Sen gittikten sonra çok değişti buralar
Senin gecekondunun yanındaki bahçeli evi yıktılar
Şimdi yerinde kocaman bir inşaat başladı
Sokak toz içerisinde
Senin camın önünde fesleğenler kokardı
Leylaklar vardı
bahçende kimselere kopartmadığın
Çalıp öğretmenlerimize götürdüğümüz
Lalelerin vardı
günah diye koparamadığımız
Nar ağaçların vardı
kan kırmızısı
Şimdi çıkıp gelsen
şaşırırsın
Senin gecekondu da yıkıldı
Fesleğenlerin kurudu
Kıyamadığın leylaklarını da kestiler
Evinin temel demirleri kaldı
Bu evde evlenmiştin
Bu evde çocukların doğmuştu
Bu ev yok artık
Leylakların yerini
Beton demirler kapladı
Çıkıp gittiğin yolculuk çok uzun belli
Geçerken bir resmin kalmış
Saçların örgülü
Gülümseyerek bakan yıkıntılar arasında
Komşumdu dedim aldım eve
Öylece bakıyordun gülümsemenle
Çıkıp gelsen dersin ki ne olmuş burası
benim evim mi yoksa ellerin mi
ara sıra konuşuyorum resminle
komşu dönecek misin diye
biliyorum senin gittiğin yer dönülecek yer değil
benim olduğum yer şu an aynı
leylak bahçeli
fesleğen kokulu
laleli evin yanındaki
Gitmeden gitmeden öp beni dudaklarımdan
Tuzu kalsın
Tadı kalsın
İçimde bitmeyen bir umut olsun
Kumsaldaydı adın
Ağaçlardaydı
Sıcacıktı ellerin
Sevgi dolu gözlerin
Son defa bak
Rengi kalsın
Derinlik kalsın
Son defa dinle beni
Sesi kalsın
Tonu kalsın
Kulakların çınlasın
Beni sana unutturmasın
Kalbininin bir yerinde gizli kalsın
Benim sana duygum aşk
Senin bana hissettiğin ayrılık
Yolun açık olsun