Yakışır Padişahıma

Son güncelleme: 18.10.2010 18:37
  • Tüm kabilesini devlet mallarıyla nemalandıran siyasi liderler,

    dönem dönem bu dallara birileri tarafından basılacağını bildikleri için,

    siyasi konumlarını ve kitlesel iletişim araçlarını kullanarak rakiplerine sürekli çamur atmışlardır..

    e malum birileri çıkıyor çocuklarına alınan gemiciklerin hesabını soruyor..

    birileri çıkıyor falanca ihaleyi nasıl becerdin de dünürüne verdin diyor..

    birileri çıkıyor abd'nin sana hibe ettiği 1 milyar dolar nerde diye soruyor..

    sahibi olduğun kaç ev, kaç villa var onları konuşmaya bile değmez..

    ama sen bunların hepsini bırak bi kenara..

    Kılıçdaroğlu'nun, 40 bin tl peşinat yatırıp,

    61 bin lira banka kredisiyle sahip olmaya çalıştığı yazlığı,

    senin önünde toplanan bir tutam akılsıza,

    7 yıldızlı en kralından havuzlu villa sahibi bu herif diye yuttur..

    Dedik ya yukarıda kitlesel iletişim araçlarını kullanarak diye,

    Melih Gökçek daha önceki senelerde Kılıçdaroğlu tarafından uğradığı bozgunun

    acısını unutamamış olacak ki bu sefer oğlunun sahibi olduğu kanalda Kılıçdaroğlu'nu

    davet etmeden tek tabanca brifing veriyor,

    "havuzlu villalarda oturuyor kanıtlarım" diyor Gökçek..

    evet 19 yazlık sahibinin ortak kullanımına sunulan,

    6 metre eninde 18 metre uzunluğunda bir havuzu var sitenin..

    ama 19 yazlık maalesef ki Kılıçdaroğlu'na ait değil..

    kısaca henüz havuz sahibi bi adam değil..

    Fransa'da bir şehrin belediye başkanının makam aracının yıllık giderleri 12000 euro civarındaymış.. ve halk isyan etmiş, sokağa dökülmüş.. bizim vergilerimizle bu ne harcama diye.. ertesi yıl 7000 euro ya düşürmüş fakat yine eylemle karşı karşıya kalmış.. Ve diğer yıl makam arabası yerine taksiyle gitmiş makamına hergün.. 2700 euroya düşürmüş yol masrafını.. Buna rağmen sonraki dönem seçilememiş başkan olarak..

    Peki bizim ülkemizde ?

    Bırakın makam aracı masraflarını,

    Başbakan Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan,

    akraba, eş, dost düğünlerine "Ata Uçağı" yla gidiyor..

    287 kişilik yakın koruma timi tarafından korunuyor..

    100 metre öteye bile gidilecek olsa, 40 tan fazla araçla konvoy halinde gidiliyor..

    Her araç 300 bin ile 600 bin dolar arasında fiyatıyla dudak uçuklatıyor..

    eşinin taktığı bir türban bir işçinin "6 aylık" maaşı,

    Tayyip Erdoğan'ın kolunda ki bir saat bir memurun "10 yıllık" maaşı,

    İş Adamlarının burslarıyla okuyan çocukları ilk yıllarında armatöroldular !

    Aldıkları gemi ayda 1000 tl alan 1 İŞÇİNİN minimum 6000-7000 YILLIK MAAŞI..


    Yeter yahu neden korkuyorsun bu kadar bu Kılıçdaroğlu'ndan..

    O adam senin kaç bakanını, kaç vekilini elinde belgelerle istifa ettirdi..

    Yardımcınızı uyuşturucu baronu ilan etti ağzınızı açamadınız..

    Elinizde 1 tl yi bile cebine indirdiğinin belgesi olsa,

    bu adam şuanda siyaset yapamaz halde olurdu..

    fakat bulamıyorsunuz.. sadece laftan ibaretsizinki.. halkı kandırmaya alıştınız..

    SSK yı zarara uğratmış !

    Yahu bu adama daha dün sen demiyor muydun memur Kemal diye !

    Ee bir memur, bir müdür tek başına bir yaptırım gücüne sahip değildir ki ?

    Vardıysa o dönem bir hatası, bir açığı alırdınız görevinden, açardınız soruşturma..

    Açın dava, bulsun cezasını, ben de diyeyim "savunduğum adam da adam değilmiş" diye..

    Ama koyun ortaya bişeyler.. Onun yaptığı gibi..

    Bırakın yazlığının inşaati bitsinde ayaklarını ortak havuza doğru uzatsın rahat etsin adam..

    ya da banka kredisini siz ödeyin.. belki çekilir siyasetten !

    Mehmet Tanrıverdi
#11.10.2010 23:18 0 0 0
  • Padişahıma her sey yakisir
#12.10.2010 14:37 0 0 0
#12.10.2010 19:05 0 0 0
  • Hırsıza yol verenin ondan bir farkı yoktur bence yorum sizin tabi...
#12.10.2010 19:27 0 0 0
  • Kapıyı,Kasayı açık bırakıpta hırsızı günaha sokmamak lazım değilmi
#12.10.2010 21:46 0 0 0
  • O da bir yorum tabi, ama esseğimizin ipi başkasının elinde, sağlam kazığı bulsun diye umut etmekten başka çare varmı.
#13.10.2010 20:42 0 0 0
  • Bu yorum bana Osmanlı Suriyesindeki Kadı Karakuşin hikayesini anımsattı.
#13.10.2010 21:04 0 0 0
  • Anlat abide bilelim nedir ?
#13.10.2010 21:10 0 0 0
  • ben bi tane buldum :)

    Osmanlı döneminde yolsuzlukları ile ünlü Karakuşi
    adında bir kadı varmış.
    Bir gün Karakuşi Kadı, bir fırının önünden
    geçerken burnuna güzel bir koku
    gelmiş.
    Vitrinde güveç içinde nar gibi kızarmış sahibini
    bekleyen nefis bir ördek var...
    Karakuşi Kadı, fırıncıya 'Ben bunu aldım' demiş.
    Kadıya itiraz edilir mi? Fırıncı hemen ördeği paket yapıp vermiş.

    Az sonra ördeğin sahibi gelmiş: 'Hani bizim ördek?'
    Fırıncı boynunu büküp 'Uçtu' deyince iş kavgaya dönüşmüş.
    Kavga sırasında fırıncı, araya giren bir gayrimüslim müşterinin gözünü
    çıkarınca korkup kaçmaya başlamış... Gayrimüslim de peşinde kovalıyor...

    Bir duvardan atlarken, bilmeden öteki taraftaki hamile bir
    kadının üstüne düşmüş.
    Kadın, çocuğunu düşürdüğü için, kadının kocası
    da fırıncının peşine düşmüş.
    Can havliyle kaçan fırıncının çarpıp devirdiği
    Yahudi bir vatandaş da kızıp peşlerine takılmış...

    Sonunda duruma müdahale eden zaptiyeler hepsini
    yakalayarak Karakuşi Kadının karşısına çıkarmışlar.

    Kadı sırayla sormuş...
    Ördeğin sahibi,'Bu adam ördeğimi hiç etti' diye şikáyet etmiş.
    Karakuşi Kadı, fırıncıya sormuş: 'Ne yaptın bu adamın ördeğini?'
    Fırıncı 'Uçtu' demiş. Kadı, kara kaplı defterini açmış:
    'Ördeğin karşısında tayyar yazılı.
    Tayyar 'Uçar' anlamına gelir.
    O halde ördeğin uçması suç değil' diyerek
    fırıncının beraatına karar vermiş.

    Sonra Gözü çıkan gayrimüslim vatandaşa sormuş...
    Onun şikáyetine de kara kaplı defterden bir madde
    bulmuş:
    'Her kim, gayrimüslimin iki gözünü çıkara, o
    müslimin tek gözü çıkarıla...'
    Davacı 'Ne olacak?' diye sorunca Karakuşi Kadı,
    'Şimdi' demiş,
    'Fırıncı senin öbür gözünü de çıkaracak, biz
    de onun tek gözünü
    çıkaracağız.'
    Tabii gayrimüslim şikáyetinden hemen vazgeçmiş,
    fırıncı bu davadan da beraat
    etmiş.

    Çocuğunu kaybeden kadının kocasına da Karakuşi Kadı,

    'Tamam' demiş, 'Karını vereceksin, bu adam
    yerine yeni çocuk koyacak.'
    Böyle olunca adam da şikayetini anında geri almış,
    fırıncı bu davadan da
    kurtulmuş.

    Kadı dönmüş Yahudi'ye: 'Senin şikáyetin
    ne?'Bre.
    Yahudi ellerini açmış, 'Ne diyeyim kadı efendi'
    demiş, 'Adaletinle bin yaşa sen, e mi !'
#13.10.2010 21:33 0 0 0
  • Sevgili ufuk kardeşim.Bende birtane buldum googlede.
    Kadı Karakuş ile ilgili anlatılan hikayelerden birtanesi aşağıda alıntı olarak sundum.Bugünümüzü aynen yansıtmıyormu

    HIRSIZ bir evi gözüne kestirmiş, etrafı kolaçan etmiş. En iyisi balkondan girmek. Gece bastırınca bahçeye dalmış, balkona tırmanmaya başlamış...
    Bir adım, bir adım daha, tam çıkmak üzere, balkonun korkuluğu kırılıp kopmuş. Hırsız düşüp ayağını kırmış...
    Sabah olunca, hırsız doğru "Hükm-ü Karakuşi"leriyle meşhur "Karakuş Kadı"ya gitmiş, halini göstermiş:
    "Kadı efendi, ben soymak için eve girecektim, fakat balkon korkuluğu çürük çıktı, koptu. Ben de düşüp ayağımı kırdım!"

    KADI da pek anlamamış:
    "Eeee ne istiyorsun, şimdi seni hırsızlığa teşebbüsten içeri atayım mı?"
    "Hayır Kadı Efendi, bir dinleyin!"
    "Anlat bakalım!"
    "Ev sahibinden davacıyım, eğer balkonun korkuluğunu sağlam yaptırsaydı, ben de düşüp ayağımı kırmazdım... Tamam hırsızlık suç ama, cezası balkondan düşüp ayak kırmak değil!"

    "KARAKUŞ Kadı", keyiflenmiş, tam ona göre bir dava, çağırmış ev sahibini:
    "Be adam, niçin evinin balkonunu sağlam yaptırmıyorsun? Korkuluk sağlam olsaydı bu adam düşüp ayağını kırmazdı!"
    Ev sahibi şaşırmış:
    "Aman efendim, balkonun korkuluğunu marangoz Ahmet Usta yaptı. Çürük yaptıysa benim günahım ne?"
    Marangoz gelmiş:
    "Efendim ben balkonun korkuluğunu çakarken yoldan yeşil başörtülü bir hanım geçiyordu. Başörtüsü o kadar güzel yeşile boyanmıştı ki, herhalde gözüm ona takılmıştı bende çiviyi boşa çaktım;
    KADI emretmiş:
    "Hemen o yeşil başörtülü kadını bulup getirin!"
    Kadıncağız gelmiş, tir tir titriyor:
    "Kadı efendi, benim günahım ne? Ben başörtüsünü, boyasın diye boyacıya verdim, o boyadı!"
    Sıra boyacıya gelmiş; kadı sorguya çekmiş:
    "Ulan, başörtülerini böyle göz alıcı renge boyuyorsun, marangozun gözü başörtüsüne takılıyor, çiviyi boşa çakıyor. Balkona tırmanmaya çalışan hırsız düşüp ayağını kırıyor!"

    BOYACI verecek cevap bulamayınca, kadı da hükmünü vermiş:
    "Götürün bu herifi asın!"
    Biraz sonra cellat gelmiş:
    "Kadı efendi, bu boyacıyı boyu sehpaya uzun geldiği için asamıyorum!"
    Kadı elini sarığına dayamış, çözüm bulmuş:
    "Git, kısa boylu bir boyacı bul, onu as!"
#13.10.2010 21:39 0 0 0
  • Bir kere yazinin basligina bir bakin :)
    Herkes oturdugu yerden ahkam kesmede masallahi var bir numara...Dil dökmede ne hünerliler...
    Hele meydan bos kaldimi daha bir cazip oluyor o baska....
    Kime ne Emine Erdoganin basina örttügü örtünün markasi...
    Ya insanlarin hic isi gücü yokta ne yapsam ne etsemde bir sey bulsamda bir camur sivasam hallerinde...
    Sizene kardesim bir sizmisiniz uyanik digerlerinin gözü körmü...
    Hersey ülkemizde milletin iradesiyle oluyor..
    Millet kendi iradesiyle sandigiga gidiyor oy veriyor basa geciriyor...
    Millet kendi iradesiyle evet diyor...Kimsenin beynine silah dayanmiyor...
    isinize gelen yerleri görüpte gelmiyenleri makaslamayin...
    Hortumculuk mu zimmete para getirmek mi güldürmeyin simdi beni Yavuz hirsiz ev sahibini bastirirmis aynen öyle sürekli gündem de dönen bayatlamis hortumculuk olaylarini paylasmak istemiyorum baydi artik zira yine millet iyi biliyor onun icin bu tarz yazilar sadece sacmaliktan ibaretligiyle kaliyor vesselam...

    yorumum kisisel degil geneldir kimse üstüne alinmasin :)
#14.10.2010 12:25 0 0 0
  • Bir kere yazinin basligina bir bakin :)
    Herkes oturdugu yerden ahkam kesmede masallahi var bir numara...Dil dökmede ne hünerliler...
    Hele meydan bos kaldimi daha bir cazip oluyor o baska....
    Kime ne Emine Erdoganin basina örttügü örtünün markasi...
    Ya insanlarin hic isi gücü yokta ne yapsam ne etsemde bir sey bulsamda bir camur sivasam hallerinde...
    Sizene kardesim bir sizmisiniz uyanik digerlerinin gözü körmü...
    Hersey ülkemizde milletin iradesiyle oluyor..
    Millet kendi iradesiyle sandigiga gidiyor oy veriyor basa geciriyor...
    Millet kendi iradesiyle evet diyor...Kimsenin beynine silah dayanmiyor...
    isinize gelen yerleri görüpte gelmiyenleri makaslamayin...
    Hortumculuk mu zimmete para getirmek mi güldürmeyin simdi beni Yavuz hirsiz ev sahibini bastirirmis aynen öyle sürekli gündem de dönen bayatlamis hortumculuk olaylarini paylasmak istemiyorum baydi artik zira yine millet iyi biliyor onun icin bu tarz yazilar sadece sacmaliktan ibaretligiyle kaliyor vesselam...

    yorumum kisisel degil geneldir kimse üstüne alinmasin :)

    Yazıların saçmalığını bilemiyorum,Tabiki herkesin dünya görüşü farklı.Kimine güzel olan kimine göre çirkin olabiliyor.Ama ben şu kadarını arz edeyim.Turban veya baş örtüsü hiçbir zaman benim kırmızı çizgim olamadı,olamazda.O turbanın veya baş örtüsünün içerisine hapsolunan veya namahremden korunan beyinlerdeki amaç benim daha çok kırmızı çizgilerimi tayin ediyor.Birilerinin başındaki örtü bir milyar diğerinin başındaki örtü bir milyon bunlar benim için hiçbir anlam ifade etmez arkadaşlar.Parası olan kundura kiyer parası olmayan ankara lastiği dediğimiz kara lastiklerden kiyer.O lastikleri bende en az on yıl kiymek zorunda kaldım.Hortumlamaya ,açıkçası çalmaya gelince o konuda kesinlikle taviz veremeyeceğim.Çünkü şahidiyim ve biliyorum,aynı zamandada eminim yalansız hilafsız Çumhuriyet tarihinin en büyük hırsızları şuanda AKP nin içerisindedir.Öncekiler çalıyordu fakat gizleniyordu kanıtlanamıyordu.Bunlar aşikar bir şekilde çalıyor ve utanmadan vatandaşın yüzüne gözüne bakarak yalan konuşuyorlar.Bu yorumlarımıda kimse üzerine alınmasın kişisel yorumlarımdır ve genellemedir.
#14.10.2010 19:33 0 0 0
  • Üsküdara sabah oldu, aman sakın başörtüsü demeyin kızarlar :D
#14.10.2010 21:48 0 0 0
  • Olabilir abi sana öyle gelmistir ne diyeyim :)
    Size ve kriterlerinize göre alakasizdir ama benim icin cok sey ifade ediyordur yorumum
    Ztn ilk sayfadan en son yorumuma kadar yapilan yorumlarda konuyla ne kadar alakali cözmüs degilim :) Oda sizlerin özgür iradesi..
    Herkesin kendine göre düsüncesi ve bundan yola cikarak yaptigi bir yorum vardir...Ve ben yorum yaparken sahislari degil konuyu hedef alirim..
    Ben yaziyi ilk okudugumda ne düsündüysem yazdim kendime görede hakliyim ama size göre olamiyabilirim..
    Ve her zaman icin kendi görüsümün disindaki görüslerede saygi duymasini bilirim...
    Kendimcede elestirimi yaptim bunada hakkim oldugunu düsünüyorum...Hepinizin hakki oldugu kadar...Ben yaziyi okudum ve genel bir özet yaptim..
    Onun icin sadece size uysada uymasada düsünceme saygi beklerim:)

    Ama suda acik herkes kendince kendi fikrini dayatmaya calisiyor..Sana uyan bana uymaz bana uyan sana uymaz misali.
    Umarim anliyacaksinizdir..
#14.10.2010 21:51 0 0 0
  • Yani diyorsun ki ya arkadaş millet sefalet içinde yüzerken Emine ERDOĞAN 600 bin tl ye türban alırda takarda. Eskiden osmanlı da da böyleydi ondan şimdi osmanlı yı kimse bilmiyor. Millet açtı birilerinin de evindeki kapı kolu saf altındadı. Sonra da bana kalkıp müslüman Emine Erdoğan ın vay türbanına laf etmeyin. Müslümanlık dininin hangi ayetinde hangi suresin de böyle bir saçmalık var bana söylermisin. Sayın başbakan ve ailesi yediği önünde yemediği arkasında devletin tüm imkanlarıyla orda burda keyfine baksın ben 600 tl asgari ücret ile sürüneyim. Kimsenin inancını yargılamak bana düşmez bu bir yargı değildir ama tuhaf olan bir şeyler yokmu.
#14.10.2010 22:01 0 0 0
  • Ufuk kardeşimin yukarıdaki yorumuna katılıyorum.Zaten Sayın Emine ERDOĞAN'ın başına bağladığı Turbanın maneviyatı ile ilgili bir yorum yapmadı Ufuk kardeşim.Turbanın kutsiyeti ile ilgilide yorum yapmadı.Vatandaşlar arasındaki gelir dağılımının dengesizliğinden bahsetmeye çalıştı.En kolay örnekte her zaman göz önünde bulunanlar oluyor.Sayın Emine ERDOĞAN'da bunlardan birisi.Haksızda değildi.
#15.10.2010 22:06 0 0 0
  • Aklın yolu birdir ;)
#16.10.2010 00:22 0 0 0
Han Han foto
  • Yani diyorsun ki ya arkadaş millet sefalet içinde yüzerken Emine ERDOĞAN 600 bin tl ye türban alırda takarda. Eskiden osmanlı da da böyleydi ondan şimdi osmanlı yı kimse bilmiyor. Millet açtı birilerinin de evindeki kapı kolu saf altındadı. Sonra da bana kalkıp müslüman Emine Erdoğan ın vay türbanına laf etmeyin. Müslümanlık dininin hangi ayetinde hangi suresin de böyle bir saçmalık var bana söylermisin. Sayın başbakan ve ailesi yediği önünde yemediği arkasında devletin tüm imkanlarıyla orda burda keyfine baksın ben 600 tl asgari ücret ile sürüneyim. Kimsenin inancını yargılamak bana düşmez bu bir yargı değildir ama tuhaf olan bir şeyler yokmu.

    Arkadaşım bi link versene o türbanı nerden almış ? kaça almış ?

    600 bin TL işkembeden sallanacak bir rakam bile değil, merak ettim doğrusu...
#16.10.2010 14:17 0 0 0
  • yani milletin gelirinden bahsederken emine erdoğanın türbanını örnek vereceksin ve buda yetmezmiş gibi 600 sene dünyaya hükmetmiş osmanlıyı küçümseyeceksin bence sen sapla samanı karıstırma üstat sen verdiğin örneklere dikkat et bence vatandaşlar arasinda gelir dağitimini eleştireceksen osmanlıyı türbanı katma !!! ozaman sana bukadar tepki olacağini sanmıyorum özellikle osmanlı dedin ya sen osmanlının neler yaptiğini bi öğren istersen içten yıkılan bi devlettir osmanlı yadeyse karsısına cıkıpta yıkacak bi devlet yoktu dünyada!türkiye osmanlıdan cokmu iyi kendi ülkesindeki doğal kaynakları bile amerikadan izinsiz kullanamıyor senelerdir,osmanlı zamanında zenginlerin bazen zekat verecek fakir bulamadiklarını biliyormuydunuz??oyüzden örneklerinizi mantıklı verin bence !!!!
#16.10.2010 22:19 0 0 0