Evrim halkalarını bir araya getiren fosil

Son güncelleme: 27.04.2006 18:51
  • noimage


    Afrika'da yeni ortaya çıkarılan bir fosil, insanın evrim halkalarını bir araya getiren önemli bir bulgu ortaya koydu.
    Etiyopya'nın kuzeydoğusunda bulunan 4.2 milyon yıllık fosil, insanın atalarının bir türden diğerine nasıl büyük sıçramalar yaptığı konusundaki bilinmeyenlere ışık tutacak nitelikte.
    Australopithecus anamensis (anam: Turkana dilinde 'göl' anlamına geliyor) fosili, insan evriminin üç temel aşamasının daha önce keşfedildiği ve 6 milyon yıla yayılan yedi insansı türün daha bulunduğu Orta Avaş'ta ortaya çıkarıldı.
    Araştırma makalesini kaleme alan antropologlar, "zaman içinde süregiden evrim zincirini bulduk. Bu, tek bir yerde zaman içinde meydana gelen evrimin kanıtı" diyor.

    6 milyon yıllık kısa film

    Bilim adamları, Australopithecus türlerinin yeni olmadığını, ancak bulunduğu yerin, insana benzeyen türlerin bir aşamadan diğerine geçişini gösterdiğini yazdı.
    Bilim adamları, bu yedi türün birbirinden bir günlük yürüyüş uzaklıkta bulunduğunu belirterek, evrimin değişik aşamalarının tek bir bölgede bulunmasının, 6 milyon yılı kapsayan kısa bir evrim filmine benzediğini kaydetti.

    Boşluklar doluyor

    Yeni fosil, Ardipithecus ramidus ile Australopithecus anamensis arasındaki boşluğu doldurmada büyük önem taşıyor. İki türün bağlantılı olduğu teorisi, 11 yıl önce Kenya'da Australopithecus fosili bulunduğunda ortaya atılmıştı.
    Bilim adamları, Ardipithecus ortadan kalktıktan sonra aynı yerde Australopithecus'un yeni bir tür olarak ortaya çıktığı fikrini de tamamıyla reddetmiyor.

    İnsanın evrimi

    Orrorin tugenensis: 6 milyon yıl önce.
    Ardipithecus ramidus: 4.4 milyon yıl önce.
    Australopithecus anamensis: 4.2-3.9 milyon yıl önce.
    Australopithecus afarensis: 3.6-2.9 milyon yıl önce.
    Kenyanthropus platyops: 3.5-3.3 milyon yıl önce.
    Australopithecus africanus: 3-2 milyon yıl önce.
    Australopithecus aethiopicus: 2.7-2.3 milyon yıl önce.
    Australopithecus garhi: 2.5 milyon yıl önce.
    Australopithecus boisei: 2.3-1.4 milyon yıl önce.
    Homo habilis: 2.3-1.6 milyon yıl önce.
    Homo erectus: 1.8-0.3 milyon yıl önce.
    Australopithecus robustus: 1.8-1.5 milyon yıl önce.
    Homo heidelbergensis: 600-100 bin yıl önce.
    Homo neanderthalensis: 250-30 bin yıl önce.
    Homo sapiens: Günümüz insanı .
#13.04.2006 10:29 0 0 0
  • himmm
    tesekkurler kardesim
#13.04.2006 12:50 0 0 0
  • Paylaşımın için teşekkürler,
    geçmişe dair en önemli ipuçları bu fosillerde
#13.04.2006 16:01 0 0 0
  • bu evrim teorisi yıllardır tartışılıyor ve tartışılmaya da evam edecek gibi görünüyor
#16.04.2006 19:19 0 0 0
  • Evet güzel bir yazı çok teşekkür ederiz
    1800 lü yılların sonuna doğru İngiltere Kraliyet ordusu Güney Ammerika sahillerinin haritasını çıkarmak için bir gemi görevlendirir. Bu geminin adı Beagle dir. Evrim teorisini atan Darvin Bu gemiye İngiltere Doğa müzesi adına doğa bilimci olarak katılır. Darwin aslında koyu bir hıristiyandır. Esas amacı da İncil'deki Yaratılış konusunu kanıtlamaktır. Ama işler umduğu gibi gitmez Hıristiyanlığa olan inacını kaybeder ve Meşhur Evrim Teorisini ortaya atar. Bu gezi aslında yaklaşık 5 yıl sürmüştür.Darvin bu teorisini döner dönmez değil dondükten yaklaşık 20 yıl sonra yazmıştır.
    Aadamlar o yıllarda o teknoloji ve imkanlarla Güney Amerika kıtasının haritalarını çıkarıyorlarmış bizde uyuyormuşuz iyi mi?

    Detaylı bilgi için TÜBİTAK yayınları Beagle' nin Serüveni kitabını öneririm
#22.04.2006 22:57 0 0 0
  • Evrim teorisine delil arayanların en çok başvurdukları kaynak fosil kayıtlarıdır.
    Fosil kayıtlarındaki bulguların her türlü yoruma açık olması evrimcilerin en çok işlerine gelen noktadır.
    Savunucuları tarafından bir teoriden çok,yaşam biçimi ve ideoloji haline getirilen evrim teorisi için eldeki verilerin çarpıtılmasında,hatta daha ciddi sahtekarlığın yapılmasında bir sakınca görülmez.Evrim ideolojisine kapılan bir kişi,fosil kayıtlarındaki her bulguyu evrim teorisi lehinde yorumlayabilmek için hiçbir çarpıtmadan çekinmez.
    Kemik kalıntılarına dayanılarak yapılan bu çalışmalarla sadece eldeki objenin çok genel özellikleri ortaya çıkarılabilir.Örneğin bir Neandertal kafatasını aynı yorumla bir maymuna veya bir filozofa benzetebilirsiniz.
    Bugün Batı medyasına dikkatli bir gözle bakıldığında,sık sık darwinin evrim teorisini konu edinen haberlere rastlamak mümkündür.Büyük medya kuruluşları periyodik bir biçimde bu teoriyi gündeme getirirler.Kullandıkları üsluba bakıldığında ise,bu teorinin tartışmaya yer bırakmayacak bir biçimde ispatlanmış mutlak bir gerçek olduğu izlenimi uyanır.En çok kullandıkları haber şablonu ise;evrim zincirindeki''kayıp halkanın''bulunan yeni bir fosil ile tamamlandığı şeklindedir.
    Evrim teorisi daha temelinden çökmüş bir teoridir.Çünkü evrimciler henüz canlılık için gerekli olan tek bir proteinin bile meydana gelmesini ya da canlı bir hücrenin ilkel atmosfer şartlarında nasıl bozulmadan korunduğunu bile açıklayamamaktadırlar.Olasılk hesapları fizik ve kimya formülleri herhangi bir protein molekülünün tesadüfen oluşmasına hiçbir ihtimal tanımamaktadır.
    Gerçek çok açıktır.Tüm canlılar çok kusursuz bir tasarımın ,çok üstün bir yaratılışın ürünüdür.Bu ise bizlere bir yaratıcının varlığını hem de sonsuz bir güç, bilgi ve akla sahip bir yaratıcının varlığını ispatlar.
    O Yaratıcı, göklerin ve yerin Rabbiolan Allah'tır.
#27.04.2006 18:51 0 0 0