde sunmuşsun. hoş bir ambians içinde buldum kendimi sayfada... emeklerine sağlık...