Bosna savasi üzerine duygu yüklü ve aydinlatici bir kitap...cok sürükleyici...kitap kapagini aktriyorum:
"Postane binasinin yani sira, Milli Tiyatro, Hukuk Fakultesi ve civarindaki binalar da yaniyor, yeni patlamalarla bu ates dansina eslik ediyorlardi. Rüzgarda ucusan kizil saclar gibi savrulan alevleriyle har har yaniyorlardi. Yandikca kirmizi bir fona cizilmis, simsiyah iskeletlere dönüsüyorlardi.
Nimeta, tas kesilmis, gecmisini seyrediyordu. alazlarin ötesinde. Cocuklugu, gencligi, anilari, sevincleri, kederleri incelip uzayarak, bükülerek alevlerin arasinda göge yükseliyor, Saraybosna külleriyle birlikte saga sola savruluyordu.
Bosnali bir gazeteci olan Nimeta, dünya tarihinin en acimasiz soykirimlarindan birinin yasandigi Bosna savasinin ortasinda kendisi ve ailesi icin yasam mücadelesi veririken, icinde kiyasiya süren bambaska bir savasla da basetmek zorundaydi..."
Arkadas tavsiyen üzerine bu kitabi okudum .Okudum ama mahvoldum .Günlerce etkisinden kurtulamadim ,ilerdede kurtulacagimi zannetmiyorum ,istemiyorumda.Ne kadar rahat bir yasantimizin oldugunu unutmamak icin.En vahsi sahnelerden bir tanesinde söyle yaziyor:"Ona yedirmeye calistiklari sulandirilmsi gidalari öksürerek geri püskürtüyordu.Bogazinda,yemek ve nefes borularinda hic bir hasar yoktu oysa"
.Kitapta gecen politikacilardan haric diger karekterlerin bir kurgu oldugunu biliyorum ,belirtilmiste zaten ama inaniyorumki ,zamaninda cok cok daha feci günler gecirdiklerini.