* KINA YAKMAK *
Saç sakal el veya ayakları kına yahut başka bir şeyle boyamak. Kınayı sulandırıp eline sürmek. İslâmın çıkışından önce yahudi ve hristiyanlar güzel görünme ve süslenmenin ibadetle bağdaşmadığını düşünerek saçı boyayarak rengini değiştirmekten kaçınırlardı. Hz. Peygamber müslümanları başka milletleri aynen taklitleri sakındırmak ve onlara bağımsız bir kişilik kazandırmak için emir ve tavsiyelerde bulunurdu. Saçı ve sakalı kına veya başka boya maddesi ile boyamak da bunlar arasındadır.Ebû Hureyreden nakledilen bir hadiste şöyle buyurulur
* Yahudi ve hristiyanlar saçlarını boyamazlar.Siz onların aksini yapınız.Yani saçlarınızı boyayınız *
Buradaki emir bağlayıcı olmayıp nedb sevimli amel ifade eder.Nitekim uygulamada ashabı kiramdan Hz. Ebû Bekir ve Ömer Hz. Ali ve Kab ve Enes gibi bazıları da boyamamıştır.Kullanılan renge ve boya malzemesine gelince genellikle saç boyası yaşlı erkeklerin beyazlaşan saçları için söz konusu olunca siyah renk yaşlı kimseyi olduğundan çok genç gösterir. Bu durum kınalama veya boyamayı amacından uzaklaştırabilir. Nitekim Mekkenin fethi günü Hz. Ebû Bekrin yaşlı babası Ebû Kuhâfenin saçlarının ağaç çiçekleri gibi beyazlaştığını gören Allah elçisi şöyle buyurmuştur
* Bu beyaz saçı değiştiriniz ve siyahtan sakınınız *
Ancak saçı beyazlaşan kimse genç olursa siyaha boyamasında da bir sakınca görülmemiştir. Nitekim Sad b. Ebî Vakkas Ukbe b. Âmir Hasan Hüseyin ve Cerîr gibi sahabelerin bunu uyguladıkları nakledilir.Boya malzemesi olarak kına kullanımını Allah Rasulünün teşvik ettiği bilinmektedir. Bir hadiste şöyle buyurulur
* Saçın beyazlığını değiştirmek için kullandığınız şeylerin en iyisi kına ve keten bitkisidir *
Diğer yandan Hz. Peygamberin
* Bir yerinde sivilce veya cerahatlenmiş birçıban çıksa bunun üzerine kına sürdüğü nakledilir *
Bu duruma göre Rasûlüllahın kınayı cildin tedavisi için kullandığı anlaşılmaktadır. Enes b. Mâlik
* Hz. Ebû Bekrin saçını kına ve ketenle Hz. Ömerin de yalnız saf kına ile boyadığını nakletmiştir *
Erkeklerin süs için el ve ayaklarını kınalaması mekruhtur. Kadınların el ve ayaklarını kınalaması ise caizdir. Erkek veya kadının beyaz saçı sarı veya kızıl renge boyaması müstehap görülmüş siyaha boyamaları ise sağlam görüşe göre caiz görülmemiştir.Boya malzemesi olarak kına ve vesîme denilen boya sanayiinde kullanılan bir bitkinin tercih edilmesi tavsiye edilmiştir El ayak veya başa sürülen kınanın katı olan malzemesi temizlendikten sonra deri veya saçlarda bıraktığı renk suyun nüfûzuna engel değildir. Bu yüzden abdest veya gusle mani olmaz.
Kaynak :
* İslam Ansiklopedisi
* İbn Âbidîn a.g.e. l 224
* Buhârî Enbiyâ 50 Libâs 67
* Müslim Libâs 80
* Ebû Dâvud Tereccül 18 Nesaî Zîne 14
* İbn Mâce Libas 32
* Ahmed Hanbel Müsned II 240 260 309 401
* Ebû Dâvud Tereccül 18 Nesaî Zîne 15
* Ahmed b. Hanbel l 165 356 II 261 499 III 160 322
* Yusuf Kardâvî Halâl vel Harami
* Ebû Dâvud Tereccül 18
* Tirmizî Libâs 20 Nesaî Zîne 16
* Ahmed b. Hanbel V 147 150 154 156 169
* İbn Mace Tıbb 29
* Yusuf el-Kardâvî a.g.e. 103
* İbn Âbidîn ReddülMuhtâr
Kızkardeşim..
İslam Ulemasının kaynaklarına baktığımızda böyle bir bilgi yok.Bir kesim insan peygamberimin yaptığı sünnetleri hep abdestli yapmayı uygun görmüşlerdir.Senin sorunun kaynağıda buradan çıkmış olabilir kardeşim.Genee daha detaylı bir araştırma yaparım kızkardeşim ama önemli kaynaklarda böyle bilgi yok..
Selametle Kızkardeşim benim..
selamün aleyküm konamı abi
bende affına sığınarak bir şey sormak istiyorum ben saçımı boyatıyorum
yanlız kafam çok karıştı kimisi günah değil diyor kimisi de hayır çok günahtır
bou abdesin olmaz diyor başım kapalı boyatma ne gerek var diyorlar sarı röfle
yi seviyorum ama şimdi çok endişeliyim bu soruma cevap verirsen memnun olrum şimdiden teşekkürler
Müslüman bir hanım efendi, boy abdesti almak ve namaz için abdest alması gerektiğinden boyanın suyu geçirmeyecek derecede olması, dolayısıyla boy abdestinin ve namaz abdestinin olmaması anlamına gelebilir.Vücut yıkanırken iğne ucu kadar bir yerin kuru kalmamasına dikkat edilecek, kulaklar ve göbek oyuğu yıkanacak. Su saçların, sakalların, kaşlann ve bıyıkların, aralarına ve altlarındaki deriye kadar geçecektir. Bunlar sık olsa bile, suyun ulaşması sağlanacaktır. Bunların araları ve dipleri kuru kalırsa, gusül tamamlanmış olmaz. Ancak kadınların başlarından aşağıya sarkmış olan saçlarının yıkanması şart değildir. Önemli olan bunların diplerine suyun geçmesidir. Ancak tabaka oluşturan boyalar deriye de etki edeceğinden, suyun saçların dibine ulaşmasına engel olacağından buna dikkat çekmek gerekir. Kocası için süslenmiş ve boyanmış sa su geçirmeyen cinsten boyaların mutlaka temizlenip ondan sonra abdest alınması gerekir.