NÛR SÛRESİ
24/31- Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar.
sevgili kardeşim çok güzel bir konuya değinmişsin.%90 ı müslüman olan ülkemizin en önemli sorunu bu bence.ama üstad ne diyor önceden islamiyete dışarıdan tehditler gelirdi.bundan daha kötüsü oldu ve içden kaleleri yıkmaya çalışıyorlar artık.kurt içimize girdi yani.ama ümitvar olmak lazım bu zamanda.elbet bir gün bizim başörtülerimizde birer gül bahçesine dönüşecek.Allah (c.c) yar vee yardımcımız olsun.selam ve dua ile
Hz. Peygamber
(s.a.s) örtünme ile ilgili bu ayetlerin tefsirini yapmış ve uygulama esaslarını göstermiştir. Hz.
Âişe'den rivâyete göre, bir gün Hz. Ebû Bekir'in kızı Esmâ ince bir elbise ile Allah Resulunun
huzuruna girmişti. Resulullah (s.a.s) ondan yüz çevirdi ve şöyle buyurdu: "Ey Esma! Şüphesiz
kadın erginlik çagına ulaşınca, onun şu ve şu yerlerinden başkasının görünmesi uygun
değildir." Hz. Peygamber bunu söylerken yüzüne ve avuçlarına işaret etmişti" (Ebu Davûd,
Libâs, 31). "Allah Teâlâ ergin kadının namazını başörtüsüz kabul etmez" (İbn Mâce, Tahâre,
Allah razı olsun azizim. Bu sorun Müslümanların ortak sorunu olmalı. Dediğin gibi tesettürümüze hep birlikte sahip çıkmalıyız. Fakültede bir hocam örtünme ayetinden başörtüsü anlamının çıkarılamayacağını söylüyordu. Bu ve bunun gibi kişiler Kur'an'ın açıklayıcısı olan Peygamberimizin yaşantısını ve sözlerini pek dikkate almıyorlar. Ancak Peygamberimizin uygulaması dikkate alınmadığında bunun gibi birçok yanlış anlamalar daha çoook olacaktır. Zira tesettür özgürlüğe sınır koymak değil bilakis şeref ve iffeti korumaktır.
Nitekim Kurân-ı Kerîmde: "Ey Peygamber! Zevcelerine, kızlarına ve müminlerin kadınlarına, dış elbiselerinden üstlerine giymelerini söyle. Bu, onların tanınıp eziyet edilmemelerine daha uygundur. Allâh çok yarlıgayıcıdır, çok esirgeyicidir." (el-Ahzap 59) buyurulur. İslam dinindeki örtünme emri kadının değerini düşürmek için değil onun değerini artırmak içindir.
Hz. Âişe (r.a), ilk başörtüsü uygulamasını şöyle anlatır: "Allâh ilk muhâcir kadınlara rahmet etsin! Onlar âyet inince, etekliklerini kesip bunlardan böş örtüsü yaptılar."
Yine Safiyye bint-i Şeybe şöyle anlatır: "Biz Âişe ile birlikte idik. Kureyş kadınlarından ve onların üstünlüklerinden söz ediyorduk. Hz. Âişe (r.a.) dedi ki: "Şüphesiz Kureyş kadınlarının birtakım üstünlükleri vardır. Ancak ben, Allâha yemîn olsun ki, Allâhın Kitâbını daha çok tasdîk eden ve bu Kitâba daha kuvvetle inanan ensâr kadınlarından daha fazîletlisini görmedim. Nitekim en-Nûr Sûresindeki âyet inince, onların erkekleri bu âyetleri okuyarak eve döndüler. Eşlerine, kızlarına, kızkardeş ve hısımlarına bunları okudular. Bu kadınlardan her biri, eteklik kumaşlarından, Allâhın Kitâbını tasdîk ve Ona îmân ederek başörtüsü hazırladılar. Ertesi sabah, Hz. Peygamber (s.a.v.)in arkasında başörtüleriyle sabah namazına durdular. Sanki onların başları üstünde kargalar vardı." (Ahmed b. Hanbel, c. VI, s: 188)
Peygamber (s.a.v.) Efendimiz:
"Allâh bülûğa ermiş kadının namâzını, başörtüsüz kabul etmez." (ez-Zeylâî, Nasbur-Râye, c. I, s. 295) buyuruyorlar. Başka bir hadîs-i şerîflerinde: "Kadın avrettir (örtünmesi gereklidir. Sokağa) çıkınca, şeytan onu daha câzip gösterir." (et-Tebrizî, Mişkâtül-Mesâbîh,c. II, s. 164) buyurur. Bu uygulamaları göz ardı etmek büyük bir hatadır. Selametle.
arkdaşlar her insanın birşeylerden mutlaka rahatsızlığı olur stuğal kardeşimiz de bizlere kendi ce haklı olaraktan tesettürü ayırdı burda birşeye itirazı olan kimse sebeblerinide yazar diğer şekilde bundan sonra dikkate alınmayacak tartışma konusu olmayacaktır
Kadınlarımızın İbadetlerini gerçekleştirmek, toplum içerisinde statülerini örf ve ananeleri doğrultusunda göstermek, eşine, bulunduğu çevreye ,saygısını göstermek, v.b. amaçlar için başlarının örtünmesini sağlayan Eşarp kullanılarak yapılan başın örtünmesine yarayan örtüye Başörtüsü denir.
Bunun haricinde Bir İşaret gibi Siyasi yada İdeolojik amaçlı olarak kişilerin kapanmasını sağlayan giysilerin tümüne birden tesettür denir.
hiç kimse kendi düşüncesi gereği kapanan bir kimseye karşı olacağına inanmam Fakat nezaman kapanmayı bir siyaset , bir ideoloji için yapılmasına sonuna kadar karşıyım.
hocam bizim bacımızın üzerine giydiği elbisede yaptığı ibadette hiçbir siyasi bağlantı yoktur sizin ve çevrenizdeki insanların yaptığı işlerle genel olarak konuşmaya da hakınız yoktur bukadar insan aklı başında dır ki bilirler hiç bir siyaset partisi lideri onları ahiret ginünde kurtaramz onlarda sadece allahın emirlerini yerine getirmektedir bilmem anlata bildimmi sayın hocam......
bugun Günümüzde Avrupali Devletlerin Insan Haklarindan Bahsettiği ,demokratik Denen, Herkesin özgürce Yaşadiği, Dini Inançlarini, Inandiği şekilde Yaşadiği Bir Zamanda Yaşiyoruz Sözde.bunun Böyle Olmadiğini Bütün Insanlar çok Iyi Biliyorlar.osmanli Devleti Nasil Dişaridan Yikilamadi Ve Ne Zaman Osmanli Devletinin Elinden Kur'ani Kerim Gevşetildi Dini Inançlari Istismar Edildi, O Zaman 600 Senelik çinar Osmanli Devleti Yikildi.bugun Ayni şeylerin Olmadiğini Kim Inkar Edebilir.kah Başörtümüze Kah Peygamber Efendimize(s.a.v)yapilan Saygisizliklar Müslüman Bir Türkiyenin Oluşunu çekemeyenlerin Müşriklerin Yaptiği Oyun Değil De Nedir? Böyle Oyuna Gelmemek Için Içimizden Allah(c.c)peygamber(s.a.v)kitap Inancini Yok Etmememiz Gerekiyor.oturduğumuz Yerden Bi şeyler Yapilamiyor Herkes Kendince çabalasin Uğraş Göstersin Bu Böyle üstü Kapatilacak Bir Konu Değildir.peygamber Efendimize(s.a.v.)uzanan Diller Kesilmedikçe Baş örtüsüne Uzanan Eller Kirilmadikça Bunun Ardi Arkasi Kesilmeyecektir.
üzülüyorum sevgili arkadaşlar bu duruma.gerçekten de kahroluyorum.düştüğümüz bu durum karşısında kalbinde fitne,fesat barındıranlar nasılda seviniyorlardır.bakın şunların düştükleri duruma der gibiler.sayın hocam stugal abim,bir mümin herşeyde rabbinin rızasını arar,herşey onun için.yapılan ibadetler vede örtünmemiz.o istediği için yapılanlar.biz ki gerçek bir mümin olmak için çabalayan insanlarız.kimseye ne beğendirmek zorundayız kendimizi nede bir kul dediği için bir şeyler yapıyoruz.rehberimizin verdiği haritaya bakar mümin sadece.kuran derler o haritaya.yol gösterir bize kuran.siyaset diyorsunuz bu memlekette siyaset kadar insanların kalplerini akıllarını eviren çeviren bir olgu daha yoktur.bunu siz daha iyi biliyorsunuz.ama kalpler yanlız Allah'ı anmakla mükelleftir.siyaset bizim umrumuzda değil hocam.siz bilirmisiniz ki her sabah işe geldiğimizde örtüyü çıkarınca çekilen kalbin eziyetini.neyse hocam size saygızsızlık değildir amacımız.yanlış anlamayın bizi.ama unutmayın her gün beyaz dilekçelerimiz vardır eller semaya açıldığında yaradana yollanan.selam ve dua ile
Arkadaşlar bu konuyla ilgili gerekli açıklamaları yapmışlar. Hepsinden Allah razı olsun. Ben de bir noktaya değinmek istiyorum. Yorumda bulunan arkadaş ki; yorumda bulunan diyorum çünkü arkadaşın yazdıkları tamamen kendisini bağlar , kendi düşüncesidir. Saygı duyarım, ama eleştirilemez anlamına gelmez. Saygıdeğer kardeşim stugal başörtüsü ile tesettürü ayrı kavramlar gibi ele almışsın. Başörtüsü ve tesettür birbirinden ayrı değil; bilakis başörtüsü tesettürün bir parçasıdır. İslamın tesettür anlayışına uygun giyinmek isteyenler başörtüleri ile başlarını da kapatırlar; el, ayak, yüz hariç, vücudunun hatlarını belli etmeyecek şekilde bol bir örtüyle bütün vücutlarını da kapatırlar. Bu şekilde bir örtünme ne şekilde yapılırsa yapılsın fark etmez. Bu örtü illaki çarşaf olacak diye bir şart yoktur. Zaten Kuranda cilbâb kelimesi geçiyor. Bu cilbâbın ne olduğu hususunda İslam alimleri "Omuzları örten bir başörtüden, topuklara kadar inen bir örtüye kadar, bu işi gören her kıyafet cilbâbtır." demişlerdir. Fıkıh alimlerimiz "Mühim olan örtünmektir demektedirler. Ülkemizin değişik yerlerine baktığımızda Antep, Urfa, Adana, Antalya, Karadeniz tarafları... gibi örtünmenin farklı şekillerde, örf ve adetlere göre yerel giysilerle yerine getirildiğini görürüz. Kimisi çarşafla, kimisi manto ile, kimisi de şalvar ile. Bu işi sadece namaz kılarken değil her zaman ve her yerde yapıyorlar. Bu şekilde örtünen Müslüman kardeşlerimiz de hiçbir zaman siyasi ve ideolojik kaygı gözeterek örtünmüyorlar. Allahın bir emri olduğu için, Yaradanın rızasını kazanmak için örtünüyorlar. Siyasi ve ideolojik amaç için örtünenler yok mu var, bunu ben de tasvip etmiyorum. Bu konu da hemfikiriz stugal kardeşim. Şunu da unutmamak lazım. Birileri bunu yapıyor diye tesettürü karalama kampanyasına katılmak son derece yanlıştır. İnsanlar yeryüzündeki görevlerini unutarak dinlerinden saptıkça, kadının örtünme olgusu da saptırılmıştır ve siyasi amaçlı kullanılmaya başlanmıştır. Bunu yapan insanların herhangi bir dini kaygıları yoktur. Gel bu noktada tesettür Bir İşaret gibi Siyasi yada İdeolojik amaçlı olarak kişilerin kapanmasını sağlayan giysilerin tümüdür. demek yerine tesettürü siyasi ve ideolojik amaçlı kullananlara karşı beraber mücadele edelim. Tesettüre asla yok destek demeyelim, tesettürü siyasi ve ideolojik amaçlı kullanan kişilere asla destek yok diyelim. Selametle.