Dünyada sıkışmış kalbimizi merhametinle genişlet ve nefesimize nefes kat.
Ne gidecek yerimiz var, ne de yardım isteyecek birileri.. Kimsesizliğimizle, yoksulluğumuzla, çaresizliğimizle evinin önünde bekliyoruz.
Işıklar arasında gizlenmiş kibirlerden, gözleri görmeyen şehvetlerden, içimize vesvese veren fısıldamalardan, düğümlere üfleyenlerden sana sığınıyoruz.
Varlığımızı, onurumuzu, geleceğimizi, umutlarımızı yeniden dirilt.
Ellerimizi tut. Ellerimizde derman kalmadı. Biz bıraksak da sen tut.
Allahım
Günahlarımı
bilgisizlik yüzünden yaptıklarımı
haddimi aşarak işledigim kusurlarımı
benden daha iyi bildigin bütün suçlarımı bagışla!
Allahım
Ciddi ve şaka yollu yaptıklarımı ,
Yanlışlıkla ve bilerek işledigim günahlarımı affeyle!
Bütün bu kusurların bende bulundugunu itiraf ederim.
Allahım!
Şimdiye kadar yaptıgım,
Bundan sonra yapacagım ,
Gizlediğim ve açıga vurdugum,
Ve benden daha iyi bildigin günahlarımı affeyle.
Öne geçiren de sen
Geride bırakan da sensin
Senin gücün herşeye yeter.
Rabbim! Biliyorum ki Sen, kudretinle,
Musa'nın (AS) asasının dokunduğu taşların bağrından billur sular akıttın.
Bende, Musa (AS) gibi Seni,suskunluğun çöllerinde aramaya çabalayan bir kulunum...
Kulun ve elçin Musa'nın(AS) eline katı taşları yumuşatıp,
Yaşlar döktüren bir asayı verdiğin gibi,
Benimde bakışıma ve duruşuma,
Eşimin kalbini yumuşatacak, dilindeki düğümleri açacak esrarı bahşet!
Sen, bana eşimin kalbinden, şefkatinyumuşaklığını tattır!
Eşimin dilinden,aşkın serinliğini taşır.
Beni ve eşimi anlayışsızlığın çölünden, muhabbetin denizine eriştir!
Beni ve eşimi kalbimin kıyılarına erişmekten alıkoyan,
Nefis firavununu kendi hırsının denizinde boğ.
Bize çok şeye sahip olmakla mutlu olunacağını telkin eden,
Daha çok tüketmekle huzur bulunacağını haykıran,
Tüketim sihirbzlarının yalanlarını,
Kanaatkarlığımızın yutup, yok etmesine izin ver...
Estağfirullah min külli ma kerihallah, Estağfirullah elazim ellezi la ilahe illa hüvel hayyel kayyume ve etubü ileyh Razı olmadığın şeylerden yaptıklarımı affet ve yapmadıklarımı yapmaktan koru. Kendisinden başka ilah bulunmayan hay, kayyum ve azim olan Allah'a istiğfar eder ve günahlarıma pişman olup O'na sığınırım.
Alni secdelerde duran hatrina
Hesabi nefsine soran hatrina
Gözlerini ilimle yoran hatrina
Emaneti yoluna seren hatrina
Seni sevindiren söz hatrina
Kabede aglayan diz hatrina
Muhammed kokulu gül hatrina
YA RABBI !! ALEMI AFFET!!!
Gözlerini yumarken kelimeler döküldü ağzından bir bir.
Dedi ki: BENİ AFFET!
Bütün söyleyecekleri aslında bu iki kelimeydi. ne söylese daha ileri geçemeyecekti.
Ama o devam etti.
Çok pişmanım diye inledi.
Rabbim, dedi, benim Rabbim. Yani kulu olduğum.
Ben ayağımın nerde sürçtüğünü, ben hatamı, ben yanılgımı adımı bilir gibi biliyorum.
Ben bin kerre kabul ettim kabahatimi. Sen bir kere affet.
Tevbe bir bilinç hali. Bir ilgi eki. ben hatamla da Senin dairendeyim. Hala Sana ait, Seninim.
Tevbemi kabul et. Af duama icabet et.
Rabbim,
beni affet melek değilim.
Affet diyorsam hala seninim.
Allah'ım ben şu kutsal ruhla, şu toprak bedene nasıl sığayım?
Şu yolda taş olsaydım sarsılmaz kıpırdamazdım.Şaşmaz sapmazdım.
Ama affet, insanım.
Ey tevbekarların Tevvabı.
Sen affı seversin. Rahman ve Rahim olan adınla, gaflete merhamet edersin.
bana verdiğin kelimelerden okuyorumki Sen, Sen'den dönenlere bile geri dönerlerse gel, diyeceksin. Altından buzağıya tapanları bile eğer af dilerlerse affedeceksin.
Kıyas değil ümit.
Benide affet.
Ben kendimi affedemesem bile Sen beni affet.
Düştüm, düşmüşlüğüm kimsenin değil benim yanılgımın eseri.
Düştüm. Düşenin dostu Allah.
Tut elimden kaldır beni..