Herkes, her kişiye söyleyebilir. ..
Marifet;
Kendine söyleyebilmektir! !!
Herkes oturabilir.. .
Oturduğu yerden ilerlemeyi teşvik edip, ilerlemenin erdemlerinden dem vurabilir.
Ama hüner, oturmak değil;
Yürüyebilmektir!
Herkes durabilir yolun ortasında...
Hakkıdır belki kim bilir, belki de yol onundur...
Fakat karşıdan gelen de aynı şeyi söylüyor, hatta gerçekten aynı şeyi düşünüyor olabilir.
Yiğitliğin büyüğü; karşısındakini değil, nefsini yenip yolu açmaktır...
Kabadayılık, inatlaşmak değil;
Kenara çekilebilmektir! ..
Herkes ağlatabilir.. .
İnsanlar yabancı değildir zaten, uzak değildir ağlamaya.
Çoğu insan hazırdır ağlamaya...
Güzellik;
Güldürebilmektir!
Herkes yıkabilir...
Vurursun yıkılır, kırarsın yıkılır, itersin yıkılır, çekersin yıkılır, oyarsın yıkılıverir bir şeyler.
Yere serilmiş olan yıkıntılar arasında; şimdilik ayaktaki kendisini çok büyük hissedenlerin yanılgısı da işte buradadır...
Etrafındakileri küçültmek, büyümek değildir...
Büyüklük; bozulanı onarabilmektir, devrileni kaldırabilmektir, yıkılanı yapabilmektir!
Herkes küsebilir...
Küsmek; akan muslukları kapatmak, yanan ocakları söndürmek, çalan radyoları susturmaktır. ..
Marifet;
Yüzleşebilecek kadar bile olsa konuşabilmektir, anlaşabilmektir. ..
Sökmek kolaydır. Takdir edilecek olan; dikebilmektir. ..
Yakmak kolaydır. Alkışı hak eden; yananı söndürebilmektir!
Ezmek kolaydır. Cesaret; geçenlerin ayağı altında kalanlara el uzatabilmektir. ..
Mert adam, cesur insan nargile başında, aş başında değil; çile başında, iş başında belli olur...
Herkes, her kişiye yazabilir, herkese söyleyebilir. ..
Önemli olan; yazılanı okuyabilmek, kendine de söyleyebilmektir! ..
Ve kendi söylediklerini, anlayabilmektır..!!