Çocuklarda Yalan Söyleme Ve Çözümü

Son güncelleme: 07.11.2010 16:46
  • Yalan Söyleme Hastalığı - Yalan Söyleme Sorunları - Çocuk Neden Yalan Söyler

    Yalanın bu kadar çok kullanıldığı bir toplumda çocuk yetiştirmek hiç de kolay bir iş değildir. Ana babaların birçoğu çocuğunun yaş dönemini göz önüne almadan çok erken yaşlarda gerçeğe sadık kalmasını isterler. Oysa çocukta gerçekçilik ilkesi zaman içinde oluşmaktadır ve 7 yaş öncesinde söylediği gerçek dışı sözler ve olaylara yalan damgası vurmak doğru değildir. 3 yaş çocuğunun inanılmayacak öyküler uydurması, hayali arkadaşlarının olması ve taklit oyunlarından hoşlanması doğaldır ve gelişim özelliklerinin yolunda gittiğini gösterir. Çocuk hayal gücü geniş olduğu oranda başarılı olur. Gerçeğe uydurma yolu ile ulaşır. Ayrıca öykü uydurmaktan ayrı olarak kasıtlı bir biçimde gerçeğe sadık kalmama küçük bir çocukta doğaldır ve bu tür yalan çocuğun eğlenmeyi sevmesinin, birine takılmaktan hoşlanmasının doğal övünme arzusunun arkadaşlarından geri kalmama isteğinin ya da cezalandırılma korkusunun bir sonucudur.


    Yaşamın ilk beş yılında çocuğun yalan söylemesi konusunda endişeye gerek yoktur. Çocuğun gerçeğe sadık kalmasını sağlamak için ısrar etmek ve yalanını ortaya çıkarmak için girişimlerde bulunmak yanlıştır.Çünkü beş yaş öncesi çocuğunun söylediği yalanlar söz de yalanlardır ve çocuk düşüncesinin kendiliğinden oluşan özgün ürünleridir. Çocuk birtakım psikolojik gereksinimleri nedeniyle gerçek dışı söz yada hayallere sığınabilir ve bunları gerçekmiş gibi kabul edebilir. Bu tür sözde yalanlar, gerçek yalanlardan farklıdır. Sözde yalanların yanlış değerlendirilmesi, kınanması, sert cezalar verilmesi sonucunda gerçek yalanların doğmasına yol açar. Örneğin kardeşi ile oynarken bir vazoyu kıran çocuk cezalandırılma korkusuyla annesine kardeşinin kırdığını söyler. Böylece yalan kendini savunmanın en iyi silahı haline gelir.


    Yalan söyleyen çocuğun kendisine saygısı kalmaz, kendisinden utanır. Özgüvenden yoksundur. Yeteneklerinin ve sahip olduğu değerlerin farkında değildir. Kendisini değersiz ve işe yaramaz olarak görür.

    Anne babalar, çocuklarının fizik sağlığı ile ilgilendikleri kadar ruh sağlıklarıyla da ilgilenmelidir. Ruh sağlığı bozulmuş bir çocuğun fiziksel ihtiyaçları fazlasıyla yerine getirilse bile hastalıklı bir kişilik geliştirecektir. Yüksek makamlara gelmesi, büyük paralar kazanması onu mutlu etmeye yetmeyecek, içinde hep ruhsal bir açlık hissedecektir.


    Yalan:Yalan söylemek, herkesçe ayıplanır. Ama herkes, ara sıra olsa bile yalana başvurur. Başkasını bilerek aldatmaya yönelik yalanlar küçük görünse bile, gerçek yalanlardır. Böyle bir ortamda çocukları yalandan uzak tutmak oldukça zordur. Çocukları yalana iten, büyüklerinin gerçekler karşısında takındıkları çelişkili tutumdur. Çocuk sık yalana başvuruyor ise onun büyüklerine güven duymadığı anlamına gelir. Ya büyüklerinin beklentilerini karşılayamıyor, ya da ceza korkusuyla yalana sığınıyordur.


    Çocuklar Neden Yalan Söyler?

    Unutmayın! Bütün çocuklar yalan söyler ama yalancı doğmazlar. Sadece yalan söylemeyi öğrendikleri bir gelişim dönemi izlerler.
    Çocukların yalan söylemeyi öğrendikleri ilk insanlar aileleri olmaktadır.
    Pek çok davranışına karışılan ve eleştirilen çocuk, hata yapmış olmaktan ve küçük düşürülmekten korkar hale gelir.
    Çocuğun psikolojik durumunu ve eğitsel etkinliklerini göz önünde bulundurun.
    Çocuğun yaşantıları, davranışlarının nedenleri ve hataları çeşitli bahanelerle çocuğa anlatılmalıdır.
    Çocuğun yalanını itiraf etmesine yardımcı olun.
    Çocuk, onun yalanıyla ettiğiniz mücadeleyi, onun iyiliği için yaptığınızı bilmelidir.
    Dürüstlük, açık yüreklilik, içtenlik ve sevgi için savaşım verilmelidir.


    PSİKOLOJİK YARDIM ALINMALIDIR.


    Ebeveyn olarak her türlü yaklaşım ve tutumumuz, çocuğun eğitiminde, davranışlarının şekillenmesinde oldukça belirleyicidir. Dolayısıyla çocuklara gösterdiğimiz olumlu davranış biçimi, onların sağlıklı bireyler olarak yetişmesine yardımcı olur.


    Anne ve babalar sıklıkla, doğruyu söyletmek için çocuklarını itirafa zorlarlar. Köşeye sıkıştırılan çocuğun ilk tepkisi de yadsımak olur. Nedense kimi anne babalar eli yüzü çikolataya bulanmış bir küçük çocuğa, "Söyle, dolaptaki çikolatayı sen mi yedin?" gibi saçma sorular yöneltirler. Bu durumdaki çocuk yalana sığınmaktan başka ne yapabilir? Bundan daha sakıncalı bir tutum da gizli polis yöntemiyle, "Doğru söylersen ceza vermeyeceğim" diye kandırdıktan sonra, "Biliyordum bunu senden başkasının yapmayacağını! Dayağı ye de aklın başına gelsin!" diyerek çocuğa girişmektir.BU TÜR DAVRANIŞLARDAN KAÇMAK GEREKİR.


    Psk. Dan. Aykut AKOVA Psikoloji
#07.11.2010 16:46 0 0 0