Kim bilir hangi kırık düşlerin ardından,
Kim bilir hangi ayrılıkların geriye bıraktıklarından
Ümitler büyütüyorsun.
Seni anlamak imkânsız,
Çünkü gözlerin görünmüyor, gözlerin karanlık...
Seni anlamak imkânsız,
Çünkü sırtından sadakatini indirdiğin zaman,
ihanetler düşüyor ellerine
Bırakıp giden kadar vefasız...
Geriye bir tek cümlen kalıyor,
Anlatmak istediklerini bir kâğıda çiziyorsun
Senin sevdan bir resmin cinayetine mal oluyor...
Anlıyorsun ya, bu sadece kalabalık içinde bir yalnızlık.
Seni anlamak, bir ümide sarılıp bin hüzünde kaybolmak...
Seni anlamak, ulaşıldıkça uzaklaşan bir yakınlık...
Ve bir resimde çaresiz kalmak, O resme ne kadar yakışmıyorsa,
O resimde metanetle dik durmak o kadar yakışıyor sana
Anlıyorsun ya!
Hayat sondan başlıyor, baştan bitiyor her defasında.
Şu resimde ressamı çaresizliğe mahkûm eden, ne kadar günahkârsa!
O resimde çaresiz kalmak o kadar sevap sana
Anlıyorsun ya! Anlıyorsun...