@sevo 67 adlı üyeden alıntı:
Bir Müslüman yılbaşını kutlar mı ? yılbaşı kutlamak caiz midir? yılbaşı kutlamak günah mıdır? her yıl sorulur bu sorular. sanki cevabı bilinmiyormuş gibi hemde. belki de: "bu yıl yılbaşı kutlamanın haram ve günah olduğu fetvası değişir bir ihtimal de yılbaşında rahat rahat eğleniriz" diye mi düşünür müslüman kardeşlerim, bilmiyorum..
Noel Baba gününde ve Hıristiyanların diğer bayram günlerinde onlara ayak uydurmak gayesiyle, onların yaptıklarını yapmak, o günlerde bayram niyetiyle çocuklara elbise,hediye almak ve pişirdikleri yemekleri pişirmek caiz değildir. o niyetle yapılmasa dahi uygun değildir çünkü gayri müslimlere benzeme ve peygamber efendimizin: kim bir millete benzerse onlardandır" hadisine iştirak olma tehlikesi vardır. yani imanı kaybetme, dinden çıkma durumu vardır.
Hepimiz Müslümanız elhamdülillâh. Ama hepimiz Müslümanlığımızın icabını yaşamıyoruz maalesef Hem de neyin doğru neyin yanlış olduğunu öğrensek de Bu ise en tehlikelisidir, yani bile bile günah işlemek, günahını, haramını ve dinden çıkma durumunu bile bile yılbaşı kutlamak
Biz, müslümanlığın icabını yaşama hâline "DİNDARLIK" diyoruz. Kim inandığı gibi yaşıyorsa, ona dindar insan sıfatını takıyor, dindar adam, diye yâd ediyoruz. Bu sıfat onun hakkıdır zaten.
Siz dindarlığı, zamanın kötülük ve fitnesine karşı giyilen koruyucu bir zırh olarak da kabûl edebilirsiniz. Aslında dindarlık, sahibini sadece âhirette Cennete koyan bir yaşama tarzı olmakla kalmayıp, dünyada da huzura, saadete sevkeden bir yaşama tarzıdır. Nitekim Hz İsa (as) Peygamberin doğumu ile Hz Muhammedin (sav) hicretine başlangıç olan yılbaşlarında dindar olanla olmayanın yaşayışını ibretle seyrediyorsunuz. Dindar olanlar,yılbaşı gecelerinde düşünüyorken, şuur altında bile olsa diyorlar ki:
Yılbaşı gecesinin mânası, sayılı ömür senelerinin birinin daha bitmesi, ölüm denen kesin âkıbete biraz daha yaklaşılması, gençlik günlerinin tükenip, ihtiyarlık demlerinin gelmesi demektir. Nitekim her yılbaşında siyah saçlara biraz daha aklar düşüyor, akların sayısı da biraz daha çoğalıyor.
Öyle ise, böyle gecelerde daha çok sefalete, daha çok sefahete düşmek yerine; daha çok âhirete, daha fazla ebedî âleme meyili olmak lâzımdır. Zira bu hızlı gidiş, - ister ikrar et, ister inkâr - kabire, öteki dünyaya doğrudur.
İşte dindarlık böyle düşündürüp, böyle tedbirli hareket ettirdiği içindir ki, dindar insanın, geçen senelerinden pişmanlığı azdır. Ama kendisini dinî ölçülerle kayıtlı görmeyen başıboş insanlarda ise her yılbaşında böyle bir muhakeme ve düşünceden eser yok. Tam bir şuur ve idrak mahrumiyeti içindeler ölüme bir sene daha yaklaşmanın delilini teşkil eden gecede, hem ahlâkından, hem mâneviyatından, hem de parasından zararlar görmekte, fireler vermekte, pişman olacağı fiilleri çoğaltarak işlemekteler. Birkaç saatlik bu eğlence ve sefahetin arkasından ömür boyu üzüntü ve pişmanlıklar gelmekte.
Onu böyle ömür boyu pişmanlıklara sevkeden şey, İslâmın icabını yaşamayışında, yâni, dindar olamayışındadır.
Şâyet dinin emirlerine sadık kalacak bir iman kuvveti, dindarlık emâresi kazanabilse, her yılbaşı, tam aksini düşünmesine, kendisine çekidüzen verip iman ve ahlâk bakımından yükselmesine sebep olacak, geçmişinden pişmanlık duyan bir sefahet ve sefalete düşmeyecek.
Demek ki, yılbaşı gecelerinde kimilerini o hâle düşürüp, kimilerini de bu duruma çıkaran şey, dindar olup olmamaktan başka birşey değildir.
Anlaşılan, şahsı düşündürüp, mesud ve bahtiyar kılan şeyin dindarlık olduğu kesindir. Ferdi muhakemesizleştirip sefalete itenin de dinde lâubalilik olduğu bir vakıadır. Demek imtihan dünyasıdır bu Her ikisine de yol açık İsteyen oraya, dileyen de buraya yönelir Kimi yılbaşında şuurunu iptal eder kimi de ihyâ.
Biz şükrederiz dindarlığımıza, hamd ederiz bizi böyle düşündürüp, amel ettiren Rabbimize.
Bir müslümana :
Sen Müslüman değilsin desen darılır,
Yılbaşında hindi, kaz yemesine bayılır,
Çam süsleyen, hindi kesen nasıl mümin sayılır,
Müslümanla diğerleri işte burda ayrılır.
Orijinali Göster...