Yürek denen şey

Son güncelleme: 26.04.2007 12:24
  • İlahi adalet ve mahkemeleri tüm senaryoları bozmaya devam ediyor. Runje'ye bilet kesip Beşiktaş'a fatura gönderenler, tasarladıkları hayallere el oğuşturuyorlardı. Senaryonun bu haftaki çekimleri kaleciler üzerineydi. Hasagiç, Runje ve Oğuz üzerine planlanan bu sahneler tasarlanan bölüme kadar mükemmel işledi. Gaziantep kalecisi Hasagiç, kapıyı çarpıp küfür kafir giden adamı; kaleyi devralan Oğuz ise nasıl olsa "Fenerbahçem'' ilk penaltıyı taca atacak, rahatça penaltı yaptırabilirim mantığından olan bir genci canlandırıyordu. Runje ise başına geleceklerden habersiz elini kolunu Van Hooijdonk'un götürdüğü yerlere götüren bir çılgındı. Hava sıcaktı, güneşliydi. Ve her şey iyi gidiyordu. Sahne ana baba günüydü. Hatta "Boliç" bile oradaydı. (Ne işi varsa Allah Allah...) Sonra masmavi gökyüzü birden bulandı. Bazılarımızın midesi gibi... Sonra iyice karardı. Ve bütün bu olanlara isyan edercesine ortalık tozduman oldu. Ve o dumanların arasından film setine ağır aksak topal adımlarla bir adam çıkageldi. Elindeki kağıtta, "Ben bu oyunu bozarım'' yazıyordu. Sahnedeki tüm kalecileri elinin tersiyle itti. Ve sakat bacağıyla "motor'' dedi. Bütün kameralar onu çekiyordu. O ilahi adaletin verdiği güçle oynuyor; yönetmen, suflör, menajer ve diğer oyuncular ağızları açık onu seyrediyordu. Hele bir sahne vardı ki herkesin yüreği ağzına geldi. Oyuncunun teki kaleye çok yakın mesafeden şut çekti. Herkes "Eyvah gol oldu'' derken, bir el adeta uzadı. Ve bir mıknatıs gibi topu kavradı. Bütün stattan pardon set ekibinden bir alkış koptu. (senaristler hariç) Bu sürpriz konuk ve tanrı misafiri kimilerine göre tüm senaryoyu mahvetmişti. "Nerden çıktı bu adam" diye birbirlerine bakarken ortalık yine tufan kıyamet oldu. Tozu dumana katarak gelmiş ve öyle de gitmişti. Ama herkesin görebileceği yere şu notu bırakmıştı: "Ben Murat Şahin. YÜREK denen şeyin yalnızca iç organı mı olduğunu zannediyorsunuz...''


    ALEN MARKARYAN
#26.04.2007 00:41 0 0 0
  • Aynı yazı iki adet çıktığı için birini editliyorum.
#26.04.2007 12:20 0 0 0
  • kaleyi devralan Oğuz ise nasıl olsa "Fenerbahçem'' ilk penaltıyı taca atacak, rahatça penaltı yaptırabilirim mantığından olan bir genci canlandırıyordu.

    Bu ülkedeki bi amigonun paranoyak düşüncelere sahip olmamasına şaşardım zaten
#26.04.2007 12:24 0 0 0