sınıfta kalmış palyaçolara
yaz kursu düzenlenen
sokaklarda büyüdüm
kulüp rakısı etiketinde
sırtı dönük adamı
alkolik babası sanan
çocuklarla oynadım
küçüklüğümde
ve oturma odamızın duvarına çakılı
araplardan öğrendim
kızlarla bakışmayı
doğar doğmaz yüzümü okşayan
imbatı annem sandım
bu yüzden -ne yandan estiğine bakmadan-
severim rüzgarları
her savaşta yenilmiş
bir ulusun çocuğu gibi
korkarak geçtim ovalardan
cephedir diye
taşralı ozanlar
hep banyoda düş kurar
ama ben öleceğim
biliyorum
tahta kaşıktan kukla yapan
son çocukla birlikte