Güvercinim

Son güncelleme: 21.08.2010 23:04
  • Güvercinim Hikayesi - Gerçek Hayattan Alıntıdır - Hikayeler - Havva Gülbeyaz

    Büyük bir orman içine düştüğüm kaybolmaktan korkmadan' Silinmeden cesaretle yürüyorum. Bir aslan çıkıverdi karşıma' Önceleri korkutan pençeleriyle saçlarımı okşadı. Ağlama ben seninleyim ve seni ezdirmem kimseye diye kükredi. Ondan aldığım güçle ilerliyordum. Arkama baktığımda aslanın beni bırakıp gittiğini fark edince tedirgin oldum. Bir yerlerden sesini duyuyordum. Bana korkma yürü arkanda ben varım ve sana kimse zarar veremez diyordu. İnandı kuş gibi ürkek yüreğim' Ondan uzaklaştıkça sesini de duyamaz oldum. Ağaçların her biri birer canavara dönüştü birden'Olduğum yerde dönmeye başladım sendeleyerek yere düştüm. Gözlerimi aştığımda iki çift göz bana bakıyordu. Zavallıcık ne oldu sana dedi. Ormanda kaybolduğumu anlattım ona' Aslan gibi kolları altına aldı beni' Korkma bu ormanda benden kurnazı yoktur. Kimse sana yaklaşamaz dedi. Sesimde biraz korku birazda güvensizlik vardı. Sonra ona bakıp;

    ' Ama aslanda aynı şeyi söylemişti' dedim.

    Tilki gülümsedi' Sonra da kahkaha atarak;

    ' Onun derdi başından aşmış' Bu orman ondan sorulur. Seninle ilgileninceye kadar aylar geçer. Çoktan unutmuştur' dedi.

    Çaresiz ardına takıldım. Birlikte yola çıktık. Girmediğimiz delik yapmadığımız hile kalmadı. Kendimden utanıyordum ona inanıp peşine takıldığım için'.Ondan ayrılıp kaçmakta kolay değildi. Ben kaçmaya çalıştığım dakika ensemden yakalardı. Boyun eğip kaderime devam ettim yola' Birgün uyandığımda tilki gitmişti. Yine çaresiz kalmıştım'

    Diz çöktüm ve dua etmeye başladım labirentten kurtulmak için' Umut taşımıyordu yüreğim. İçten içe ağlamaya başladım. Bir ses duymuştum ama neredeydi. En yüksek ağacın tepesine konmuş ufacık bir güvercin tatlı tatlı beni izliyordu.

    ' merhaba' demişti.

    Ben de başımı kaldırıp;

    'Merhaba' dedim.

    Konduğu daldan kanat çırpıp uçtu ve yanıbaşımdaki ağacın dalına kondu. Sonrada

    'Yavrucak yanlış yoldasın' dedi.

    'Nasıl' dedim.

    ' Sen aslanı buranın hakimi sanarak ona tutundun'dedi.

    'Evet. O buranın kralı değil mi'dedim.

    'O sadece kral. Ama bizler kendi içimizde birer kralız zaten. Neden birilerini kral ilan ederiz ki'dedi.

    'Doğru söylüyorsun' dedim.

    'Aslan nerede''dedi.

    ' Unuttu beni' İşleri çok'' dedim.

    'Onun her zaman işi çoktur. Bunu bilmen gerekirdi' dedi.

    'Biliyordum. Ama''dedim.

    ' Yine de sana''dedi.

    ' Evet' dedim

    'Sonra bizim şu tilki' Dolandırıcı kurnaz''dedi

    ' O da bıraktı.'dedim.

    ' Neden diye düşündün mü?' dedi.

    ' Düşünmeye ihtiyacım yok. Biliyorum' Benimle işi bitti.' Dedim.

    ' Yani sana kendi yapamayacağı işleri hallettirdi. Kendi karnını doyurdu. Sonrada kayıp..'dedi.

    'Evet' diyebildim. Haklıydı ve bundan sonrası için ne söyleyeceğini merak ediyordum.

    'Sen hepsinden daha özgürsün' Bağımlı olduğun bir kitle yok ve çalmak ve çırpmak zorunda değilsin.'dedi.

    'Nasıl' dedim.

    ' Sen kendini tanımıyorsun' diyerek bana bir ayna uzattı.

    ' Bu aynaya bak ne görüyorsun.'dedi

    'Aaaaaaaaaa' dedim.

    ' Ne gördün?' dedi

    ' Ben senin gibi güvercinim. Öyleyse uçabilir ve yolumu bulabilirim'dedim

    ' Evet'dedi ve uçup gitti.

    Ben bir güvercin olduğumu anlayamadım. Takılıp düştüm onca zaman...


    Havva Gülbeyaz
#21.08.2010 23:04 0 0 0