Ramazanda beslenme' raporu

Son güncelleme: 06.11.2022 17:29
  • Sağlık Bakanlığı, yaklaşan Ramazan ayı nedeniyle oruç tutmaya hazırlanan vatandaşlara bazı uyarı ve önerilerde bulundu.


    Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan, "Razaman'da Beslenme' konulu raporda, müslümanların '11 ayın sultanı' olarak kabul ettikleri Ramazan'da oruç tutan insanların belirli bir şekilde beslendikleri için organizmanın bir ay dinlendiği ancak iftar ve sahurda yenilen yemeklere dikkat edilmesi gerektiği belirtildi.


    İftarda ve sahurda birdenbire ve çok fazla yemekle midenin doldurulmaması gerektiğinin vurgulandığı raporda, bu durumun ani mide gerginliğine yol açabileceğine, tansiyon yükselmesine ve nörolojik hormonların hızlı salgılanmasına neden olabileceği kaydedildi. Oruç tutacaklara iftar ve sahurda, "Azar azar, iyi çiğneyerek ve sık aralıklarla yemek yiyin" uyarısı yapılan raporda, "Yemeklerin seçiminde çok yağlı, çok tuzlu ve aşırı tatlı besinlerden kaçınmak gereklidir. Bunların yerine hazmı kolay, mide-barsak sisteminde uzun süre kalabilen lifli ve sellüloz içeren sebze, meyve ve kepekli ekmek tercih edilmelidir" denildi.


    Yetişkin bir insanın günde en az 1.5-2 litre su içmesi gerektiğinden hareketle sıvı alımına çok dikkat edilmesini ifade eden raporda, "Ağır işlerde çalışan işçilerin oruç tutmaları halinde su kaybına bağlı olarak şok geçirdikleri belirlenmiştir. Bu nedenle yeterli miktarda su içilmelidir. Kızartmalardan kaçınılmalıdır" ifadesi yer aldı. İşte raporda söz edilen uyarı ve öneriler:


    "Yemeğe ne çok sıcak ne de çok soğuk olmayan hafif bir çorbayla başlanmalıdır. Bağırsak problemi olanlar çorbalarına kepek ilavesi yapabilecekleri gibi kepekli ekmek de tercih edebilirler. Etli veya etsiz, fazla yağlı olmayan bir sebze yemeği Yoğurt ve meyve veya tatlı olarak sütlü tatlılar olabilir.


    Protein içeriği fazla olan gıdalar (midenin boşalma süresini uzatarak acıkmayı geciktirirler) yumurta, süt, yoğurt, peynir gibi gıdalar, Kahvaltı şeklinde bir öğün olabilir. Bol sıvı alınmalıdır. Su içilmelidir. Meyve yenilebilir. Fazla tuzlu besinler tüketilmemelidir. Sadece su içerek oruç tutmak sakıncalıdır. Bu durumda yorgunluk, dikkatte azalmalar olur. Sahura kalkılmadan oruç tutulursa aç kalma süresi artacağından metabolik hız düşer ve halsizlik, baş ağrısı görülür.


    Şeker hastaları oruç tutmak sağlıklı insanların metabolik dengesini değiştirmez, ancak şeker hastaları için oruç tutmak son derece sakıncalı olabilir. Şeker hastaları azar azar ve sık sık yeme şekline dayanan bir beslenme rejimi uygularlar. Ramazanda ise uzun süre aç kaldıklarından şeker düşmesi sonucu hayati tehlikeler söz konusu olabilir. Vücudunda insülin yetersizliği ve şeker kullanımında dengesizlik olduğu için iftardan sonra hiperglisemi koması olabilir, felç veya ölüme neden olabilir. Oruç, hamileler ve bebek sağlığı açısından riskli emziklileri sıvı alımı azalacağından süt salınımı etkiler, bebek yeterince anne sütü alamaz. Bununla birlikte aç kalmak, 9 yaşın altındaki çocuklar seyahatte olanlar, akli dengesi ve psikolojik durumu bozuk olanlar, çok yaşlı ve hasta olan insanlar, ağır kalp ve böbrek hastası olanlar, mide ülseri, safra kesesi iltihabı veya taşı olanlar, karaciğer yetmezliği olanlar ve ağır enfeksiyon geçirenler için risklidir.


    Oruç tutmak sağlıklı insanlar içindir, kilo verme yöntemi değildir. Kilo vermek için oruç tutanların kilo veremedikleri bilinmektedir. Hareket azlığı, metabolizma hızının yavaşlaması kilo vermeyi zorlaştırmaktadır. Ramazanda kilo almamak için nelere dikkat edilmelidir: Mutlaka sahura kalkın. Sahur yemeklerini azar azar, iyice çiğneyerek yiyin. Çiğ sebze, domates, salatalık gibi yiyeceklere mutlaka sahurda yer veriniz. İftarda orucunuzu hafif bir yemekle açın. Sebze yemekleri tüketin, ağır tatlılardan kaçının. Bol su için, azar azar, sık sık yiyin".
#12.10.2004 08:15 1 0 0
  • Ramazan ayında beslenme şeklinin ve saatlerinin değişmesi, hareketin azalması nedeniyle kilo almanın kaçınılmaz hale geldiğini belirten uzmanlar, sağlıklı beslenmenin püf noktalarını bilerek bu ayı kilo almadan atlatmanın mümkün olduğunu bildirdi.


    Ramazan ayı boyunca beslenme alışkanlıklarının değiştiğini belirten Acıbadem Hastanesi Kozyatağı Beslenme ve Diyet Uzmanı Reyhan Nergiz, "Ancak, Ramazan ayındaki beslenme şeklinin normalden çok büyük farklılık göstermemesi gerekiyor. Bu ayda gün boyunca aç kalınacağı düşünülerek oruç tutanlar kırmızı et, ekmek, pilav, makarna, hamur işleri, tatlı, börek tüketimini arttırıyor. Öncelikle şunun bilinmesi gerekiyor ki, günlük alınması gereken enerji, protein, vitamin ve mineral oranları Ramazan ayında da değişmiyor. Ramazanda gün boyunca aç kalınacağı için aşırı yemek yerine, yavaş sindirilen kana geçiş hızı düşük olan esmer tahıl ürünleri, sebze, salata gibi gıdaları tercih etmek daha doğru" dedi.


    ORUÇ VE KİLO DENGESİ


    Vücutta yaşanan değişimler konusunda bilinçli ve dikkatli olmak gerektiğini vurgulayan Nergiz, oruç sırasında gün boyunca kan şekerinin düştüğünü belirterek, "Ayrıca vücut ısısı azalıyor. Bu sebeple üşüme, halsizlik, baş ağrısı yaşanabiliyor. Bu nedenle Ramazan boyunca sağlıklı beslenmek şart. İftar zamanı mideye aşırı yüklenmemek gerekiyor. Ramazan'da Türk mutfağının çeşitli ve lezzetli pek çok yemeği masalarımızı renklendirirken, sofralarımız karın doyurmak yerine ailenin de biraraya geldiği törensel toplantılara dönüşüyor. Günlük öğün sayısı azalıyor. Uzun süre aç kalmak iştahı ve doyma eşiğini artıracağından normalden çok ve hızlı yemek yenir. Bu sebeple kilo vermek bir yana kilo alınır. Kilo almamak için sahura mutlaka kalkmak, yemek yedikten en az 40 dakika sonra yatmak, suyu yatmadan hemen önce bolca içmek, az şekerli komposto, çorba, yoğurt, etli sebze, sütlü tatlı gibi hafif gıdaları tercih etmek yerinde olur" diye konuştu.


    SAHURDA AĞIR YİYECEKLERDEN KAÇINILMALI


    Ramazan ayında ilk dikkat edilmesi gereken noktanın sahura kalkmak olduğunu ifade eden Nergiz, "Sahurda ağır yiyeceklerden kaçınarak hafif, kahvaltılık gıdaları tercih etmekte fayda var. İftarda hızlı ve çok yemek yenmemeli. Oruç erken saatlerde açılıyorsa çorba ile orucu açıp hafif yiyip sulu gıdaları tüketmeli. İftardan birkaç saat sonra ana öğün tercih edilmeli. Meyve ve sebzeye ağırlık verilirken yoğurt, ayran veya süt tüketimine dikkat edip 2-3 su bardağın altına düşmemeye özen gösterilmelidir. Artık gece yatmadan önce yenilen yemek ya da kahvaltı sahurun yerini almakta. Bu alışkanlıktan uzak durup; azalan öğün sayısını az ve sık yiyerek sahur ve iftar dahil 1-2 ara öğünle en az dörde çıkarmak gereklidir" uyarılarında bulundu.


    Ramazanda oruç tutmanın, bazı hastalık grupları için sağlıklı olmayabileceğine değinen Nergiz, "Bunların başında şeker, kalp, ülser, tansiyon hastaları gibi günün belli saatlerinde ilaç almak zorunda ve sık sık az miktarda yemek zorunda olanlar geliyor. Bu hastalık gruplarının dışında özellikle sindirim sistemi rahatsızlığı olan kişiler de uzun süren açlığa ve açlığı takiben aşırı yemeye bağlı birtakım sindirim sistemi bozuklukları daha belirgin ortaya çıkıyor" diye konuştu.
#12.10.2004 08:17 1 0 0
  • Sagol Mechhul Paylasim icin :razi:
#29.10.2004 17:43 0 0 0
  • ßiLgi İçin Te$ekkürler...........
#06.12.2004 13:37 0 0 0
  • EMEKLERİNE SAĞLIK PAYLAŞIM İÇİN TEŞEKKÜRLER
    HERKESE SAĞLIKLI GÜNLER DİLERİM
    :cubuk:
#27.12.2005 22:15 0 0 0
  • Paylaşım için Teşekkürler Ellerine Emeğine Sağlık
#06.11.2022 17:29 0 0 0