Hayatın kıyısına oturup, yüreğimize çarpan dalgaların sesini dinliyoruz...
Yıldızlara basıp, yokluğa uzanıyoruz...
Geçmiş ve gelecek bütün aşkları toplayıp birer birer, önce bir'e yüklüyor, sonra bölüp tüm varlığa
dağıtıyoruz...
Nesin sen Labuce?
Tanımadığımız dokunuslarda tanıdık izler arıyoruz...
Bölmüyor...
Acıtmıyor...
Kanatmıyor bizi hiç bir şey...
Bir çocuk oluyor avuçlarımda gece...
Bulut gibi...
Dokunsam yağacak...
Üflesem dağılacak...
Su gibi...
Parmaklarımı aralasam akıp gidecek...
Tutmaya da bırakmaya da kıyamadığım
oluyor...