son haberler..TS..den

Son güncelleme: 25.10.2007 00:18
  • Önüzmüzdeki mac cokk zorlu olacak ama inanıyorum bu macı alcaz..
#05.03.2007 12:07 0 0 0
  • Haberler

    Kötü günlere elveda
    Takımımız gerçekten belli bir dönem nekehat devresi yaşadı. Bu konuda kimsenin en ufak şüphesi yok.


    Ancak bizler de bu arada noksanlarımızın bilincindeydik. Yanlışlarımızı bir kefeye koyup, bunları doğrularla mukayese ederek iyilere ve güzellere merhaba demeyi düşündük.

    Artık takım ve kulüp olarak doğrularla iyiler gözümüzün önünde bayrak gibi dalgalanıyor.
    Bunları taraftarlarımıza ve sevenlerimize sunmanın gayreti içerisindeyiz.

    Takım halinde birlik beraberliği sözde değil, uygulamada gerçekleştirmeye, kötü günleri geride bırakıp, koşar adımlarla uzaklaşmaya gayret gösteriyoruz.

    Galibiyetlerde aşırı sevinip hayali motivasyonlar yerine mağlubiyetlerden ders almanın doğruluğunu yakalamanın peşindeyiz.
    Fakat bazı şeylerin bugünden yarına gerçekleşmeyeceği gerçeğini de görerek kabul etmenin erdemindeyiz.

    Artık Trabzonspor'u herşeyden önce sağlam zeminlere oturtmaya çalışıyoruz.
    Bu şekilde galibiyetlerden veya haketmediğimiz mağlubiyetlerden etkilenmeden çizdiğimiz yolda tekrarını özlediğimiz lig şampiyonluğuna ulaşmak için elbirliğiyle çalışacağız.

    Bu doğrultuda Trabzonspor'a layık oyuncuların belirlenmesiyle, geleceğin takımını hiç olmazsa en yakın kaynaklarımızdan temin ve tesbit için çalışmalarımız da devam ediyor

    Necmi Perekli
    Profesyonel Takım Menajeri


    Perekli'nin açıklaması

    Profesyonel Takım Menajerimiz Medya Merkezi aracılığıyla yaptığı açıklamada ise ligde ve kupada oynanan tüm maçların önemli olduğuna dikkat çekerek, "Kuşkusuz Galatasaray maçının ayrı bir konumu var. Gerek rakiple geçmişten beri gelen rekabet gerekse de iki ekibin koştuğu hedefler bu müsabakanın önemini daha da arttırıyor" dedi.

    Galatasaray'ın pazar akşamı oynanacak olan karşılaşmayı bir çıkış müsabakası olarak göreceğine de değinen Perekli, "Bu nedenle dikkatliyiz, tedbirliğiyiz. Biz de elde ettiğimiz istikrarlı grafiğin sürdürülmesini istiyoruz. Bu iki ekibin mücadelesinin son derece kaliteli bir müsabaka ortaya koyacağına inancımız tamdır. Temennimiz iki takımın da ismine yakışır, mazisiyle bağdaşır bir futbol sergilemeleridir" diye konuştu.

    Trabzonspor'u tatmin edecek sonucun elbette maçı kaybetmemek olacağına işaret eden Perekli, "Her zaman olduğu gibi oyuncularımız ve teknik heyetimiz bu müsabakaya da aynı ciddiyet ve kararlılıkla hazırlanmaktadır. Kendilerine güvenimiz sonsuzdur. Birlik ve bütünlük içerisinde hedeflediğimiz sonuçlara ulaşacğımıza inanıyoruz" yorumunu yaptı.

    Sözlerin sonunda taraftarlarımıza da mesaj gönderen Necmi Perekli, "Her maçta olduğu gibi Galatasaray müsabakasında da gerek saha içinde gerekse de gönülden bizi izleyip destekleyen taraftarlarımızın bize vereceği itici güç en büyük avantajımız olacaktır. Tribündeki taraftarlarımızdan oyununun gidişatı ne olursa olsun aynı desteklerini maçın öncesinde, sırasında ve sonrasında devam ettirmelerini bekliyoruz" ifadelerini kullandı
#08.03.2007 20:51 0 0 0
  • Haberler

    Kötü günlere elveda
    Takımımız gerçekten belli bir dönem nekehat devresi yaşadı. Bu konuda kimsenin en ufak şüphesi yok.


    Ancak bizler de bu arada noksanlarımızın bilincindeydik. Yanlışlarımızı bir kefeye koyup, bunları doğrularla mukayese ederek iyilere ve güzellere merhaba demeyi düşündük.

    Artık takım ve kulüp olarak doğrularla iyiler gözümüzün önünde bayrak gibi dalgalanıyor.
    Bunları taraftarlarımıza ve sevenlerimize sunmanın gayreti içerisindeyiz.

    Takım halinde birlik beraberliği sözde değil, uygulamada gerçekleştirmeye, kötü günleri geride bırakıp, koşar adımlarla uzaklaşmaya gayret gösteriyoruz.

    Galibiyetlerde aşırı sevinip hayali motivasyonlar yerine mağlubiyetlerden ders almanın doğruluğunu yakalamanın peşindeyiz.
    Fakat bazı şeylerin bugünden yarına gerçekleşmeyeceği gerçeğini de görerek kabul etmenin erdemindeyiz.

    Artık Trabzonspor'u herşeyden önce sağlam zeminlere oturtmaya çalışıyoruz.
    Bu şekilde galibiyetlerden veya haketmediğimiz mağlubiyetlerden etkilenmeden çizdiğimiz yolda tekrarını özlediğimiz lig şampiyonluğuna ulaşmak için elbirliğiyle çalışacağız.

    Bu doğrultuda Trabzonspor'a layık oyuncuların belirlenmesiyle, geleceğin takımını hiç olmazsa en yakın kaynaklarımızdan temin ve tesbit için çalışmalarımız da devam ediyor

    Necmi Perekli
    Profesyonel Takım Menajeri


    Perekli;nin açıklaması

    Profesyonel Takım Menajerimiz Medya Merkezi aracılığıyla yaptığı açıklamada ise ligde ve kupada oynanan tüm maçların önemli olduğuna dikkat çekerek, ;Kuşkusuz Galatasaray maçının ayrı bir konumu var. Gerek rakiple geçmişten beri gelen rekabet gerekse de iki ekibin koştuğu hedefler bu müsabakanın önemini daha da arttırıy; dedi.

    Galatasaray;ın pazar akşamı oynanacak olan karşılaşmayı bir çıkış müsabakası olarak göreceğine de değinen Perekli, "Bu nedenle dikkatliyiz, tedbirliğiyiz. Biz de elde ettiğimiz istikrarlı grafiğin sürdürülmesini istiyoruz. Bu iki ekibin mücadelesinin son derece kaliteli bir müsabaka ortaya koyacağına inancımız tamdır. Temennimiz iki takımın da ismine yakışır, mazisiyle bağdaşır bir futbol sergilemeleridir; diye konuştu.

    Trabzonspor;u tatmin edecek sonucun elbette maçı kaybetmemek olacağına işaret eden Perekli, ;Her zaman olduğu gibi oyuncularımız ve teknik heyetimiz bu müsabakaya da aynı ciddiyet ve kararlılıkla hazırlanmaktadır. Kendilerine güvenimiz sonsuzdur. Birlik ve bütünlük içerisinde hedeflediğimiz sonuçlara ulaşacğımıza inanıyoruz&; yorumunu yaptı.

    Sözlerin sonunda taraftarlarımıza da mesaj gönderen Necmi Perekli, ...;Her maçta olduğu gibi Galatasaray müsabakasında da gerek saha içinde gerekse de gönülden bizi izleyip destekleyen taraftarlarımızın bize vereceği itici güç en büyük avantajımız olacaktır. Tribündeki taraftarlarımızdan oyununun gidişatı ne olursa olsun aynı desteklerini maçın öncesinde, sırasında ve sonrasında devam ettirmelerini bekliyoruz; ifadelerini kullandı..
#08.03.2007 20:52 0 0 0
  • Yattara Galatasaray maçında oynayamayacak
    Sağlık Kurulu Başkanımız Köksal Güney, İbrahima Yattara'nın kaburgasında oluşan küçük bir çatlak nedeniyle 2 hafta süreyle sahalardan uzak kalacağını söyledi.


    Yattara'ya uygulanan yoğun tedaviye rağmen ağrılarında beklenilen düzelmenin gerçekleşmediğini belirten Güney, "Yattara'ya çektiğimiz ince kesit CT tetkikinde kaburgasında çok küçük bir çatlak tespit ettik. Bu oyuncumuz 2 hafta sahalardan uzak kalacak" dedi.


    Güney, sağ diz ön çapraz bağlarında yırtık tespit edilen Lars Fredarik Risp' in dün IFK Klinikn'nde İngiltere Milli Takımı eski doktoru olan Leif Sward tarafından başarılı bir operasyondan geçirildiğini ifade ederek, "Ameliyat istediğimiz düzeyde geçti. Risp rehabilitasyon çalışmalarına Pazartesi gününden itibaren başlayacak. Bu oyuncumuzun da sahalara dönmesi 4 - 6 ay kadar süre alacak" diye konuştu.
#10.03.2007 22:00 0 0 0
  • adam yine sakalandı yaw

    iki haftadır ne bu doktorlar adamın kaburgası çatlamış yeni haberlei olu hayret
#10.03.2007 22:04 0 0 0
  • musa 6 ay sahalarda uzak kalacak.. büyük geçmiş olsun...
#11.03.2007 21:48 0 0 0
  • insan da haber yazacak heves bile bırakmadılar
#21.03.2007 21:35 0 0 0
  • Her sezon ayni hikaye. Sakatliklar hiç bitmiyor ki Trabzon'da. Hakemler sertlige izin verdikçe bu i$ böyle gider.

    Ben ba$ka neden bulamiyorum.

    Neyse, sakat olan futbolcularimiza geçmi$ olsun.

    Trabzonspor'umuza da ba$arilar.
#21.03.2007 22:18 0 0 0
  • Her sezon ayni hikaye. Sakatliklar hiç bitmiyor ki Trabzon'da. Hakemler sertlige izin verdikçe bu i$ böyle gider.

    bahane aramak kolay ama kaybedilen puanların nedeni sakatlık değil yanlış transfer
#26.03.2007 23:52 0 0 0
#01.04.2007 19:54 0 0 0
  • 1-0 oldu ama bizim oldu
#03.04.2007 02:15 0 0 0
  • Trabzonsporlu Gökdeniz Karadeniz, Memorial Hastanesi'nin sponsorluğunda düzenlen 11 Altın Adam yarışmasının Eylül ayının ''Ayın Altın Adamı'' ödü...

#06.04.2007 02:36 0 0 0
#06.04.2007 11:43 0 0 0
#06.04.2007 12:39 0 0 0
  • yenduk yaw
#08.04.2007 02:38 0 0 0
  • çok güzel bir maçtı rizeyle.. ama ne yazıkki 3-2 bitti
#15.04.2007 15:58 0 0 0
  • acik söylemek gerekirse ben Rizeye yenildigimize üzülmedim
#15.04.2007 20:59 0 0 0
  • ey bi sonuç..5..2
#23.04.2007 22:13 0 0 0
  • TARİHÇEMİZ...................
    Türkiye İdman Cemiyetleri ittifakının kurulması ve Türk Sporunun bu ilk örgütünün tüm Anadolu'ya yayılması, Trabzon'da da etkisini göstermişti. Bu etki sonucu yeni yeni kulüpler kurulmaya başlandı. İdmanocağı, İdmangücü, Necmiati'den sonra Trabzon Lisesi bünyesinde Lise adını taşıyan yeni bir kulübün kurulmasıyla kulüp sayısı 4 olmuştu. 1923 yılından sonra Trabzon'da İdmanocağı ve İdmangücü arasında büyük bir rekabet başlamıştı. Bu öyle bir rekabetti ki İstanbuldaki Galatasaray- Fenerbahçe rekabetine benziyordu. Hatta zaman zaman onu bastırdığı bile oluyordu. Trabzon sanki Ocaklılar, Güçlüler diye ikiye ayrılmıştı. Trabzon'da futbolun bu iki takım arasındaki rekabetten yüceldiği söylenebilir. Rekabet zamanla öylesine büyük boyutlara vardı ki Trabzon'un Türkiye liglerinde geç temsil edilmesine bile sebep oldu. Ne var ki iki kulüp arasındaki çekişme şehrin futbolundaki kaliteyi de her geçen gün arttıran faktör olduğu göz ardi edilemez.

    1923 yılında Trabzon'da ilk resmi lig maçları oynanmaya başlandı. İlk sezon İdmanocağı şampiyon olmuştu. Bunu 1923-24,1924-25 sezonlarında Lise takımının arka arkaya şampiyonlukları izledi. 1925 sezonunda yine İdmanocağı şampiyon olurken, 1929 yılına kadar da önce Lise, arkasından Muallim Mektebi daha sonra da Ticaret Lisesi takımları mutlu sona ulaştılar.

    İdmanocağı ile İdmangücü arasındaki büyük rekabet 1930'dan sonra had safhaya ulaştı. 1929-30'dan sonra 5 kez arka arkaya İdmanocağı'nın şampiyon olmasından sonra 1934-35 sezonundan itibaren İdmangücü takımı tam 7 yıl arka arkaya şampiyon olarak bu iki takım arasındaki rekabeti büsbütün alevlendirmişti.

    1940'lı yıllarda Trabzon futbolundaki güç lise takımlarına geçmişti. Tam 6 kez arka arkaya şampiyonluğu kazanması da bunu gösteriyordu. Bu aralar dikkat çeken bir hususta Trabzon'daki bütün futbol yıldızlarının Lise takımlarından yetişmiş olmalarıydı. Özellikle Trabzon Lisesi bir futbolcu kaynağı olmuştu. 1947-48 sezonundan itibaren şampiyonluk yine İdmanocağı ile İdmangücü arasında el değiştiriyordu. Bu arada Necmiati de iki sezon şampiyon olarak Trabzon futbolunda söz sahibi oldu. Bu arada Trabzon'da yeni yeni kulüpler de kuruluyordu. 1938'de kurulan Doğan Gençlik, 1941 yılında Akçaabat Lisesinde kurulan Akçaabat Gençlik (Bugünkü Sebatspor), 1950 yılında Sürmene ilçesinde kurulan Sürmene Gençlik, 1952 yılında ayni ilçede kurulan Zafer Gençlik, 1953 yılında kurulan Yolspor 1955 yılında kurulan Yalıspor bu takımların başında geliyordu.

    1930'lu yıllarda başlayan İdmanocağı, İdmangücü rekabeti 1940'lı, 1950'li, 1960'lı yıllarda olanca şiddetiyle devam ediyordu. Bu gitgide rekabetten öte boyutlara varmaktaydı. Ocaklı ve Güçlü olmak Trabzon'da adeta bir spor mezhebi haline gelmişti. En kötü sezonlarda bile rekabetlerinden hiç bir şey kaybetmiyorlardı.

    Trabzon öylesine ikiye ayrılmıştı ki Ocaklılar Sari Kırmızı diye İstanbul'daki Galatasaray'ı İdmangüçlülerse Yeşil Beyaz renklerine rağmen Fenerbahçe'yi destekliyorlardı. Rekabet bir de bu sekliyle alevlenmişti. Bu arada renkleri Sarı Lacivert olan Necmiati bile bu rekabetin dışında kalmıştı. Aslında bu büyük rekabetten en karlı Trabzon futbolu çıkıyordu. Öncelikle şehirde futbol tutkusu körüklenmişti. Bu büyük rekabetten doğan büyük iddia Trabzon'da büyük yıldızların çıkmasına neden olmuştur. Ancak, Trabzon insanının alın yazısı olan gurbetçilik 1930'lu yıllarda Trabzon'daki futbol yıldızlarının kaderine tesir etmişti. Pek çoğu yüksek öğrenim uğruna ana kucaklarını baba ocaklarını terk etmek zorunda kaldılar. Gittikleri İstanbul ve Ankara'da sürdürdükleri futbol yaşamlarında gerçekten büyük yıldız oldular. Bir Hasan Polat ve kardeşi Ali Polat Ankara Gençlerbirliği'nde , bir Selim Satıroğlu, Ahmet Karlıklı Galatasaray'da bir Taka Naci, Zekeriya Bali Fenerbahçe'de, Nazmi Bilge Beşiktaş'ta yıldız futbolcu oluverdiler.

    1962-63 sezonunda tüm yurtta bir İl takımı kurulması öngörülmüştü. Zamanın Futbol Federasyonu Başkanı Orhan Şeref Apak, Türkiye liglerini güçlendirmek ve tüm yurda yaymak amacıyla bir seferberlik başlatmıştı. Her ilde bir futbol takımı kurup Türkiye liglerinde yer alması seferberliği büyük bir hızla devam ediyordu. Trabzon elbette ki bunun dışında kalamazdı. Yalnız bir İl Kulübü kurulmasının en zor olan illerin başında kuşkusuz Trabzon gelmekteydi. İdmanocağı, İdmangücü rekabeti Trabzon futboluna öylesine hakimdi ki bu iki kulübün bir çatı altında toplanmasına imkan yoktu. Nitekim böyle bir girişimde bulunmak isteyen bir avuç idealistin daha ilk çalışmalarında bunun imkansız olduğu gerçeği bir kez daha anlaşılmıştı.

    Tüm Trabzonlular, Trabzonspor adıyla bir kulübün kurulmasını yürekten arzuluyorlar, ancak bu işi bir türlü gerçekleştirememenin ezikliğini yaşıyorlardı. Yetkililerinde araya girmesi, sonucu pek değiştirmiyordu Ocaklılar da, Güçlüler de yeni kurulacak kulüpte kendi isimlerinin, hatta renklerinin hakim olmasını istiyorlardı ve bu konuda en ufak bir fedakarlıkta bulunmuyorlardı. Her gün, her akşam toplantı üstüne toplantı yapılıyordu. Bazen tam bir anlaşma zemini ortaya çıkıyor ama yine en ufak bir ayrıntı her şeyi berbat ediyordu. Havaya silahlar atılıyor, karakollara, hatta mahkemelere kadar uzanan olaylara rastlanıyordu. Öte yandan Futbol Federasyonunun il kulüpleri için tanıdığı sürenin de sonu yaklaşıyordu.

    21 Haziran 1966 tarihinde İdmanocağı, Martıspor ve Yıldızspor'un da katılımı ile sarı Kırmızı renkler altında Türkiye 2. Ligine alındı. Ancak, resmi bir yazının süresi içinde ilgili yere tebliğ edilmediği için İdmanocağı'nın İkinci ligde oynaması durduruldu. Bu tarihten yaklaşık bir ay sonra 20 Temmuz 1966'da bu kez İdmangücü, Karadenizgücü, Martıspor ve Yolspor'un katılmasıyla Trabzonspor Kırmızı-Beyaz renklerle kuruldu. Ne var ki İdmanocağı buna karşı çıktı. Danıştay'da açtığı dava ile yürütmeyi durdurma kararı alınınca ortalık yine karıştı. Trabzon'daki gergin durum üzerine araya Zamanın Beden Terbiyesi Genel Müdürü Ulvi Yenal girdi. Ulvi Yenal, İdmanocağı ve İdmangücü'nün birleşmemeleri halinde iki kulübünde Türkiye 2. Ligine alınmayacağını bildirdi. Bu durum Trabzon'da ve her iki kulüp çevresinde "Sok" etkisi yaratmıştı. Birleşmeleri büyük sorun olan bu iki kulübün, birleşmemeleri halinde Trabzon Türkiye liglerinde temsil edilemeyecekti. Trabzon'daki geceli gündüzlü yapılan ve büyük tartışmalara neden olan toplantılar sonunda 2 Ağustos 1967 günü İdmanocağı ile İdmangücü birleşmesi gerçekleşti ve Trabzonspor; İdmanocağı, İdmangücü, Karadenizgücü ve Martıspor'un birleşmesi ile ortaya çıktı.

    Artık bütün resmi işlemler tamamlandıktan sonra sıra gelmişti Trabzonspor'un renklerine. Renk bulmak öyle kolay olmadı. Trabzon'da uzun yıllar süren İdmanocağı-İdmangücü rekabetinde Sari-Kırmızı ve Yeşil-Beyaz renkler hakimdi. Trabzonspor'un renkleri bu renklerin dışında olmalıydı. Trabzon'u ve Karadeniz'i simgeleyen renkler aranıyordu. Bu konuda yarışma açılması da gündeme geldi ancak sonra vazgeçildi. Renk için geceli gündüzlü toplantılar düzenleniyordu. Dört toplantıdan sonuç alınamamıştı. Beşinci toplantıda her şey bitecekti. Artık taraftarın da sabrı kalmamıştı. Dönemin Federasyon Başkanı Orhan Şeref Apak sorunu çözmeye çalışırken Federasyon Genel Müdürü Ulvi Yenal'ın makamında toplanan taraflar iki kulübün renklerinden farklı bir rengin seçilmesi üzerinde yoğun tartışmalar gerçekleştirirler. Yaşanan gelişme üzerine sabrı taşan Yenal iki kulübün temsilcilerinden birer renk seçmesini talep eder. Böylelikle İdmanocağı grubu "koyu bordo", İdmangücü ise "açık mavi" üzerinde görüş bildirir. Sonuçta Trabzonspor'u kuran iki köklü kulüp renk konusunu "BORDO-MAVİ" diye karara bağlarlar. Böylece bir haftadır şehirde süren renk kavgası sona erer ve Trabzonspor Bordo-Mavi renklerine kavuşur.
#18.07.2007 22:50 0 0 0