Seval'den Esintiler

Son güncelleme: 27.08.2004 04:58
  • Beni ta kalbimden vurdu gidisin
    Butun umutlarim agir yarali
    Akilimdan cikmiyor veda edisin
    Butun duygularim agir yarali

    Dunyayi basima yikmiscasina
    Bagrima kursunlar sikmiscasin
    Sanki, sanki bir savastan cikmiscasina
    Butun anilarim agir yarali

    Askimiz verirken en son nefesi
    Yikildi gonlumun sevda kalesi
    Sirtimda, sirtimda sanki bir bicak darbesi
    Butun hayallerim agir yarali

    Ayrilip gidecek soyle ne vardi?
    Sonunda ask degil gurur kazandi
    Artik,artik mutlulugum dunlerde kaldi
    Butun yarinlarim agir yarali

    ********************************************


    Belki bir hüzün sakli yüreginde
    Bilmedigim
    Belki derin bir yara var
    Görmeyi beceremedigim
    Dalga dalga denizler gibi
    Bitmiyen yagmur damlalari gibi
    Bir yürek sakli belkide icinde
    Umutlarin tükendigi anda bile
    Icindeki o derin isigi söndürmeyen
    Hic bir zaman karamsarliga düsmeyen
    Sevgi dolu bir insan var karsimda
    Yüzünü hic bilmedigim
    Ulasmak istesemde ulasmayi beceremedigim
    Umutsuzlugun kisinda
    Boynu bükülmüsler kervanindayim simdi
    Nereye baksam Dag-Deniz..
    Hani diyorum,
    Hayatimdan cekip gitseniz
    Bir gece daha kaldirmaz yüregim
    Martilarin sarhoslugunda ya gidin
    Yada
    Sonsuz bir ummana yelken acmis umutlarimi terkedin
    Karanliginda bogulsun cesaretim;
    Ahlaksizligim bin parcaya bölünsün
    Seni
    Anlatmaya baslayinca sussun tüm yürekler
    Gece sende sus!
    Suski kirilgan sularin durulmasin
    Alacakaranlik ikliminde
    ifrit olmus yürekler bogmasin nefesini

    **********************************************


    Geleceğim Ol

    Denize dökülen bir ırmak gibi
    Öyle ak içime öylesine dol
    Yarına açılan bir yaprak gibi
    Unuttur mazimi geleceğim ol



    Hasretin yerini müjdeler alsın
    Bırak ta mutluluk kapımı çalsın
    Bütün acılarım dünlerde kalsın
    Unuttur mazimi geleceğim ol



    Yorgunum yıllardır hep beklemekten
    Yorgunum gönlüme sabır ekmekten
    Kurtar artık beni hasret çekmekten
    Unuttur mazimi geleceğim ol
    Bir ömür boyunca seveceğim ol

    ***********************************************

    Ayrılık da Zor Alışmak da

    her yanım kırmızıdır
    yer ve gök kırmızı
    hey kardeşim
    sen benim içimdesin
    ben kerbelanın içindeyim

    aklının kıblesindeki mabud
    yüreğinin pencerelerinin açıldığı yön
    bakınca neler görüyorsun
    ölmek insan için biliyorum
    ama ölüme alışmak zor
    ayrılık da zor

    her yanım kırmızıdır
    yer ve gök kırmızı
    hey kardeşim
    sen benim içimdesin
    ben kerbelanın içindeyim

    diyarbakırdan
    şeyh saidin gözlerine bakar gibi
    kalbimin en sarp yamaçlarından
    halkıma bakan bir şehit
    hiradan bakınca gördüğün
    ayaklarına takılan
    zamanın hangi yüzüdür
    ölmek insan işidir
    alışmak zor olsa da


    *********************************************

    Ayrılık

    Tüm umut yollarını kapayan
    aşk da bir isyandır.
    Nerede kimbilir o fırtına,
    beni yüzyıllara savuran
    yüzü yırtık kan.
    İşlediğim zamansız sevdanın
    cılız kemiklerini sayıp,
    özgürlük adına soyunuyorum
    uykunun karesine aşk kafesimde.
    Ey duru bestesini dinlediğim yökyüzü!
    Kiminle o ihtiras denizi,
    kimi boğuyor dalgalarıyla,
    nedir bu uğultu,
    Kimdir tanık?
    Sussun sularını aşınmış yatağımdan
    alıp götüren deli yel,
    umarsız dalgaların uzandığı hiçbir kuyuyu bağlamayan
    köprünün üstünde
    Kral Lear gibi güçsüz ve deli
    düşsün elime ayrılık


    *************************************************

    Gittin İçimde Kaldı Ayrılık

    Gittin
    Ayrılırken buz tutmuş bıyıktı gözlerin
    Kaçamak ellerimiz komutsuz sallandı
    Dudaklarımızda sıradan sözcükler
    Vedalaşmayı bile beceremedik
    Son bir bakış kaldı arkanda
    Kalabalığa karışan
    Her şey düzmece bir dinginliğe gömüldü
    Gittin.

    İçimde
    Yığınlarca kitap kaldı uçuşan
    Sözcükler beynimin köşelerinden
    Çıkıp korkuttular gecelerimi
    Peşimden geldi gölgeler
    Aynalara bakamaz oldum
    Hiçbir oyun avutmadı beni
    Yaşamıma sığmayan bir şey kaldı
    İçimde.

    Kaldı
    Yeni bir kent işkenceye hazır
    Ödeşemedim gittiğin mevsimlerle
    Belleğimi silkeleyip anılardan
    Tik tak çaldın uzun zaman
    Alışamadım yarımlığa
    Düşlerimde intihar tutkuları
    Sırtımda hançerinin oyduğu boşluk
    Kaldı.

    Ayrılık
    Çoğalarak giriyor günlerime
    Senden başka kim bilebilir
    Geçmişin dökümünü yaptığımı
    Ağır ağır pulsara dönüşürken güneşler
    Sonbahar hüznüne benziyor pencerede
    Artık konuk beklemeyen gözlerim
    Sayfalar da bitti ışık da her yanı kapladı
    Ayrılık.

    *********************************************

    Ayrılık Havası

    Ben nefret eyledim sizin gerçekten
    Yalanı severim, yalanı gayri
    Tiksindim bülbülden, gülden çiçekten
    Yılanı severim, yılanı gayri

    Yıllarca boş yere canımı sıktım
    Nihayet yol buldum çığırdan çıktım
    Beyden efendiden sayından bıktım
    Ulanı severim ulanı gayri

    Sapıtmış bu diye beni yeriniz
    Hakkımda bin türlü hüküm veriniz
    Omuzumda yüktür dirileriniz
    Öleni severim öleni gayrı


    *********************************************


    Ayrılık Ayracı

    Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun
    Bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın
    Gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi
    Ve ne kadar az konuşur olduk günboyu
    Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
    Tam da susuşların birbirine eklendiği yerde

    Ezberlenecek hiçbir şey yok bu dünyada
    Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık
    Böyle diyorsun her yolculuğa çıkışımda
    Yaşadığın kent de sana benziyor gitgide
    Ne zaman dönmeyi düşünsem yangın çıkıyor
    Ya da erteletiyorum biletimi son anda

    Uzun bir sessizlik oluyorsun dağlara baksam
    Karşılıksız mektuplar kadar burkuluyor kalbin
    Yazdığım şiirler de canımı sıkıyor artık
    Fotoğraflarımı yırtıp atıyorum tek tek
    Ve ben bütün yapraklarımı döküyorken şimdi
    Eylül diyorsun, tam da orda başlıyor ayrılık

    Üşüyünce ağlıyorsun yalnızım dememek için
    Uçaklar gemiler trenler çiziyorsun duvarlara
    Kendine bir deniz bul artık bir de rüzgâr
    Parçalanacağın bir uçurum bul bu dünyada
    Tek tutkun o kenti bırakıp gelmek olmalı
    Ve gelirken havaya uçurmak bindiğin otobüsü

    Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
    Tam da çiçeklerin sulanmadığı yerde
    Konuşacak bir şeyler bulamıyorsak günboyu
    Derim ki ayrılık gündemdedir ne yapılsa
    Ve sen bütün ayraçları kaldırdığını sanmıştın
    Ama unutmuşsun yine de ayrılık ayracını

    ******************************************


    Biz Ne Ayrılıklar Görmüş Adamız

    Gitmek istiyorsan gidebilirsin
    Biz ne ayrılıklar görmüş adamız
    Çekinme sen de vur sırtımdan beni
    Biz ne ihanetler görmüş adamız

    Aldırma sen benim yalnızlığıma
    Aldırma sen benim gözyaşlarıma
    Boşver sende kalmış yarınlarıma
    Biz kadere çelme takmış adamız.

    Sevsen gidemezdin sevsen bırakamaz
    Sevsen çıldırırdın seven ne yapmaz
    Git bu ateş de beni kül etmez yakmaz
    Biz ne cehennemler görmüş adamız

    Hadi daha çabuk daha acele
    Git başka kollara git güle güle
    Sen de unutursun adımı bile
    Biz ne vefasızlar görmüş adamız

    Hep aynı hikaye hep aynı masal
    Sen bu şarkıyı git başka yerde çal
    Al yanı başımdan gölgeni de al
    Biz ne yalnızlıklar görmüş adamız

    *****************************************


    Ayrılık Sevdaya Dahil

    Açılmış sarmaşık gülleri kokularıyla baygın
    En görkemli saatinde yıldız alacasının
    Gizli bir yılan gibi yuvarlanmış içimde kader
    Uzak bir telefonda ağlayan yağmurlu genç kadın
    Rüzgar uzak karanlıklara sürmüş yıldızları
    Mor kıvılcımlar geçiyor dağınık yalnızlığımdan
    Onu çok arıyorum onu çok arıyorum
    Heryerimde vücudumun ağır yanık sızıları
    Bir yerlere yıldırım düşüyorum
    Ayrılığımızı hisettiğim an demirler eriyor hırsımdan
    Ay ışığına batmış karabiber ağaçları gümüş tozu
    Gecenin ırmağında yüzüyor zambaklar yaseminler unutulmuş
    Tedirgin gülümser
    Çünkü ayrılık da sevdaya dahil çünkü ayrılanlar hala sevgili
    Hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
    Her an ötekisiyle birlikte herşey onunla ilgili
    Telaşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
    Gittikçe genişliyen yakılmış ot kokusu
    Yıldızlar inanılmıyacak bir irilikte
    Yansımalar tutmuş bütün sahili
    Çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
    Öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
    Çünkü ayrılıklar da sevdaya dahil
    Çünkü ayrılanlar hala sevgili
    Yanlızlık hızla alçalan bulutlar karanlık bir ağırlık
    Hava ağır toprak ağır yaprak ağır
    Su tozları yağıyor üstümüze
    Özgürlüğümüz yoksa yalnızlığımız mıdır
    Eflatuna çalar puslu lacivert bir sis kuşattı ormanı
    Karanlık çöktü denize
    Yanlızlık çakmak taşı gibi sert elmas gibi keskin
    Ne yanına dönsen bir yerin kesilir fena kan kaybedersin
    Kapını bir çalan olmadı mı hele elini bir tutan
    Bilekleri bembeyaz kuğu boynu parmakları uzun ve ince
    Sımsıcak bakışları suç ortağı kaçamak gülüşleri gizlice
    Yalnızların en büyük sorunu tek başına özgürlük ne işe yarayacak
    Bir türlü çözemedikleri bu ölü bir gezegenin soğuk tenhalığına
    Benzemesin diye özgürlük mutlaka paylaşılacak suç ortağı bir sevgiliyle
    Sanmıştık ki ikimiz yeryüzünde ancak birbirimiz için varız
    İkimiz sanmıştık ki tek kişilik bir yalnızlığa bile rahatça sığarız
    Hiç yanılmamışız her an düşüp düşüp kristal bir bardak gibi
    Tuz parça kırılsak da hala içimizde o yanardağ ağzı
    Hala kıpkızıl gülümseyen sanki ateşten bir tebessüm zehir zemberek AŞKIMIZ
#27.08.2004 02:51 0 0 0
  • uzundu ama iiimiş be
#27.08.2004 04:58 0 0 0